Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu Ankara'da Alman haber ajansı dpa'ya, geçen yıl şubat ayından bu yana hakkında iddianame olmadan tutuklu bulunan gazeteci Deniz Yücel'e ilişkin açıklamalarda bulundu.

Bakan, "İddianamenin hazırlanmamış olması beni de mutlu etmiyor" diye konuştu. Çavuşoğlu, "Ancak yargıyı, süreci hızlandırma konusunda teşvik edebiliriz. Biz de zaten bunu yaptık. Bize söylenen, durumun karmaşık olduğu ve soruşturmaların sürdüğü. Bu nedenle süreç uzuyor. Bu kişisel bir şey değil" dedi. Çavuşoğlu, Yücel hakkındaki suçlamaların "çok ciddi" olduğunu belirtti.

Bakan, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) Yücel lehine karar vermesi halinde bu kararın uygulanıp uygulanmayacağı sorusuna ise "Bu yargının yetki alanındaki bir konu. Ancak şu ana kadar, AİHM'nin kararlarını hep uyguladık" sözleriyle yanıtladı.

Berlin'den Türkiye'ye yöneltilen "Alman vatandaşlarının siyasi gerekçelerle" tutuklandığı eleştirisine yanıt veren Bakan, "Biz Alman hükümetine bunun doğru olmadığını söyledik. Neden insanları hapse atalım? Almanya'dan bunun karşılığında bir şey almak için mi? Hayır!" dedi. Bakan Türkiye- Almanya ilişkileri ile ilgili olarak, "Her iki taraf da ilişkileri normalleştirmeye hazır" dedi. 

Çavuşoğlu, Almanya Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel'in Türkiye’de tutuklu bulunan Almanların "rehin" alındığı sözlerini de eleştirerek, bunun "seçimden önce kullanılmış yanlış ve popülist söylemler" olduğunu ifade etti.

14 Şubat'ta gözaltına alınmıştı

Deniz Yücel 14 Şubat 2017 tarihinde kendi rızasıyla ifade vermek için gittiği emniyette gözaltına alınmış ve 27 Şubat'ta da "halkı kin ve düşmanlığa tahrik ve terör propagandası yapmak" suçlamasıyla tutuklanmıştı. 10 ayı aşkın süredir Silivri Cezaevi’nde tutulan Deniz Yücel hakkındaki iddianame henüz hazırlanmadı.

Yücel’in avukatları geçen nisan ayında Yücel’in hakim karşısına çıkarılmayışı ve ağır tecrit koşullarında tutulması gerekçesi ile AİHM’ye başvurmuştu. Gazeteci Deniz Yücel'in Türk ve Alman vatandaşlığı bulunuyor.

Yumuşama sinyalleri

Öte yandan son aylarda Türkiye'de "terör propagandası yaptıkları ya da terör örgütü üyesi oldukları" gerekçesiyle tutuklu bulunan Alman vatandaşlarından bazılarının serbest kalması iki ülke arasındaki ilişkilerde yumuşama sinyalleri olduğu şeklinde yorumlanıyor.

Büyükada davası kapsamında Türkiye'de Temmuz ayında tutuklanan bilişim uzmanı ve aktivist Peter Steudtner 25 Kasım'da tahliye edildi.

Kasım ayı sonunda Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier ve Başbakan Merkel birer gün arayla Cumhurbaşkanı Erdoğan ile telefon görüşmesi yaptı, ikili ilişkilerin iyileştirilmesi konusunda istişarelerde bulunulduğu açıklandı. Bu görüşmelerden kısa bir süre sonra gazeteci Deniz Yücel'in tecriti kaldırıldı.

Ardından Mayıs ayında tutuklanan çevirmen ve muhabir Meşale Tolu 18 Aralık'ta tahliye edildi. Almanya Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel Alman vatandaşı gazeteci Tolu'nun tahliyesini "olumlu adım" olarak niteledi. Gabriel, Deniz Yücel'in yargılanmasına da en yakın zamanda başlanmasını istedi.

Yine Barış bildirisine imza attığı gerekçesiyle hakkında dava açılan Alman sosyolog Sharo Garip’e yönelik yurt dışına çıkış yasağı kaldırılırken, son olarak da geçen hafta yürüyerek Kudüs'e gitmek isterken geçen Nisan ayında Türkiye'de gözaltına alınan Alman vatandaşı David Britsch de serbest bırakıldı.

Alman hükümeti, tahliyeleri memnuniyetle karşılarken,Türkiye'de tutuklu bulunan tüm Alman vatandaşlarının serbest bırakılmasınıilişkilerin iyileşmesi için şart koşuyor.

dpa/DW/BÖ/GA

© Deutsche Welle Türkçe