1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Çin pastadan pay istiyor

30 Ağustos 2011

Kaddafi'yi devirme mücadelesinde NATO'nun askerî operasyonuna katılan ülkeler, Libya ile yeni dönem ilişkilerinde öncelikli olacaklarının bilincinde. Askerî operasyonlara katılmayan Çin ise endişeli...

Fotoğraf: AP Graphics/DW

Pekin yönetimi, Libyalı muhalifleri tanımakta uzun süre tereddüt etmişti.  Kısa süre önce Libya lideri Kaddafi'nin devrileceği kesinlik kazanınca, Çin de Libyalı muhaliflerden yana bir tutum sergilemeye başladı. Çin Dışişleri Bakanlığı, Libya halkının taleplerini saygı ile karşıladıklarını duyurdu. Açıklama, Pekin yönetiminin Libya Ulusal Geçiş Konseyi'ni resmen tanıdığı anlamına gelmese de, Kaddafi rejiminin artık gözden çıkarıldığını gösteriyor. “Yeniden yapılandırma sürecinde, teknoloji, personel ve mali kaynaklar konusunda çok fazla yardıma ihtiyaçları olacak. Çin, bu konuda destek vermeye ve gelecekte de yardım etmeye hazır” şeklinde konuşan Çin Sosyal Bilimler Akademisi'nden Afrika uzmanı He Venping, gelişmeler karşısında Çin'in yeni bir Libya politikası izleyeceği görüşünde.

Libyalı muhaliflerin, NATO'nun askerî operasyonuna dahil olup, isyanı destekleyen ülkelerle ilişkilerinde öncelik vereceğini açıklaması, Pekin'de alarm zillerinin çalmasına yetti. Bu nedenle de Çin, ülkenin yeniden yapılandırılmasında Birleşmiş Milletler nezdinde öncü bir rol üstlendi.

Fotoğraf: dapd

"İhtilâfları silahla çözmeye karşıyız"

Zira Çin, Birleşmiş Milletler Güvenlik Kurulu'nun Libya'daki sivillerin korunmasına yönelik aldığı 1973 sayılı karara onay vermiş ancak Almanya gibi hava operasyonuna katılmayacağını açıklamıştı. Birçok Batılı ülkenin aksine biz Libyalı isyancılara askerî destek sağlamadık. İhtilâfları silahla çözmeye karşıyız. Ancak bu karşı tarafta olduğumuz anlamına da gelmiyor" diyen He Venping, Pekin yönetiminin kendini daha ziyade bir diyalog partneri olarak gördüğüne dikkat çekti.

Pekin yönetimi, Libyalı muhaliflerle ilk görüşmeleri Haziran ayında başlattı. Uzun süredir de Libya Ulusal Geçiş Konseyi temsilcileri ile temaslar yapılıyor. Dış politikasında  "müdahaleden kaçınma" prensibine öncelik tanıyan Pekin yönetimi için bu alışılmışın dışında bir durum. Peki, acaba Libya'daki gelişmeler Çin'in dış politikasıda değişikliğe mi yol açtı? “Müdahaleden kaçınma politikası, Çin'in izlediği dış politikanın esasını oluşturmaya devam ediyor. Bu değişmedi” şeklinde konuşan Pekin Halk Üniversitesi'nden uluslararası ilişkiler uzmanı profesör Jin Canrong, Pekin yönetiminin, uygulamada daha esnek davranacağını vurguladı.

Fotoğraf: dapd

Çin, dış politikasını farklı ihtilaflarda "müdahaleden kaçınma" prensibine göre yönlendirmeyi sürdürüyor. Örneğin, BM'in Suriye aleyhinde karar almasına şiddetle itiraz ediyor. Çin'in, Libya'daki gelişmeler karşısında esnek bir politika izlemesinde ise, beklentileri rol oynuyor. Ülkenin yeniden yapılandırma sürecinde açılacak yatırım projelerine ortak olmayı arzulayan Çin aynı zamanda da Libya'da iş yapan yatırımcılarının da korunmasını ve sözleşmelerinin devam ettirilmesini ümid ediyor. Bu ülkeden yüksek miktarda petrol ithal eden Çin çatışmalar nedeniyle Libya'daki 35 bin çalışanını tahliye etmişti. Çinlilerin Libya'ya dönüp dönmeyecekleri belli değil. Ama Çin perşembe günü Paris'te düzenlenecek Libya Konferansı'na katılmakla, Libya ile ekonomik ilişkileri sürdürme hedefine bir adım daha yaklaşmış olacak.

© Deutsche Welle Türkçe

Ruth Kirchner/ Çeviren: Gezal Acer


Editör: Ahmet Günaltay

 

Sonraki bölüme git Bu konuda daha fazla içerik

Bu konuda daha fazla içerik

Daha fazla içerik göster