1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Çin ve Hindistan'ı ticaret yakınlaştırıyor

Matthias von Hein / DW23 Kasım 2006

Çin Devlet Başkanı Hu Jintao, Hindistan ziyaretini tamamladı. İki ülkenin ticaret hacminin 2006’da 20 milyar dolara ulaşması sebebiyle görüşmelerde ekonomi ön plana çıktı. DW’den Matthias von Hein, yorumunda, ticaretin artık iki ülke arasında kilit unsur durumuna geldiğine dikkat çekiyor...

“Ne Pekin, Hindistan’ın Çin’i gerekçe göstererek nükleer denemeler yaptığını unuttu; ne de Hindistan, 1962 yılında Çin’le yaptığı savaşta hezimete uğradığını belleğinden silebildi. Üstelik yüzde 9’ları aşan yıllık ekonomik büyüme oranının beraberinde getirdiği pazar ve hammadde mücadelesi, bu iki ülke arasında yeterince gerginlik potansiyeli yaratıyor. Buna rağmen Hindistan’ı ziyaret eden Çin Devlet Başkanı Hu Jintao, Hindistan Başbakanı Manmohan Singh ile birlikte ‘dünya her ikimize de yeter’ mesajını vermeyi tercih etti.

Çin basınının konuya büyük ilgi göstermesine rağmen, taraflar Hu Jintao’nun ziyareti esnasında asıl kritik noktalardan uzak durmayı tercih ettiler. Serbest ticaret anlaşması ve sınır ihtilafları konusunda kayda değer bir mesafe katedilemedi.

Hindistan, kendisini Çin tarafından kuşatılmış hissediyor. Hindistan’ın ezeli hasmı Pakistan ise Çin ile yakın ilişkiler içinde. Çin, Hindistan’ın bir başka komşusu Bangladeş ile kısa süre önce savunma anlaşması imzaladı. Pekin, Myanmar’ın askeri yönetimiyle de yakın diyalog halinde. Çinli mühendisler, hem bu ülkede hem de Pakistan’da stratejik açıdan büyük önem taşıyan askeri limanlar inşa ediyor. Yeni Delhi’nin buna karşılık Washington yönetimiyle daha fazla yakınlık içine girmesi, Pekin’i rahatsız ediyor.

Sorunlara ve süregelen derin kuşkuya rağmen her iki ülke de son derece etkileyici, karşılıklı faydayı esas alan bir dış politika izliyor. Pekin ve Yeni Delhi, ekonomik büyümeyi sürdürebilmek için çevresinde barış ve istikrarı tercih ediyorlar. Bu yüzden ihtilaflar rafa kaldırılıyor ve bunun yerine işbirliği ihtimalleri araştırılıyor.

Bugün ticaret, Hindistan ve Çin’i birbirine bağlayan bir unsur haline geldi. Son 15 yılda iki ülke arasındaki ticaret hacmi tam 20 kat arttı. Hammadde pazarı gibi gerginlik konusu olabilecek bir alanda dahi Hindistan ve Çin rekabet yerine işbirliğini yeğliyor. Örneğin Sudan’da ortak petrol tesisleri işleten iki ülke, Darfur’da yaşanan insan hakları ihlallerini görmezden gelmeyi yeğliyor.

Himalayalar’dan geçen sınır hattı üzerindeki müzakereler tam 20 yıldır hiçbir sonuca varmaksızın devam ediyor. Buna rağmen her iki ülke, işbirliği imkanlarını değerlendirmekten geri durmuyor; taraflara karşılıklı kazandıran ortaklıklara gidiliyor. Keşke Hindistan ile komşusu Pakistan, aynı olumlu perspektifle hareket edip sorunları aşabilmeye gayret etse...”