Dünya üzerinde, idam cezalarını Çin kadar infaz eden başka bir ülke daha yok.

Aynı zamanda ülkenin resmi görüşünü eleştirdikleri için fikirleri yüzünden demir parmaklıklar arkasına gönderilen insanların sayısı da en çok Çin’de.

Pekin yönetimi, 2008 Olimpiyatları öncesinde uluslararası toplumdan gelen bu eleştirilerle karşı karşıya.

Ancak Pekin, bir yandan da bu prestijli spor organizasyonuna gölge düşürmek istemiyor.

”Yumuşak kontrol”

Bu konuda eleştiri oklarının hedefine gelmemek için Çin yönetiminin dikkatle adımlar attığına ve diğer yandan da farklı düşünenleri ise susturmaya çalıştığına işaret eden Tibetli yazar Woerse, Pekin’in bu konudaki girişimlerini şöyle değerlendiriyor:

“Olimpiyatlar öncesinde güçlüklerle karşılaşmak istemiyorlar. Bu nedenle de muhalifler üzerindeki kontrolleri arttırdılar. Aslında farklı bir baskı yöntemi deniyorlar. Yani aslında buna ‘yumuşak kontrol’ yöntemi diyebiliriz. Faaliyetleriyle dikkat çeken muhalifler ev hapsinde tutuluyor, telefonları dinleniyor ya da e-mailleri denetleniyor.”

Hedefteki muhalif

40 yaşındaki Tibetli gazeteci – yazar Woerse Çin’in hedefindeki muhaliflerden biri.

Kitapları Çin’de yasaklanmış ve internet sitesi de sansürlenmiş durumda.

Çin’deki muhalif isimlerden bir diğeri de insan hakları savunucusu Hu Jia.

Hu, polisler tarafından sürekli gözetim altında tutuluyor ve evden dışarı çıkmak istediğinde ise şiddetle engelleniyor.

Ev hapsinde tutulan Hu Jia, aslında Avrupa’ya gitmek istiyor.

Pekin’in endişesi

Çin’deki insan hakları ihlallerine ilişkin bir film çekmiş olan Hu, filminin olimpiyatlar öncesinde yurtdışında görülemeyeceğini ifade ediyor:

“Uluslararası toplum bu filmi görecek olursa, 2008 Olimpiyat Oyunları öncesinde olumsuz etkileri olabilirdi. Pekin yönetiminin endişesi de işte bu. Toplum içinde uyum ve adalet varmış gibi göstermek amacıyla Olimpiyat Oyunları’nı kullanıyorlar. Bu nedenle binlerce insan şu anda cezaevinde ya da ev hapsinde tutuluyor.”

Pekin yönetimi ise eleştirilere karşı, 2008 olimpiyatlarına dek basın haklarını uluslararası standartlara uygun hale getireceğini söylüyor.

Kapalı toplum

Hong Kong’daki Uluslararası Asya İnsan Hakları Komisyonu’ndan Basil Fernando da herşeye rağmen, olimpiyatların bu konuda olumlu etkide bulunmasını umuyor:

“Bir toplum her zaman daha açık olmaya başlıyorsa ve Çin de olimpiyatlar da bunu yapmak zorunda ise bu iyi birşey. Zira şimdiye dek kapalı bir toplumdu. Ancak Çin’in insan hakları konusunda herşeyi değiştirdiğini doğrudan söyleyemeyiz, ihlaller hala sürüyor. Ülkenin tamamında farklı düşünenlerin ortadan kaybolduğunu ve tasviye edildiğini görüyoruz...”