1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Özgür Özel: Sonuç almadan sokakları boşaltmayacağız

8 Mayıs 2025

CHP'nin Beyazıt Meydanı'ndaki mitinginde konuşan Özgür Özel, "Ant olsun ki mücadeleyi bırakmayacağız. Sonuç almadan ne eve döneceğiz, ne sokakları boşaltacağız" dedi.

 Miting otobüsünden Beyazıt Meydanı'nda toplananlara seslenen Özgür Özel
Miting otobüsünden Beyazıt Meydanı'nda toplananlara seslenen Özgür ÖzelFotoğraf: Dogusan Ozer/ANKA

CHP, Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu'nun tutukluluğunu protesto etmek için düzenlediği mitinglerini sürdürüyor. "Millet İradesine Sahip Çıkıyor" sloganıyla İstanbul'da düzenlenen ilçe mitinglerinin dördüncüsünü Beyazıt Meydanı'nda gerçekleştiren partinin Genel Başkanı Özgür Özel "Ant olsun ki mücadeleyi bırakmayacağız. Sonuç almadan ne eve döneceğiz, ne sokakları boşaltacağız" dedi.

Mitingde yaptığı konuşmada, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı İmamoğlu'nun serbest bırakılması ve erken seçim düzenlenmesi için gerçekleştirdikleri imza kampanyasına destek çağrısında bulunan Özel, "Ekrem Başkan'ın sizden bir beklentisi, bizim de Ekrem Başkan'dan bir beklentimiz var. Ekrem Başkan'ın beklentisi, benim de en özel ricam. Hep beraber dünya siyaset tarihinin en büyük imza kampanyasına, şu anda bakayım rakama... 15 milyona dayanan; 14 milyon 800 bin imza topladık. Yolun yarısını geçtik, gidiyoruz... Her birinizin il, ilçe binalarından, internetten, meydanlardan, AVM önlerinden, kalabalık mekanlardaki Cumhuriyet Halk Partisi'nin imza topladığı stantlardan boş birer kağıt, 25'er imza alıp hızla onları doldurup getirmenizi bekliyoruz. Kampanyaya omuz vermeye, Ekrem Başkan'a güç vermeye hazır mıyız?" dedi.

İstanbul Üniversitesi'nin Beyazıt Kampüsü'nün tarihi giriş kapısı önündeki miting otobüsünden meydanda toplananlara seslenen Özgür ÖzelFotoğraf: Dogusan Ozer/ANKA

CHP lideri Özel, İmamoğlu'nun Cumhurbaşkanı olduğu takdirde atmasını planladıkları adımları ise şöyle sıraladı:

"Madem ki Ekrem Başkan'ın beklentisine böyle güçlü bir destek veriyorsunuz o zaman biz de Ekrem Başkan'dan bekliyoruz ki; dışarı çıkmasını, seçime girmesini, seçimden sonra YÖK'ü kaldırmasını bekliyoruz. Rektör seçimlerini öyle Cumhurbaşkanı atamasıyla değil, öğretim görevlilerinin, öğrencilerin, okuldan bağını koparmamış mezunların oylarıyla rektör seçtirmesini bekliyoruz. Ekrem Başkan'ın çıkmasını, mülakatları kaldırmasını bekliyoruz. Belediyede yaptığı gibi TOKİ eliyle yurtlar yaptırmasını, barınma sorununu kökünden çözmesini bekliyoruz. Karşılıksız bursları artırmasını, kredi borçlarının faizini silmesini, faizsiz borcu iş bulana kadar istememesini bekliyoruz. Ulaşımı, iletişimi, kültür sanatı, gençler için vergisiz, ucuz yapmasını bekliyoruz. Bu ülkeyi gençlerin ülkesi yapmasını, gençlerin kaybolan ümitlerini yeniden canlandırmasını, hep beraber bu ülkeyi Avrupa Birliği'nin tam üyesi yapmasını, vizeleri kaldırmasını, zenginlik ve özgürlük bekliyoruz."

Aydınlatma cihazlarının olduğu aracın miting alanına girmesinin engellenmesine de tepki gösteren Özel, "Bugün coşkuyu gölgelemek isteyen birileri bu meydanı aydınlatmamıza izin vermemek için her şeyi yaptı. Şimdi Ekrem Başkan'ın sizlerle Saraçhane'de her söylediğinizde o küçücük hücresinden biraz da gözleri nemlenerek sizleri dinlediği o büyük koroyu bir kez daha Ekrem Başkan için göreve davet ediyorum. Bütün telefonların ışıkları yansın, yiğidim aslanım Silivri'de bizi dinliyor. Kırk bin metrekarelik bu meydanda bu akşam tam 160 bin kişiyiz görüyor musun Ekrem Başkan? Seni selamlıyor gençler" dedi.

Ellerindeki diplomaları gösteren protestocularFotoğraf: Dogusan Ozer/ANKA

"İktidarı değiştirene kadar meydandayım"

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı İmamoğlu'nun 19 Mart'ta "yolsuzluk" ve "terör" soruşturmaları kapsamında gözaltına alınmasıyla başlayan sürecin ekonomik sonuçlarına da değinen Özel, "19 Mart darbesinin faturası bu millete çıkıyor. Bakın bütün anketler gösteriyor ki; Tayyip Bey ve onun yargı aparatlarının yaptıklarını gece gündüz televizyonlarda anlatıp bitiremeyenler toplumun sadece yüzde 25'ini ikna edebildiler. O dört kişiden birine; TRT'nin, A Haber'in, CNN'in ve diğerlerinin yalanlarına itibar eden o dört kişiden birine şunu söylemek isterim ki bu operasyonun bedelini Ekrem İmamoğlu yatarak, eşi, çocukları onu bekleyerek ödüyorlar. Bizler siyaseten ödüyoruz. Ama emin olun ki sizler de Türkiye'deki 86 milyon bunun bedelini ödüyoruz. O günden bugüne hepimizin olan 57 milyar dolar, kişi başına bölününce AK Parti'ye, MHP'ye oy veren abimin de ablamın da cebinden 25 bin lira gitti. Bir asgari ücretten fazlası" diye konuştu.

"İktidarı değiştirene kadar ben meydandayım, sokaktayım, mücadelenin içindeyim" ifadesini kullanan Özel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a "Ey Erdoğan, her fani gibi sen de geldiğin gibi gideceksin. Senin ne zaman geldiğine millet karar verdi, ne zaman gideceğine de biz karar vereceğiz" diye seslendi.

Özel, "Buradan hep beraber son sözümüz şudur ki; ant olsun ki mücadeleyi bırakmayacağız. Sonuç almadan ne eve döneceğiz, ne sokakları boşaltacağız. Her gün daha kararlı, daha güçlü olacağız. Biz haklıyız, biz başaracağız, biz kazanacağız. Hepinize teşekkür ediyorum ve hep birlikte tekrar ediyoruz. Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz" diyerek konuşmasını tamamladı.

Fotoğraf: Yasin Akgul/AFP/Getty Images

İmamoğlu'nun mektubu

Mitingde İmamoğlu'nun mektubu da okundu. CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik'in okuduğu mektupta, "Milletimizin bize gösterdiği teveccüh, iktidarı korkuttu. Bu sebeple, siyasi tarihimize kara leke olarak kalacak bir operasyona başladılar. Önce 30 yıllık diplomamı, savcılık baskısıyla, yetkisiz bir kurulla iptal ettiler. Ardından da dün, yine hukuksuz bir girişimle sistemden sildiler. Tarihimizde hiçbir siyasetçi, rakibinden bu kadar çok korkmamıştır. Hiçbir siyasetçi, rakibinin korkusundan bu kadar hukuk ve ahlak dışı işlere tevessül etmemiştir. Tarihimizde hiçbir siyasetçi, korktuğu rakibini saf dışı bırakmak için, devleti ve hukuku bu kadar ayaklar altına almamıştır" ifadeleri yer aldı.

"Biz meydanı da Türkiye'yi de aydınlatacağız"

Aydınlatma cihazlarının miting alanına sokulmasının engellenmesini eleştiren CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, ANKA Haber Ajansı'na yaptığı açıklamada, "Ambleminde ampul olan bir parti on binleri karanlıkta bıraktı. Aydınlatmaların olduğu aracımızı buraya almıyor. Özgür Karabat ile aracın önüne geçtik, alanı aydınlattık. Olacak şey mi? Buradaki insanları karanlıkta bırakmanın kime faydası var? Bir gün otobüsü almazsınız, bir gün ışıkları almazsınız, bir gün su getirmezsiniz... Gördüğünüz gibi alan aydınlandı. Onlar ne kadar karartırsa karartsın biz meydanı da Türkiye'yi de aydınlatacağız" dedi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Özgür Karabat da "Karanlıklar geçici. Meydanların güvenliğini sağlaması gerekenler, meydanın aydınlanmasını engelliyorlar. Dolayısıyla gittik, alana sokmadıkları aydınlatma aracını alana aldık. Bu sayede en azından alanın bir kısmının aydınlanmasını sağladık. Şunu söyleyeyim: Türkiye'de vatandaşın yolunu karartabilirler, kapatabilirler ama bizim görevimiz bu ülkenin önünü açmak" diye konuştu.

Fotoğraf: Tolga Uluturk/ZUMA Press/IMAGO

ANKA Haber Ajansına konuşan CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın ise şunları söyledi:

"Müthiş güzel bir coşku var. İnsanlar Türkiye'nin aydınlık yaşamına ilişkin özlemini dile getiriyorlar. Işıkları içeri almadılar. Bazı afişleri içeri almamaya çalıştılar. Bunlar eleştiri içeren afişlerdi. Kötü afişler değillerdi. İnternette bant daralmasını ben de hissediyorum. Bu güvenlik amacıyla da olabilir. Gelenlerin iletişimini kesmek amacıyla da olabilir. Burada güvenlik son derece önemli. 'Bomba ihbarı var' diye bir laf çıktı ama böyle bir durumun olmadığını biliyoruz. İnsanların buraya gelmesini engellemeye çalıştılar. Her şey aşıldı. Bayram havasında bir miting yapılıyor. Türkiye böyle barışçıl mitinglerle kötü bir dönemi kapatacak."

ANKA/CÖ,TY

DW Türkçe'ye engelsiz nasıl erişebilirim?

Sonraki bölüme git Bu konuda daha fazla içerik