1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Alman basınından özetler

2 Ocak 2013

Alman basınında Türkiye'de PKK lideri Öcalan ile diyalog tartışmaları ve ABD’de malî uçurumdan kaçınmak için uzlaşma çabalarına ilişkin yorumlar dikkat çekiyor.

Fotoğraf: picture-alliance/dpa

Berliner Zeitung, Türkiye’de hükümetin PKK lideri Abdullah Öcalan ile diyalog sinyallerini konu alıyor:

“Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, hapisteki PKK lideri Abdullah Öcalan ile barış görüşmeleri için yeşil ışık yaktı. Erdoğan daha kasım ayında, Türk cezaevlerindeki PKK sempatizanlarının dokuz haftalık açlık grevi sırasında ölüm cezasının yeniden yürürlüğe girmesi konusunu gündeme getirerek Öcalan’ı hedef almıştı. Ancak ölüm oruçlarının sona erdirilmesi için verdiği emre gösterilen itaat, Öcalan’ın nüfuzunun kırılmadığını açıkça ortaya koydu. ‘Bir numaralı devlet düşmanı’ olmadan silahlı Kürt sorununa çözüm bulunamayacak.”

Frankfurter Allgemeine Zeitung ise ABD’de Demokratlar ve Cumhuriyetçiler arasında malî uçurum tartışmalarını ele alıyor.

“Kavgalı taraflar bir kez daha son dakikada uzlaşmayı başardı. 2010 yılı sonunda vergi kolaylıkları ve 2011 yazında borçlanma sınırının yükseltilmesi konularındaki kavgalarda olduğu gibi. Mühletleri geçirerek gece yarıları son dakikada varılan uzlaşmalar artık yıllık bir rutin, hiç kimsenin izlemek istemediği ucuz bir komedi haline geldi. Bu siyasî tiyatro ülkeye hem içten, hem de dışarıya karşı zarar veriyor. Borç dağı, bütçedeki delik, işsizlik, eğitim krizi, köhnemiş altyapı, sağlık sistemi ve yaşlılık bakım sigortası… Washington’daki yönetim, ülkenin bu büyük sorunlarını çözecek durumda olmadığından halkta bıkkınlık ve öfke artıyor.

Düsseldorf kentinde yayımlanan Rheinische Post gazetesi ise uzlaşmaya karşı olan Cumhuriyetçilere sesleniyor:

“Bu anlaşma, ülkeye sosyalizmin geleceği anlamına gelmiyor. Amerikalı zenginlerin gelecekte ödemesi öngörülen yüzde 39.6’lık vergi oranını Avrupalı zenginler ancak hayallerinde görürler. Ve Avrupa’daki pek çok ülke ile karşılaştırıldığında Amerikalı işsizlerin dezavantajlı durumu devam edecek. Her şeyden önce çok önemli riskler söz konusu. Birlikte konsolidasyona başlamak için düğmeye basmak da, kendi ülkeleri ve dünya ekonomisini resesyona sürüklemek de Amerikalı politikacıların elinde. Süpergüç olmak isteyen, ekonomi politikaları konusunda bir süpergüce yakışacak şekilde sorumluluk da üstlenmek zorundadır."

Neue Osnabrücker Zeitung ise AB dönem başkanlığını devralan İrlanda’nın ekonomik durumunu mercek altına alıyor:

“İrlanda krizle mücadelede örnek ülke olarak gösterilse de daha mücadele vermesi gereken yeterince nokta var. Başbakan Enda Kenny daha kısa bir süre önce 3.5 milyar euroluk bir tasarruf paketini zar zor meclisten geçirdi. Bu, altıncı paketti. İrlandalılar şimdiye dek tasarruf paketlerine çok fazla sızlanmadan tahammül gösterdiler. Ama bu ne kadar devam edecek? Şimdi İrlanda’nın, AB dönem başkanlığının getirdiği yeni büyük görevleri üstlenmesi gerekiyor. İrlanda’nın AB malî paktının hayata geçirilmesini sağlamak zorunda oluşu, ülkeyi nahoş bir ikilemle karşı karşıya bırakıyor. Çünkü kendisi de paktın gereklerini yerine getirmekten çok uzakta. İrlanda’nın önünde şimdi malî politikalar açısından yurt içinde ve uluslararası alanda büyük puan toplama fırsatı bulunuyor. Ya da talihsiz Kıbrıs gibi başarısız bir şekilde kenara çekilmesi gerekecek."

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Beklan Kulaksızoğlu

Editör: Başak Özay