Alman gazetelerinde Myanmar'da yaşanan kasırga felaketi geniş yer tutuyor. Ülkedeki askeri cunta yönetiminin uygulamalarına eleştiren gazetelerden biri de Frankfurter Allgemeine Zeitung. Gazete, uluslararası yardımların askeri yönetimin tarafından engellenmesini eleştiriyor:

“Myanmar’da insanlar ve ülke, doğal bir felaketin kurbanı oldular. Onların efendisi olarak oradaki rejimin, herşeyden önce diğer ülkelerden temel ihtiyaçlar için yardım istemesi ve bunları organize etmesi gerekiyor. Ancak ihmal ve yeteneksizlik, dışarıdan gelen müdahaleye izin vermiyor. Eğer generaller, vatandaşlarının hayatta kalmasını bilinçli olarak engellerse, o zaman uluslararası baskının devreye girmesi şarttır. Kasırganın kuvveti, önceden tahmin edilememişti, ancak askeri cunta yönetiminin tutumu oldukça tanıdık...”

Kölner Stadt – Anzeiger gazetesi de Rangun'daki yönetimin tutumunu eleştiriyor ve bir an önce harekete geçilmesi gerektiğini vurguluyor:

“Halkını onyıllardan bu yana baskı altında tutan Myanmar’daki iktidar sahipleri, günün birinde, uluslararası toplumun bir mahkemesinde yaptıklarının hesabını vermek zorunda kalabilir ve sadece bu doğal felakette neden olduğu trajedi yüzünden alacağı cezası yüksek olabilir. Bu askeri rejimin iktidarını kaybetme korkusuyla haklı çıkarılacak bir davranış değil. Bu, tamamen Myanmarlı generallerin ataleti. Diğer yandan tek çözüm de BM’nin yardımları değil elbette. Dünya, Myanmar’daki trajediyi daha fazla miskin miskin izlememeli ve bazı ülkeler, Rangun’daki hükümeti etkileyebilmek için diplomatik girişimlerde bulunmalı. Mesela Çin.”

Alman gazetelerinde İsrail’in kuruluşunun 60. yıldönümüne ilişkin yorumlar da geniş yer tutuyor. İsrail'in devlet oluşunun 60. yılında Ortadoğu'daki durumu değerlendiren Main Eco gazetesi şöyle diyor:

“İsrail 60. bağımsızlık gününde artık tecrit edilmediğinin farkında. Ancak ülke, bugün hiçbir zaman olmadığı kadar yanlış anlaşılıyor. Özellikle, laik-Müslüman Türkiye’yi, kendi Hristiyan birliği için bir tehlike olarak gören Avrupalılar tarafından. Avrupalılar, İsrail’in radikal İslamcı düşmanı İran, Hamas ve Hizbullah’la da sadece kendi liberal demokrasileri için de bir tehdit oluşturdukları için ilgileniyor.”

Pforzheimer Zeitung gazetesinin İsrail'le ilgili yorumu ise şöyle:

“Çoğu Alman bunu pek duymak istemese de; ülkemizin İsrail'e karşı özel bir sorumluluğu var. Soykırım zaman aşımına uğramaz. Almanların Yahudilere yaptıklarını hiçbir zaman unutmamak, Federal Cumhuriyet ve demokrasimiz açısından oldukça önemli. İsrail'deki Yahudilerle konuştuğunuzda, çoğu, Filistin'le yaşanan sorunlar yüzünden Almanya ve diğer Avrupa devletleri karşısındaki olumsuz imajlarından şikayetçi oluyor, yapılan haberlerin tek yanlı ve yanlış olduğunu belirtiyor. Ancak bu durumdan şikayetçi olurken Almanya için hiçbir kötü söz ya da iddia ortaya atılmıyor. Kısacası, İsrail halkının büyük bir bölümünün Almanlarla alıp veremediği yok. Bu da kutlamaya değer."