Son aylarda rekor üstüne rekor kıran ham petrol fiyatları, geçen hafta başından itibaren gerilmeye başladı. Hatta dün itibariyle 115 doların da altına düştü. Oysa daha birkaç hafta önce petrolün varil fiyatı 150 dolar sınırına kadar dayanmıştı. Tam da piyasalar kendine gelmeye başlamışken Kafkaslar'da patlak veren Güney Osetya krizinin piyasalardaki olumlu havayı yoketmesinden endişe ediliyordu. Ancak bu endişelerin -şimdilik- yersiz olduğu görüldü. Uluslararası piyasalar derin bir nefes alsa da finans uzmanları yine de ihtiyatlı değerlendirmeler yapmayı tercih ediyor.

Dünyanın büyük bir enerji krizinin eşiğinden döndüğünü belirten Commerzbank'ın ham petrol piyasaları uzmanı Eugen Weinberg, Deutsche Welle'ye yaptığı değerlendirmede, karamsar senaryoların gerçekleşme ihtimalinin her geçen gün azaldığını savundu. Mevcut verilerden hareketle olumlu bir tablo çizilebileceğini belirten Weinberg yine de temkinli bir iyimserlikten yana.

Balon söndü!

Uluslararası petrol piyasalarında son dönemde yaşanan hızlı gelişmelere dair tahminlerin abartılı oduğunun görüldüğünü ifade eden Weinberg, sözlerini şöyle sürdürdü: "Şimdi bu balon sönmüş vaziyette. Biz daha sene başında bu şekildeki abartılı ve karanlık senaryolara itibar edilmemesi gerektiğini belirtmiştik. Ham petrol fiyatlarının önce 150 doları aşacağını hatta 170 dolar seviyesinin bile mümkün olduğunu, ama kısa bir süre sonra hızlı bir düşüş olacağını tahmin etmiştik. Nitekim söylediklerimizin büyük bir bölümü de aynen gerçekleşti. Spekülatif hareketler neticesinde ham petrol piyasasına akan paralar yeniden ait olduklara yerlere, yani menkul kıymetler piyasalarına, dolar bölgesine ya da tahvil piyasalarına aktarılıyor. Biz bu eğilimin devam etmesini bekliyoruz."

80 dolar beklentisi!

Weinberg tahminlerini daha da ileri götürüyor ve olağanüstü bir gelişme yaşanmazsa, kısa süre içinde 100 doların da altına ineceğini savunuyor. Commerzbank uzmanına göre önümüzdeki yıl ham petrolün varil fiyatının 80 ila 100 dolar arasında seyretmesi kuvvetle muhtemel.

"Amerikan ekonomisindeki durgunluğun, Başkanlık seçimleri de dikkate alındığında bir süre daha devam edeceğini beklediklerini kaydeden Eugen Weinberg, bunun ham petrole olan talebi düşürdüğünü belirtiyor ve ekliyor: Halihazırda gerek Avrupa'nın, gerek OECD ülkelerinin gerekse ABD ve özellikle de Çin gibi büyük tüketicilerin petrol talebinin gerilemesi piyasalarda bazı endişeleri de beraberinde getiriyor. Ancak bu gelişme aynı zamanda Çin'deki olağanüstü ekonomik büyümenin de artık yavaşlama sürecine girdiğinin bir göstergesi. Çin'in son ithalat rakamları pek de parlak değil. Bu verilerden hareketle ham petrole olan talebin daha da düşeceğini, buna paralel olarak fiyatların da gerileceğini söyleyebiliriz. Tabii arada kısa süreli yükselişlerin olması da ihtimal dahilinde."

'Dikkatler Bakü-Tiflis-Ceyhan'a çevrilecek'

Piyasalar tam da rahat bir nefes almışken patlak veren Güney Osetya krizinin şu an için gerek menkul kıymetler gerekse ham petrol piyasası üzerinde herhangi bir etkisi olmadığına dikkat çeken Commerzbank'ın ham petrol piyasaları uzmanı Eugen Weinberg, krizin uzaması durumunda bunun özellikle enerji piyasalarına olumsuz yansıyabileceği görüşünde.

Gürcistan'ın zaten önemli bir transit ülke konumunda olduğunu belirten Weinberg, ilginç bir noktaya dikkat çekiyor: "Dünyanın en önemli petrol boru hatlarından biri olan Bakü-Tiflis-Ceyhan hattı, Gürcistan topraklarından geçiyor. Sözkonusu boru hattı Güney Osetya'ya sadece 100 km uzaklıkta. Kaantimce bu durum uluslararası piyasaları önümüzdeki günlerde fazlasıyla meşgul edecektir. Uzun vadede bakıldığında ise Hazar bölgesinden Karadeniz'e başka önemli boru hatlarının da planlandığını biliyoruz. Öyle görünüyor ki, son gelişmelerin ardından bu planların yeniden gözden geçirilmesi gerekecek."