1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Alman basınından özetler

20 Ağustos 2013

Mısır'daki gelişmeler, The Guardian gazetesinin İngiliz hükümeti tarafından tehdit edildiği iddiaları ve Yunanistan'a yeni bir yardım paketi haberi, Alman basınında öne çıkan yorum konuları.

Fotoğraf: picture-alliance/dpa

Ulusal gazetelerden Süddeutsche Zeitung, AB dışişleri bakanlarının bugün Brüksel'de yapacağı Mısır konulu özel oturumu yorum sütunlarına taşıyor:

"AB’nin elindeki tek koz, eğer doğru bir şekilde kullanabilirse, inandırıcılık. Bu, zaten Birlik’in ulusal bir menfaatin peşinde olmamasından kaynaklanıyor. Avrupa menfaatinin ne olduğu ise müzakereye açık bir konu. Mısır açmazında AB, ülkenin daha fazla kaosa sürüklenmemesini istiyorsa, ordunun iktidara el koymasına gösterilen haklı öfke ile protesto kamplarının kanlı bir şekilde dağıtılması arasında bir denge kurmak zorunda. Zira kaos ihtimali en çok mülteci akınına uğrayan Güney Avrupalıları endişelendiriyor. Özel oturumdan çıkacak en kötü sonuç, farklı görüşlerin işi bloke etmesi; en iyi sonuç ise tarafları, mantıklı ve inandırıcı bir pozisyona zorlayacak bir tutum belirlenmesi olur."

Nürnberger Nachrichten ise Mısır krizi bağlamında Suudi Arabistan'ın tutumunu değerlendiriyor:

"Arap dünyasında yeni bir fay hattı daha ortaya çıktı. En korkunç sonuçlarını Irak’ta gördüğümüz, Sünni ve Şiiler arasında giderek tırmanan kanlı çatışmalara, şimdi bir de Sünni âlemin içinden bir çatışma eklendi; Müslüman Kardeşler ile onlardan çok daha radikal olan Selefiler arasında. Suudilere neyin bu kadar endişe yarattığını, Kral Abdullah Ramazan konuşmasında hiçbir yanlış anlaşılmaya mahal vermeyecek biçimde belirtmişti: 'Krallık hiçbir zaman siyasi partilere izin vermeyecektir, çünkü onlar sadece sorun ve başarısızlık getirir'. Müslüman Kardeşler’in bir süre önce Kahire’de parlamenter bir sistemi kurmaya hazır olmalarına bu açıdan bakılırsa, tam bir hainlik söz konusu. Buna karşın Selefiler ise her yerde emirlik ve din devleti kurmak istiyor."

Sol liberal İngiliz gazetesi The Guardian, eski Amerikan Ulusal Güvenlik Ajansı mensubu Edward Snowden'in ifşa ettiği gizli belgeler nedeniyle hükümetin yoğun baskısına maruz kaldığını duyurdu. Genel Yayın Yönetmeni Alan Rusbridger, The Guardian'ın gizli belgeleri iade etmediği takdirde mahvedilmekle tehdit edildiğini belirtti. Frankfurter Allgemeine Zeitung, konuyu yorum sütunlarında şöyle değerlendiriyor:

"İhanet ve hürmet hikâyesi, Guardian’ın kurban konumuna düşmesi ile yeni bir boyut kazandı. Almanya'da da kuşkulanıldığı gibi İngiltere’deki istihbarat birimlerinin kontrolden çıkmış olması muhtemeldir. Ama hükümet çalışanları tarafından 'Ya gizli belgeleri teslim et ya da yok et' diye bir seçenek sunulan gazete, ne kadar aydınlatıcı bir gazetedir? Hem de hukukî bir davadan korktuğu için harddiskleri kontrol altında gerçekten de paramparça eden bir gazete? Bu tartışma, çok rahat bir şekilde tüm kamuoyuna duyurulabilirdi. Ya James Bond’un memleketinde Küba’dakine benzer ilişkiler dönüyor ya da işin içinde biraz fazla votka martini var."

Seçimlere yaklaşık 5 hafta kala Almanya Maliye Bakanı Wolfgang Schäuble, Yunanistan’ın yeni bir yardım paketine daha ihtiyacı olduğunu duyurdu. Kölner Stadt Anzeiger’in konuya ilişkin yorumunda şu satırlar göze çarpıyor:

"Hrıstiyan Birlik Partileri herhalde kendilerinden o kadar emin ki, seçim öncesi bu kadar dürüst davranmakta bir sakınca görmüyorlar. Sosyal Demokrat ve Yeşiller partileri ile euro karşıtı ‘Almanya için Alternatif’ siyasi oluşumunun, bundan ciddi oranda faydalanabileceği endişesi, yerini hükümet kanadındaki özgüvene bırakmışa benziyor. Yani, seçim zaten kazanılacaksa, yeni hükümet dönemine omuzlarda bir yalanın yükü ile başlamaya ne gerek var, değil mi."

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Başak Demir

Editör: Başak Özay