Euro krizi ve Yunanistan’a yapılacak yardımlar, Mısır’da Devlet Başkanı Muhammed Mursi’nin yetkilerini genişletme girişimi ve Formula 1’in Alman pilotu Sebastian Vettel’ın üçüncü kez şampiyonluğu, bugünkü Alman basınından seçtiğimiz yorum konularını oluşturuyor.

Financial Times Deutschland gazetesinin, Euro Grubu'nun bugünkü oturumu öncesinde, siyasetin Yunanistan konusunda ne yapması gerektiğine ilişkin yorumunda şu satırları okuyoruz:

“Geçen yıllar içinde Yunanistan ekonomisinin kurtarılmasına ilişkin ne kadar fırsatın kaçırıldığı saymakla bitmez. Ve görünen o ki, şu anda ele geçen fırsat da yine heba edilecek. Zira Almanya, Yunanistan’ın borçlarının bir kısmı daha silinmeden hiçbir şeyin mümkün olmayacağını ve bunun Alman vergi mükelleflerine ek malî yük getireceğini vatandaşlarına söylemeyi göze alamıyor. Bunun yerine asgari ortak noktalarda uzlaşmaya varmak tercih ediliyor. Yani her Euro ülkesi istediği ve siyaseten kabul ettirebildiği ölçüde zavallı Yunanlara destek sağlayacak. En nihayetinde yeteri kadar sermaye birikimi ümit ediliyor… . Ama bu yapılanlar siyaset değil, manasız şeylerdir.”

Hessische Niedersächsische Allgemeine gazetesinin, Mısır’da Devlet Başkanı Muhammed Mursi’nin yetkilerini genişletme girişimleri kapsamındaki yorumu ise şöyle:

“Tüm Mısırlıların Devlet Başkanı olarak farklı siyasî görüşler arasında denge oluşturma durumunda olan Mursi, anlaşılan o ki, öncelikle tüm iktidarı kendi elinde toplamaya karar verdi. Mursi, bir gün bu yetkileri kullanmak durumunda kalacağını iyi biliyor. Ancak bunu, önüne koyduğu İslamî-ataerkil hedef doğrultusunda ilerlerken başarabilir mi, orası çok kuşkulu. Bugünün Mısırı'nda Arap Baharı’nın yakıcı sorunu kendini iyice belli ediyor: Bu sorunun kaynağında Filistin-İsrail anlaşmazlığı bulunmuyor; tüm Arap ülkeleri açısından bunun kaynağında, bir yanda şiddet eğilimli aşırı grupların, gericilerin, yolsuzluklara adı karışanların ve beceriksiz iktidarların olması, diğer yanda gelişmeler konusunda gittikçe daha fazla bilgi sahibi olan ve hak isteyen halk kitlelerinin bulunmasıdır. Mursi’nin ne olmak istediğine karar vermesi gerekiyor: Demokrat mı, İslamcı mı… .”

Berliner Zeitung gazetesinden seçtiğimiz yorum da Mısır’daki gelişmelerle ilgili:

“Mısır yönetimi, bölgede Batı'nın çıkarları yönünde adımlar atıyor. Ayrıca, İsrail ile Filistinliler arasında arabuluculuk yapmaya çabalıyor. Bunun dışında Kahire, Suriye’deki anlaşmazlığa da bir çözüm bulmaya uğraşıyor. Buradaki hedef, istikrar sağlamaktır… . Mısır Devlet Başkanı Mursi, ona atfedilen bu rolün içini doldurabileceğini kanıtladı. Bundan dolayı da hem Washington’dan, hem de Avrupa’dan övgü topluyor. Ve işte tüm bu gerekçelerden ötürü, Mursi’nin iç politikada Mısır’ı demokrasiye dönüştürme vaadinden gittikçe daha fazla sapmasına göz yumuluyor.”

Almanya, hafta sonundan bu yana genç Formula 1 pilotu Sebastian Vettel’in başarısını konuşuyor. Red Bull'un Alman pilotu Vettel, Brezilya Grand Prix'sini - karşısına çıkan tüm zorluklara rağmen- altıncı sırada tamamlayarak, üst üste üçüncü kez şampiyon olan en genç  pilot ünvanını kazandı. Südwest Presse adlı gazete bu başarıya ilişkin olarak kaleme aldığı yorumunda şu görüşlere yer veriyor:

“Yaramaz çocuk simalı, Hessen’li cüretkâr pilot, genç yaşına rağmen kendinden beklenmeyen büyük bir olgunluk sergiledi. Heppenheim’lı Vettel, sezon içinde dünya şampiyonluğuna çok yaklaşan tecrübeli eski tüfek Fernando Alonso'yu sezonunun ikinci yarısından itibaren epeyce sıkıştırdı. Ferrari’nin yıldız pilotu İspanyol Alonso, Vettel’e karşı asabîleşirken, Vettel gittikçe daha soğukkanlı hale geldi. Vettel, bu tavrı ile kendisini Formula 1 şampiyonlar kategorisine yükseltti. Genç yaşı itibarıyla başka başarılar elde etmek için daha çok zamanı ve mekânı var; zira doruk noktasına henüz ulaşmadı.”   

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Çelik Akpınar

Editör: Başak Özay