1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

80 yılın Oscar heyecanı

Bernd Sobolla22 Şubat 2008

Hollywood’da Oscar ödülleri için nefesler tutuldu. Hollywood'da yine görkemli bir törenin hazırlıkları sürerken, Oscar ödülleri ise bu yıl skandallar ve hayal kırıklıklarıyla dolu 80 yılı geride bırakmaya hazırlanıyor.

80'nci kez dağıtılacak Oscar ödülleri için hazırlıklar devam ediyor
80'nci kez dağıtılacak Oscar ödülleri için hazırlıklar devam ediyorFotoğraf: AP

Sinema dünyasının rüyası haline gelen Oscar’ın temeli, bundan 80 yıl önce ABD’nin Kaliforniya eyaletinde atıldı. 20. yüzyılın sonlarında Amerikan sinemasında krizdeyken, MGM Stüdyoları’nın sahibi Louis B. Mayer, sektördeki arkadaşlarıyla bir araya gelerek bir akademi oluşturmaya karar verirler. Bu akademinin amacı, yapımcıların sanata ve oyunculuğa önem vermesini sağlamak ve aynı zamanda sinemacıların çıkarlarını güçlendirmektir. Bu hedeflerle 27 Ocak 1927’de Academy of Motion Picture Arts and Sciences'ın, yani Sinema Sanatları ve Bilimleri Akademisi resmen kurulur.

Amerikan sinemasında kısa sürede sivrilen ve etkili bir güç haline gelen akademi, ilk ödülünü kurulduktan iki yıl sonra, 1929’ta verir. Ancak altın bir heykelcikten oluşan ödül, fazla ilgi uyandırmaz. Ödül kapalı bir akşam yemeğinde sahiplerine verilir. Ödülün itibarını güçlendirmek isteyen akademi, bir yıl sonra töreni daha fazla insana duyurmak ister ve tören radyodan kitlelere duyurulur.

1941 yılına gelindiğinde ise Oscar tarihinin dönüm noktalarından biri yaşandı. Sadece bir avuç seçkine değil, akademinin her üyesine seçim hakkı tanındı ve ödül sahipleri büyük bir oylama sonucu belirlenmeye başlandı. Bu da Oscar ödüllerini daha anlamlı hale getirirken, 1953 yılında ise törenler ilk kez televizyondan yayınlandı.

Hayal kırıklıkları, skandallar

Oscar’ın ünü arttıkça skandallar ve hayal kırıklıkları da peşini bırakmadı. Hayal kırıklıklarının en büyüğü ise 1940 yılında Orson Welles’in çevirdiği “Citizen Kane” adlı film oldu. Sinema eleştirmenleri için bugüne dek tüm zamanların en iyi filmi olan “Citizen Kane”, Oscar’dan eli boş dönmüştü. Akademi bu hatasını 1975 yılında Welles’e bir teselli ödülü vererek gidermeye çalıştı.

Welles’in buna yanıtı ise şöyle olmuştu: “Bu ödülü sadece bağımsız sinemacılar adına kabul edebilirim. Biz en iyi ya da tek olmayı düşünmeden, hiçbir şey ummadan kendi bildiğimiz yoldan gidiyoruz. Sizden farkımız, kendi kurallarımıza uymak zorunda olmamız. Örneğin bizim reji çalışmalarımızı ben oyuncu olarak kazandığım paralarla finanse ediyorum. Yani diğer bir deyişle: Ben bir deliyim.”

Oscar tarihindeki tek hayal kırıklığı bu değildi. Amerikan sinemasının tüm dünyada saygı duyulan birçok ismi Oscar’da şanslı olamadılar. Alfred Hitchcock altı kez aday gösterilmesine rağmen, Oscar’a hiçbir zaman sahip olamadı. Charlie Chaplin, onur ödülü ve en iyi film müziği ödülü kazanmasına rağmen, en iyi yönetmen ya da en iyi oyuncu ödülüne layık görülmedi. Oscar tarihindeki en büyük skandal ise 1971 yılında yaşandı. En iyi kadın oyuncu ödülüne layık görülen Jane Fonda, konuşmasında Vietnam Savaşı’ndan bahsedebileceği endişesiyle ödül törenine davet edilmedi.

80. Oscar hazırlıkları

Tartışmalı bir geçmişi geride bırakan Oscar ödül törenleri bu yıl ise 80. kez Hollywood senaristlerinin grevinin gölgesinde yapılacak. Sunuculuğunu televizyon sunucusu ve komedyen Jon Stewart'ın üstleneceği törende, ödülleri dağıtacak ünlüler arasında Tom Hanks, Harrison Ford ile Nicole Kidman da yer alıyor. Ve Kodak Tiyatrosu'nun ev sahipliği yapacağı törenin senaristlerin grevinden etkilenmemesi için organizatörler yoğun bir çaba içinde.

Sinema eleştirmenleri için bugüne dek tüm zamanların en iyi filmi olan “Citizen Kane”, Oscar’dan eli boş döndüFotoğraf: AP