Avrupa Birliği (AB) ve Mercosur (Güney Ortak Pazarı) ülkeleri, 25 yılı aşkın bir süredir devam eden müzakerelerin ardından serbest ticaret anlaşması üzerinde mutabakata vardı. 

700 milyonu aşkın nüfusuyla dünyanın en büyük serbest ticaret bölgelerinden birini oluşturmayı amaçlayan anlaşmanın imzalandığı, Cuma günü Uruguay'ın başkenti Montevideo'da düzenlenen Mercosur zirvesinde AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen tarafından ilan edildi.

Arjantin, Brezilya, Paraguay ve Uruguayve Bolivya'dan oluşan Mercosur ülkeleri, üye ülkeler arasında serbest ticareti teşvik etmek, gümrük birliğini sağlamak ve bölgesel entegrasyonu derinleştirmek amacını güdüyor. AB ile yapılan anlaşma, en yeni Mercosur üyesi Bolivya'yı kapsamıyor. 

Varılan mutabakatı salt "ekonomik bir fırsat" olarak değil, aynı zamanda ticaret politikalarında izolasyon ve parçalanmanın arttığı bir dönemde "siyasi bir gereklilik" olarak gördüğünü belirten von der Leyen, anlaşma ile AB ve Mercosur ülkeleri arasında gümrük vergilerinin önemli bir kısmının kaldırılacağını ifade etti.

Von der Leyen, anlaşmanın her iki taraftaki tüketicilere ve şirketlere gözle görülür faydalar sağlayacak bir "kazan-kazan anlaşması" olduğunu söyledi.

AB Komisyonu tarafından yapılan hesaplamalara göre, ticaret kısıtlamalarının kaldırılması sonucunda Avrupalı ihracatçılar yılda yaklaşık dört milyar euro tasarruf elde edebilecek.

Güney Amerika Avrupa'da sürdürülebilir teknolojilerin gelişimi açısından gerekli olan hammaddelerin temin edildiği stratejik önemde bir bölge.

Çin, AB'nin aksine uzun yıllardır Mercosur ülkeleri ile yakın ticari iş birliği içinde bulunuyor.

Alman sanayiciler memnun

Alman Sanayi Federasyonu (BDI) da anlaşmadan duyulan memnuniyeti dile getirdi.

Yapılan açıklamada anlaşmanın, "Alman ve Avrupa ekonomisi için acilen ihtiyaç duyulan büyüme teşviki" olarak görüldüğü belirtildi.

Anlaşmanın yürürlüğe girebilmesi için tek tek AB üyesi devletlerin yanı sıra Avrupa Parlamentosu'nun da onayı gerekiyor. Fransa, Polonya ve İtalya ise anlaşmaya karşı çıkıyor.

Avrupa'dan tepkilerin nedeni ne?

Fransa anlaşmayı eleştiren Avrupa ülkelerinin başında yer alıyor. Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron daha önce konuya ilişkin yaptığı açıklamalarda anlaşmayı, "Kendi çiftçilerini Güney Amerika menşeli ürünlere karşı korumak istediği" gerekçesiyle kabul edilemez bulduğunu söylemişti.

Polonya ve İtalya da benzer gerekçeler öne sürüyor.

İtalya Başbakanı Georgia Meloni, ulusal tarım sektörü için anlaşmayı tehlikeli bulduğunu belirtirken Hollanda parlamentosu da geçtiğimiz günlerde anlaşmayı mevcut haliyle geri çevirmişti.

Avrupa'daki bazı sivil toplum örgütleri de serbest ticaret anlaşmasına karşı çıkıyor. Örgütler gerekçe olarak Güney Amerika ülkelerindeki çevresel ve sosyal standartların eksikliğini gösteriyor.

Anlaşma ticari anlaşmaların yanı sıra siyasi anlaşmalar da içerdiğinden, tüm AB üye ülkeleri tarafından onaylanması gerekiyor. Ancak müzakerelerden sorumlu olan AB Komisyonu'nun, siyasi kısmı ticari kısımdan ayırması halinde ticaret kısmı AB üye devletleri tarafından oy çokluğuyla kabul edilebilir. Bu durumda da sadece Avrupa Parlamentosu'nun onayına sunulması yeterli olacak.

Reuters,epd,AFP/TY,BK

DW Türkçe'ye engelsiz nasıl erişebilirim?