AB’nin yeni hedefleri konusunda bir basın toplantısı düzenleyen AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso, AB Anayasası krizini gündeme getirdi. AB Anayasası konusunda AB liderlerinin yükümlülüklerini yerine getirmesini isteyen Barroso, ayrıca genişleme konusuna da basın toplantısında ağırlık verdi.

Barraso, 25 AB üyesi ülkenin yükümlülüklerini yerine getirip getirmeyeceği konusunda açıklama yapmalarını talep etti. Böyle ortak bir açıklama için uygun zamanlamanın önümüzdeki yıl Roma Anlaşması’nın 50. yıldönümü olduğunu belirten Barroso, AB’nin kurumsal sorunlarının çözümünde bu deklarasyonun ilk adımı oluşturacağını söyledi. Barroso, AB liderlerinin mevcut Anayasa içinde işbirliğini güçlendirmelerini önerdi.

Barroso: Zamana ihtiyaç var

Anayasa konusunda uzlaşma sağlamak için zamana ihtiyaç duyulduğunu belirten AB Komisyonu Başkanı Barroso, terörle mücadele konusunda ise AB düzeyinde kararlar alınması gerektiğini belirtti. Terörle mücadele ve yabancıların uyumu konusunda ortak yöntemlerin oluşturulması gerekliliğini savunan Barroso, üye ülkelerin adalet ve içişleri konularında veto haklarından vazgeçmelerini de önerdi.

Ancak AB Anayasası konusunda kısa süre içinde olumlu gelişmeler beklenmiyor. Anayasa’nın Fransa’daki iç politik gelişmelerle bağlantılı olduğuna dikkat çeken gözlemciler, ülkedeki 2007 yılının ilk yarısında yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonra AB Anayasası konusunda gelişme olabileceğini ifade ediyorlar. Fransa ve Hollanda’da sunulan referandumda reddedilen AB Anayasası geçen yıl askıya alınmıştı. Anayasa’yı şimdiye dek 15 üye ülke onayladı.

Genişleme politikası

Barroso, ayrıca AB vatandaşlarının beklentileri doğrultusunda ilerlemek zorunda olduklarını kaydederek genişleme konusuna da değindi. AB’nin 5 ana hareket alanını tek pazar, dayanışma ve sosyal uyum, güvenlik, genişleme ve AB'nin dünyadaki rolü şeklinde sıralayan Barroso, genişlemede verilen sözlere sadık kalacaklarını ifade etti. Genişlemenin bürokratik değil, demokratik bir süreç olduğunu ve AB liderlerinin oy birliği ile aldıkları kararları halklarına anlatmaları gerektiğini savundu.

Barroso’nun, AB’nin kurumsal görüşlerini açıkladığı basın toplantısında Türkiye’nin AB üyeliği de gündeme geldi. AB Komisyonu, ''modernizm yolunda ilerleyen ve Avrupa değerlerini benimseyen, istikrarlı, demokratik, refahını artıran ve komşularıyla barış içinde yaşayan bir Türkiye'ye Avrupa'nın ihtiyaç duyduğunu'' belirtti. AB Komisyonu, Türkiye'nin üyeliğinin 10 yıldan daha fazla süreceğini ve nihai hedefe kadar reformlarla dolu yolculuğun da önem taşıdığını belgede vurguladı.