1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

ABD'de seçimler bıçak sırtı: Anketler güvenilir mi?

31 Ekim 2024

Anketlere göre ABD seçimleri bıçak sırtı. Kamuoyu araştırmacıları geçmiş hatalarının baskısı altında. Peki anketler 5 Kasım gecesi yanıltacak mı?

ABD'de üzerinde İngilizce "Oyumu kullandım" yazan etiketler
ABD'de posta yoluyla oy kullanma süreci devam ediyor.Fotoğraf: Aimee Dilger/ZUMAPRESS.com/picture alliance

ABD'de 5 Kasım seçimleri yaklaşırken başa baş gelen anketlerin ne derece güvenilir olduğu tartışılıyor. Geçmiş dönemlerde kamuoyunu yanıltan anket sonuçları yeniden gündemde. Kamuoyu araştırmacıları 2016 ve 2020'nin yüksek hata payları nedeniyle baskı altında.

2016 yılındaki başkanlık seçimlerinde anketler, dönemin Demokrat adayı Hillary Clinton'ın açık farkla kazanacağını gösteriyordu. Ancak yarışı Cumhuriyetçilerin adayı Donald Trump kazandı. 2020 yılında ise kamuoyu yoklamaları seçimlerin Joe Biden lehine sonuçlanacağını doğru tahmin etti ancak Trump öngörülenden çok daha yüksek bir oy aldı. Bu sonucun ardından Pew araştırma şirketi tarafından yapılan bir çalışma, ulusal çaptaki anketlerin yüzde 88'inin Demokrat adayların popülaritesini abarttığını ortaya koymuştu.

Araştırmacılar hatalarından ders çıkardı mı?

Seçime sayılı günler kala Demokrat Kamala Harris ve Cumhuriyetçi Donald Trump anketlerde başa baş görünüyor. ABC News'in son anketinde Harris yalnızca bir puan önde. Ankette Kamala Harris'in yüzde 48 onay oranına sahip olduğu görülürken bu oran Donald Trump için yüzde 47 seviyesinde.

Fransız haber ajansı AFP'de yer alan habere göre, kamuoyu araştırmacıları Pew'in ortaya koyduğu şekilde, Demokratların popülaritesini "abartıyorsa", Trump "önde dahi olabilir". Uzmanlara göre araştırmalardaki yanıltıcı sapmaların nedeni, Trump seçmenlerinin anketlere katılmayı reddetmeleri. Araştırmacılar, söz konusu tavrın, 2016'dan bu yana değişmediği görüşünde.

Pew Araştırma Merkezi'nin yöntem ve inovasyondan sorumlu Başkan Yardımcısı Courtney Kennedy, AFP'ye "Henüz sihirli bir değnek bulmuş değiliz" dedi.

Donald TrumpFotoğraf: Julia Demaree Nikhinson/AP Photo/picture alliance

Siena College Araştırma Enstitüsü Direktörü Don Levy de DW'ye verdiği demeçte, anketler ve nihai seçim sonuçları arasındaki uçurumun, nüfusun "önyargılı kesimi" olarak adlandırdıkları bölümünden kaynaklandığını söyledi. Levy, bunların birçoğunun Trump destekçisi olduklarını ve anketlere katılmayı reddettiklerini söylüyor. Levy, bu "önyargılı kesimi" yakalayamamanın sadece 2020'de "üç ila yedi puanlık hataya" neden olduğundan şüpheleniyor.

"Arayıp 'Ben Siena College Araştırma Enstitüsü'nden Don, bugün bir anket yapıyoruz' dediğim ve sadece 'TRUMP!' diye bağırarak telefonu kapatan anlamlı bir katılımcı yüzdesi de vardı" diyen Levy, şöyle konuştu:

"2020 seçimlerinde onları takip ettik ama saymadık ve geriye dönüp baktığımızda, bu insanları saymış olsaydık, hatanın yaklaşık yüzde 40'ını düzeltmiş olacağımızı gördük. Bu yüzden bu gibi profilleri de şimdi dikkate alıyoruz."

Sorun nasıl çözülecek?

Levy, New York Times/Siena anketinin 2024 araştırmaları için önceki seçimleri referans olarak kullandıklarını ve diğer faktörlerin bir karışımını değerlendirdiklerini söyledi. Vanderbilt Üniversitesi'nde siyaset bilimi profesörü olan Joshua Clinton, sadece önceki seçimlere dayalı ağırlıklandırma konusunda temkinli olduğunu ifade etti. AFP'ye konuşan Clinton, "Diyelim ki Demokratlar arasında Cumhuriyetçilerden daha fazla coşku var... O zaman 2020'ye ağırlık vermek, anketinizdeki Demokratlar arasındaki desteğin altını oyacaktır" dedi.

Kamala HarrisFotoğraf: SAUL LOEB/AFP

Sonucun ne olacağını kim bilebilir?

Siena College'dan Levy ayrıca, muhtemelen sadık Trump destekçileri arasında yaşadıkları için başkan yardımcısına olan desteklerini kamuoyuna açıklamak istemeyen "gizli Harris seçmeni" olasılığını da gündeme getiriyor. Pew'den Kennedy ise kamuoyu araştırmacılarının anketlere katılmayan Trump destekçileri konusunda bir düzeltme yaptığından şüpheli. Kennedy, "Anketlerin yeterince Trump destekçisine ulaşmasının ve bunu doğru bir şekilde sunmasının gerçekten zor olduğunu açıkça ortaya koyacak kadar veri gördüm. Yarış bu kadar sıkı ve hata payı yüksekken kendimize berabere olduklarını söylemeli ve doğru şeyler yapabileceğimizi iddia etmemeliyiz" dedi.

Anketler, tahminler ve Pensilvanya

Anketler ve tahminlerin dışında kritik bir unsur daha var. ABD başkanları esasen halk oylamasıyla değil, Seçiciler Kurulu'nun 538 delegesinden en az 270'inin oyunun alınmasıyla belirleniyor. Bu karmaşık sistem, daha önce hem Trump'ın hem de George W. Bush'un rakiplerinden daha az oyla seçilmesine yol açmıştı. Seçiciler Kurulu'nun nasıl şekilleneceğini tahmin etmek için analistler ve yorumcular anket verilerini detaylıca analiz ediyor. Şu anda analistler, başa baş giden seçimlerin belirleyicisinin yedi salıncak eyalet olacağında hemfikir: Arizona, Georgia, Michigan, Pensilvanya, Nevada, Kuzey Carolina ve Wisconsin.

Anketlerin hata payına rağmen birçok analistin bir eyaleti yakından izlediği biliniyor: Pensilvanya. Kendisi de Pensilvanyalı olan University College London'dan Thomas Gift, DW'ye, "Her iki adayın da Pensilvanya'yı kazanmadan Beyaz Saray'a gideceğini hayal etmek çok zor" diyor. Gift, "Adaylar Pensilvanya'yı kazanmak için ellerinden gelen her şeyi yapıyorlar. Gerçekten de bu seçimin kilit noktası olduğunu düşünüyorum" diyor.

DW/MWA,BG,MK,HS

DW Türkçe'ye engelsiz nasıl ulaşabilirim?