1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git
İnsan HaklarıAmerika Birleşik Devletleri

ABD'nin insan hakları raporunda Türkiye'ye eleştiri

23 Nisan 2024

ABD Dışişleri Bakanlığı 2023 yılına ilişkin insan hakları raporunu yayımladı. Raporda Türkiye birçok konu başlığı altında eleştiriliyor.

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken
Antony BlinkenFotoğraf: Johanna Geron/Pool Reuters/AP Photo/dpa

ABD Dışişleri Bakanlığı, ülkelerin insan hakları konusunda değerlendirildiği yıllık raporunu açıkladı. Raporda Türkiye'ye ilişkin geçen seneye benzer biçimde bir dizi eleştiri sunuldu.

Rapordan bazı kısımları kamuoyu ile paylaşan ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Ukrayna Savaşı'na değinerek, Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinin ciddi bir insan hakları ihlali olduğunu vurguladı ve "Kremlin'in insan haklarını göz ardı etmesi ve küçümsemesi tüm çıplaklığıyla ortadadır" dedi.

Sudan'daki iç savaşı insan haklarına yönelik önemli bir tehdit olarak değerlendiren Blinken, çatışmaların her iki taraf için korkunç şiddet, ölüm ve yıkıma yol açtığını belirtti. Blinken, İsrail-Hamas çatışmalarının da insan haklarına ilişkin derin endişeleri artırdığını söyledi.

Antony Blinken ayrıca, İran'ın vatandaşlarına özellikle de kadınlara yönelik baskısını insan haklarına yönelik önemli tehditler arasında saydı. Blinken raporun Taliban yönetimi altındaki Afganistan'da kadın haklarının durumunu, Çin'in Uygur nüfusuna yönelik muamelelerini ve Küba'daki siyasi mahkumlara yönelik kötü muameleyi de ele aldığını ifade etti.

Türkiye'ye 86 sayfa ayrıldı

200 ülke için ayrı ayrı değerlendirmeler bulunan raporda bu yıl Türkiye'ye 86 sayfa ayrıldı.

Raporun giriş kısmındaki özette geçen yıl Mayıs ayındaki Cumhurbaşkanlığı ve Parlamento seçimleri öncesinde toplanma, örgütlenme ve ifade özgürlüklerine getirilen kısıtlamalar insan haklarını olumsuz yönde etkileyen bir gelişme olarak nitelendirildi.

Avrupa Güvenlik ve İş Birliği Teşkilatı (AGİT) gözlemcilerinin, vatandaşların siyasi alternatifler arasında oy kullanma haklarını özgürce kullandığı ancak medyanın tarafsızlığı, toplanma, örgütlenme ve ifade özgürlüğü üzerindeki kısıtlamalar hakkında da eksiklikleri dile getirdiği raporda yer aldı. AGİT yetkililerinin, bu durumun eşit olmayan bir rekabet ortamı yarattığı ve iktidar için haksız bir avantaja katkıda bulunduğuna dair endişelerinin olduğu da raporda vurgulandı.

Türkiye'ye ilişkin önemli insan hakları sorunları arasında zorla kaybetme, hükümet tarafından veya hükümet adına işkence veya zalimane insanlık dışı veya aşağılayıcı muamele veya cezalandırma, keyfi tutuklama veya gözaltı, yargının bağımsızlığı ile ilgili ciddi sorunlar, siyasi mahkumlar veya tutuklular, başka ülkedeki kişilere karşı sınır ötesi baskı, gazetecilere yönelik şiddet ve şiddet tehdidi, gazetecilerin haksız tutuklanması veya yargılanması, sansür veya ifadeyi sınırlamak için cezai iftira yasalarının uygulanması veya uygulama tehdidi dahil olmak üzere ifade özgürlüğü ve medya özgürlüğü üzerindeki ciddi kısıtlamalar, internet özgürlüğüne ciddi kısıtlamalar gibi pek çok başlık yer aldı.

Mültecilere ilişkin kısım genişletildi

Bu yıl raporda mülteciler ve toplumsal cinsiyete dayalı şiddet maddeleri genişletildi.

Raporda mültecilerle ilgili bir devletin topraklarında hareket etme ve ikamet etme özgürlüğüne ve ülkeyi terk etme hakkına ilişkin kısıtlamalar, mültecilerin, yaşama veya özgürlüğe yönelik tehdit gibi kötü muameleler de dahil olmak üzere, işkence veya zulme maruz kalacakları bir ülkeye geri gönderilmesi, yerli ve uluslararası insan hakları örgütlerine yönelik ciddi hükümet kısıtlamaları veya taciz gibi başlıklara yer verildi.

Toplumsal cinsiyetle ilgili insan hakları ihlalleri kısmında ise aile içi veya yakın partner şiddeti, cinsel şiddet, iş yeri şiddeti, çocuk yaşta, erken ve zorla evlilik, kadın sünneti, kadın cinayeti ve bu tür şiddetin diğer biçimleri dahil olmak üzere kapsamlı toplumsal cinsiyete dayalı şiddet ve lezbiyen, gey, biseksüel, transseksüel, queer veya interseks kişileri hedef alan şiddet veya şiddet tehdidi içeren suçlar başlıkları yer aldı.

"Hükümet sınırlı adımlar attı"

Raporda hükümetin insan hakları ihlalleri yapmış olabilecek yetkilileri tespit etmek ve cezalandırmak içinsınırlı adımlar attığıda ifade edildi.

"Güvenlik güçleri ve terör örgütü PKK ve bağlı kuruluşları arasında çatışmalar devam etti, çatışmalar teröristlerin ve sivillerin yaralanma ya da ölümüyle sonuçlandı" ifadeleri kullanılan raporda, hükümetin operasyonlarla bağlantılı olarak sivillerin haksız veya kasıtsız ölümüyle ilgili personel soruşturmasına yönelik bilgi yayımlanmamasına dikkat çekildi.

 

DW, Reuters, EÇ,ET

DW Türkçe'ye VPN ile nasıl erişebilirim?