Bugünkü toplantı Almanya İçişleri Bakanı Otto Schily için mütevazı bir zafer niteliğinde. Schily, İçişleri ve Adalet Bakanları'nı, AB pasaportlarına, dijital fotoğraf, parmak izi ya da retina şekli gibi daha çok biyometrik verinin eklenmesi konusunda, bir süredir iknaya çalışıyordu.

AB ilk etapta, bunlardan sadece dijital fotoğrafta karar kılmış, diğer biyometrik verilerin kullanılması ile ilgili kararı ise üye ülkelerin inisiyatifine bırakmıştı. Bugünkü toplantıda ise bakanlar, ilkesel olarak, pasaportlara dijital fotoğrafın yanı sıra parmak izi de eklenmesi konusunda görüş birliğine vardı.

Biyometrik verilerin, AB vatandaşlarının kimliklerinde değil, sadece pasaportlarında yer alması söz konusu. Bugünkü toplantıda, biyometrik verilerin yürürlüğe gireceği zaman da görüşüldü. Uygulama için eski pasaportların geçerliliğini sürdüreceği bir geçiş dönemi öngörülüyor. Bu dönem, yeni pasaportlardaki chiplerle ilgili teknik işlemlerin netleşme tarihine göre belirlenecek. Örneğin, dijital fotoğrafların, bu tarihi müteakiben 18 ay, parmak izinin ise 36 ay sonra bağlayıcılık kazanması planlanıyor.

Tarih konusunda görüş ayrılığı

Toplantıdan, Finlandiya, Avusturya ve Hollanda’nın çekinceleri nedeniyle tarih konusunda resmi bir karar çıkmadı. Ancak Finlandiya İçişleri Bakanı Kari Ramajaeki, hükümetinin pasaportlara dijital verilerin eklenmesi konusuna olumlu baktığı garantisini verdi. Finlandiya Parlamentosu’nun bu konudaki çekincelerini ise kolaylıkla bertaraf edebileceklerini söyledi. Avusturyalı ve Hollandalı bakanlar da benzer açıklamalarda bulundular.

Toplantıda küçük de olsa zafer kazanan Alman Bakan Schily, pasaportlara daha fazla biyometrik veri eklenmesini neden gerekli olduğunu şu şekilde açıklıyor:

”Yaptığımız denemeler, pasaportlardaki chiplere ne kadar çok biyometrik veri eklersek kontrollerin o denli hızlı ve güvenilir yürüdüğünü ortaya koydu.”

AB vatandaşlarının kişisel haklarına müdahale edilmeye çalışıldığı eleştirisini reddeden Schily, terör çağında güvenliğin öncelik taşıdığını vurguluyor:

”Modern biyometri yöntemleri ile önünüze gelen pasaportun gerçekten üzerinde belirtilen kişiye mi ait olduğu ya da bu kişinin, arananlar listesinde olup olmadığını daha kolay belirlemek mümkün.”

Biyometrik verilerde tartışma

Biyometrik veriler AB dışında da gitgide yaygınlık kazanma, bir nevi uluslararası standart olma eğiliminde. Örneğin ABD de, 1 Ekim 2005 tarihinden itibaren sadece biyometrik veriler taşıyan pasaport sahiplerinin ülkeye girişine izin vereceğini açıkladı. Ancak bu yeni yöntemin gerçekten daha fazla güvenlik sağlayacağı görüşüne şüphe ile yaklaşanlar da var. Vatandaş hakları konusunda faaliyet gösteren ”European Digital Rights” adlı sivil toplum kuruluşu, pasaport chiplerindeki verilerin çalınarak tahrif edilebileceğine dikkat çekiyor. Kuruluş yetkilileri, bu durumda pasaportların daha güvenli olacağı umudunun gerçekleşmeyeceği konusunda uyarıyor.