1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Adil ticaret ürünlerine ilgi artıyor

Pierre Greber / DW8 Ağustos 2007

Dünya ticaretinde adalet için mücadele veren Transfair Derneği, bu yıl sadece kuruluşun 15. yıldönümünü kutlamakla kalmıyor, Fairtrade mührü taşıyan ürünler satış rekorları da kırıyor. DW’den Pierre Greber’in haberi...

Tranfair Derneği'nin mührünü taşıyan ürünlere ilgi artıyorFotoğraf: dpa

Adil ticaret kulağa hoş ve kolay gelen bir kavram. Ama köşedeki süpermarkete girildiğinde işin basit kısmı geride kalıyor. Çünkü, üzerinde Fairtrade mührü de olsa, adil ticaret ürünleri raflardaki binlerce mal arasında kaybolup gidiyor. Ancak talep yine de yoğun.

Bonn’daki Rewe süpermarket zincirinin müdürü Christoph Adrian, müşterilerinin bu mallara daha fazla ilgi gösterdiğini belirterek “Bu ürünleri, geleneksel malları tamamlayan ürünler olarak görmek gerek. Şu anda 15 ila 20 adil ticari ürünümüz var. Bu 100’ü geçecek. Yani ürünlerin ayrıca sunulacağı büyük bir artış olacak” diye konuşuyor.

Müşterinin adil ticaret mallarına ulaşması her geçen gün kolaylaştırılıyor. Bu ürünler, müşterinin değişmesine de neden oluyor. Özellikle süpermarketlerde bu malların arzının artması, yeni müşteri kazanılmasını sağlıyor. Fakat hala müşterilerin büyük kısmı alışveriş ederken adil ticaret mallarını aramıyor. Biraz daha pahalıya satılan bu mallar yerine, bilinen markaları tercih ediliyor.

“Fairtrade” marka oldu

Almanya’nın Bonn kentinde üçüncü dünya mallarının satışında uzmanlaşan bir dükkanda ise bunun tam tersi geçerli. Burada tüm ürünlerde Fairtrade mührü yok. Ama yine de tüm ürünler adil ticaret ürünü. Çünkü son 15 yılda Transfair bu ürünlerde bir tekel haline gelmiş olsa bile, bu ürünlerin sadece Transfair Derneği’nin mavi-yeşil-siyah damgasını taşıdığı doğru değil.

Derneğin tekelleşmesinden şikayetçi olan dükkan sahibi Martin Klupsch, “Transfair mührünün bir marka haline geldiğini söylemek mümkün. Bu Transfair için kuşkusuz büyük bir başarı. Ama yine de sadece bir mühür, bir marka değil. Genel olarak Transfair çikolatasından, kahvesinden falan bahsediliyor. Oysa bunlar sadece çeşitli üreticilerin Transfair mührü taşıyan kahvesi ya da çikolatası. Bu üreticiler de kendi iş ahlakları çerçevesinde, birbirlerinden oldukça farklı ticari amaçlara sahip” diyor.

Yani adil ticaret de sonuçta bir iş ve Fairtrade lisanslı da olsalar, talep de artsa, tüm üreticiler aynı başarıya sahip değil. Ama adil ticaret ürünlerinin imajının temelden değiştiğini söylemek olanaklı. Bugün artık, iyi kahve içmek isteyen, adil ticaret ürünü arıyor.