1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Af tartışması: İstismara "aileyi koruma" kılıfı

31 Mayıs 2021

Meclis'te bir kez daha gündeme gelen çocuk istismarcılarına af tartışmasına kadın hakları savunucuları tepkili. Kadın örgütleri, af teklifine karşı "tetikte olunması" gerektiği kanaatinde.

Fotoğraf: Gülsen Solaker/DW

Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) hükümetinin, Kasım 2016'da Meclis'e getirdiği tasarıda yer alan ve tartışmalar üzerine geri çekilen çocuk yaşta evliliklere af getirilmesini öngören madde, bir kez daha gündeme getirildi. Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'ndaki cinsel istismar suçunda mağdur ile failin evlenmesi halinde fail hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması veya cezanın ertelenmesine imkan veren madde 2016 yılında tartışma konusu olmuştu.

Af konusu geçtiğimiz hafta kadına yönelik şiddete karşı kurulan Meclis Araştırması Komisyonu ile Meclis Adalet Komisyonu'nda AKP tarafından tekrar gündeme getirildi.

Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu (TİHEK) Başkanı Süleyman Arslan, Meclis'te yaptığı sunumda, "15 yaşındaki nikahsız cinsel ilişkiler yasal iken nikahlı birlikteliklerin suç olması insan hakları ve eşitlik ilkesine aykırıdır" dedi. Sunumunda evlilik dışı ilişkilerin "normal" sayıldığını ve boşanmaların adeta teşvik edildiğini öne süren Arslan, sözlerini "Zorla evlilik hangi yaşta olursa olsun suçtur. Erken yaşta evlilik ise tanımlanmalı ve hangi yaş aralığını kapsadığı belirtilmelidir. Nikahsız birliktelikler artmaktadır. İnsan fıtratına aykırı sapkın ilişkilerin meşrulaştırılmaya çalışılması aile kurumuna yönelik ana tehditler arasında yer almaktadır"  diye sürdürdü.

Meclis'te yeniden gündeme getirildi

Türk Ceza Kanunu'nun çocuğa yönelik cinsel istismarı suçunu düzenleyen 103. maddesi ile ilgili af girişimi, kamuoyunda oluşan tepkiler üzerine geri çekilmişti. DW Türkçe'ye konuşan CHP Ankara Milletvekili Gamze Taşçıer, "Süleyman Arslan bu sözleri ilk kez söylemiyor. Ancak kadına yönelik şiddetin konuşulduğu bir toplantıda çocuk istismarını öven açıklamalarda bulunmasının arkasında güvendiği birileri olduğunu gösteriyor" değerlendirmesini yaptı.

Yine geçtiğimiz hafta ceza infaz kanunu görüşmeleri sırasında Meclis Adalet Komisyonu'nda söz alan AKP Milletvekili Abdullah Güler de af konusunu gündeme getirerek cezaevlerinde 645 hükümlünün yasal olarak evli olduğunu, bu ailelerin korunması için ceza ertelemesi konusunun değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.

Ancak muhalefet kanadının itirazları üzerine konunun yasa teklifine eklenmesinden vazgeçildi.

"Çocuğu korumuyorsan aileyi korumuş olamazsın"

Eşitlik İçin Kadın Platformu (EŞİK) de "aileyi koruma adı altında" meşrulaştırılmaya çalışılan af tartışmalarının istismarcıları teşvik ettiğini öne sürerek bir açıklama yaptı. Açıklamada, af konusunun gündemde tutulmasının, çocuk cinsel istismarcılarının işledikleri suçtan mahkum olsalar bile kız çocuğunu ya da ailesini ikna edip resmi nikah yaptırdıkları takdirde cezadan kurtulabilecekleri düşüncesine neden olduğuna dikkat çekildi.

Af tartışmalarının gündeme getirildiği dönem Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı olan Fatma Betül Sayan Kaya yaptığı açıklamada, binlerce ailenin mağduriyetini gidermeyi amaçladıklarını ifade ederek "Erken yaşta evliliklere karşıyız. Bu düzenlemedeki önceliğimiz aile bütünlüğünün korunması olmuştur" demişti.

EŞİK Platformu ise tartışmaların çocuk haklarını ihlal ettiğini vurguluyor. EŞİK Platformu'ndan Berrin Sönmez, "aile bütünlüğünün korunması" gerekçesine karşı çıktıklarını söyledi. Sönmez, "Tecavüzcülere teşvik ve kız çocuklarına tehdit olan şeye gerekçe olarak 'ailenin korunması' diyorlar. Ailenin içindeki çocuğu korumuyorsan aileyi korumuş olamazsın. Çocuğu, kadını koruman lazım" diye konuştu.

Sönmez'e göre, yasa teklifi ile kız çocuklarının evlendirilerek çocuk doğurması ve nüfusun artırılması amaçlanıyor. Sönmez, "Diğer taraftan kadın haklarının aşındırılması için kız çocuklarının kullanıldığını, kız çocuklarının bilinçli, güçlü kadınlar olarak yetiştirilmesini önlemek için yapıldığını söylemek gerekiyor" diye ekledi. 

"Bu rezalete hep birlikte engel olmalıyız"

TİHEK Başkanı'nın sözlerinin tepki çekmesinin ardından CHP'li Gamze Taşçıer, Süleyman Arslan'ın istifasını istedi. Taşçıer de Meclis'te yeniden gündeme getirilen tartışmaların tehlikeli olduğu görüşünde.

"15 yaşında kız çocuklarıyla evlenmenin yasak olmasını insan hakları ihlali sayan bir şahsın Türkiye İnsan Hakları Kurumu'nun başında olması, Türkiye'de tüm çocuklar adına tehdittir. Bu tartışmanın tekrar tekrar açılması çocukların güvenliği için tehlike yaratıyor" diyen CHP'li vekil, af teklifinin rafta durduğunu hatırlatarak "Geleceğimiz adına bu rezalete hep birlikte engel olmak durumundayız" şeklinde konuştu.

Burcu Karakaş

© Deutsche Welle Türkçe

Sonraki bölüme git Bu konuda daha fazla içerik