1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Afganistan’da İSAF tartışması

Christoph Heinzle30 Temmuz 2007

Afganistan’da son aylarda düzenlenen saldırılar ve rehin alma eylemleri, Uluslararası Güvenliğe Destek Gücü ISAF’ın görev alanının Afganistan’ın tamamına genişletilmesi taleplerinin gündeme gelmesine neden oldu.

Uluslararası Güvenliğe Destek Gücü ISAF, NATO komutasında görev yapıyor.
Uluslararası Güvenliğe Destek Gücü ISAF, NATO komutasında görev yapıyor.Fotoğraf: AP

Almanya Afganistan’da üç ayrı misyonda görev yapıyor; NATO komutasındaki Uluslararası Güvenliğe Destek Gücü ISAF, Amerikan Ordusu’nun komuta ettiği “sınırsız özgürlük” operasyonu ve tornado keşif uçaklarının kullanılması.

Afganistan’daki yabancı rehinelerin kaçırılması sözkonusu olduğunda Uluslararası Güvenliğe Destek Gücü ISAF’dan uzmanlar da yardım için kolları sıvıyor. ISAF karargahındaki tornado keşif uçuşları konusunda uzman olarak çalışan Kaptan Karsten Weber’e göre bu çok doğal. Weber kaçırılan rehinenin Alman mı yoksa Fransız mı olup olmadığının bu noktada bir rol oynamadığının altını çiziyor. Weber Fransız rehinelerin kaçırıldığı olayda da Alman rehinelerde olduğu gibi yardımları dokunup dokunmayacağını araştırdıklarını anlatıyor.


Tornado keşif uçakları

Afganistan’da 12 gün önce kaçırılan ve biri rehin tutulduğu sırada ölen iki Alman mühendisin aranması çalışmalarında, Almanya’nın Afganistan’a gönderdiği tornado keşif uçakları da görev yapıyor. Keşif uçaklarının havadan çektiği fotoğraflar, ISAF karargahında görev yapan başçavuş Herbert Neuhaus’un 2 binden fazla fotoğrafının bulunduğu bilgi bankasına dahil oluyor. Neuhaus bilgisayarda kayıtlı bu fotoğrafların sadece ISAF üyelerinin kullanımına hizmet ettiğini vurguluyor.

Tornado keşif uçuşları misyonu, ABD’nin komuta ettiği terörle mücadele operasyonuna dahil değil. Peki ISAF’a şu sıralar Amerikalı bir generalin komuta etmesi, ISAF karargahına Amerikalıların ağırlığını koyması, operasyonları Amerikalıların’ın yönetmesi anlamına geliyor mu? Alman görevli Neuhaus bu soruya ‘kesinlikle hayır” yanıtını veriyor.

"Sınırsız özgürlük" operasyonu

Neuhaus, karargahta tam tersine her ülkenin askerinin görüşünü dile getirdiğini ve bunun kabul gördüğünü belirtiyor. Ancak ABD’nin “sınırsız özgürlük” operasyonunun, ISAF misyonundan tamamen ayrı biçimde yürütülmediği de bir gerçek. ISAF’ın görev alanının genişletilmesiyle, her iki birliğe dahil askerler ülkenin genelinde görev yapmaya başladı. ISAF’ın operasyon merkezine komuta eden general Josef Heinrich, bunun da birlikler arasında koordinasyonun sağlanmasını zorunlu kıldığını hatırlatıyor.

İSAF-ABD Ordusu iletişimi

General, ISAF birlikleri ile Amerikalı birliklerin ülkenin hangi bölgesinde operasyon düzenlediği konusunda birbirlerine bilgi verdiğini belirtiyor. Operasyon merkezinde toplanan istihbarat ve yapılan keşif uçuşlarıyla ilgili bilgiler öncelikle analiz ediliyor. Ardından toplanan bilgiler hem operasyonlarda, hem de izlenecek stratejinin belirlenmesinde kullanılıyor.