1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Afganistan’da rehine krizi

Sabina Matthey31 Temmuz 2007

Taliban, bir rehine daha öldürerek Kabil yönetimine baskıyı artırdı. Daha önce bir İtalyan rehinenin salıverilmesi karşılığında Taliban militanı affeden Afganistan lideri Karzai, "Tehditlere boyun eğmeyeceğiz" dedi.

Güney Kore kamuoyu Afganistan'daki gelişmeleri endişeyle izliyor.
Güney Kore kamuoyu Afganistan'daki gelişmeleri endişeyle izliyor.Fotoğraf: AP

Şim Sung-Min adlı Güney Koreli rehinenin cesedi sabahın erken saatlerinde Gazni vilayet merkezi yakınlarındaki bir tarlada bulundu. 29 yaşındaki enformatik uzmanından önce de geçen hafta Güney Koreli bir rahip Taliban tarafından öldürülmüştü.

Güney Koreli grup iki hafta önce son cesedin bulunduğu yerin 80 km. kadar uzağında, Kabil-Kandahar yolunda kaçırılmıştı. Taliban’ın elinde halen 21 rehine bulunuyor.


Güney Kore’de şok

İkinci rehinenin de öldürüldüğü haberi Güney Kore’de şok etkisi yarattı. Dışişleri Bakanlığı barbarca bir eylemden söz ederken Güney Kore Devlet Başkanı Roh Moo hyun, rehinelere şiddet uygulanmaması yolunda uyarıda bulundu ve Taliban’ın taleplerini yerine getirmelerinin mümkün olmadığını söyledi. Seul yönetimi hem Taliban’a taviz vermemek hem de rehinelerin canını kurtarmak istediği için zor durumda. Dış dünyayla bağlantı kurulmasına izin verilen bir kadın rehine ağlamaklı bir sesle, küçük gruplar halinde birbirlerinden ayrıldıklarını ve durumlarının iyi olmadığını anlattı:

“Burada biz dört rehineyiz. Verdikleri ekmek ve çay yenecek gibi değil. İnşallah en kısa zamanda kurtarılırız.”

Afganistan hükümet sözcüsü Hümayun Hamidzade rehine krizinin ne zaman ve nasıl sona erdirilebileceği konusunda tahmin yürütemeyeceklerini söyledi. “Olayı bütün cepheleriyle ele aldıklarını ve rehineleri kurtarmak için ellerinden geleni yaptıklarını” belirten sözcü, adam kaçıranların taleplerine boyun eğmenin sadece rehine sayısını arttırmaya yarayacağını sözlerine ekledi.

Taliban bu açıklamalara aldırmadığını, Çarşamba günü yerel saatle onikide tutuklu arkadaşlarından biri daha serbest bırakılmadığı takdirde daha fazla rehinenin öleceğini duyurarak gösterdi. Taleplerini El Cezire televizyonuna gönderdiği ve rehinelerin görüntülerini taşıyan video kaydıyla da vurgulamış oldu.


Kabil’in ikilemi

Kabil yönetimi ikilemde. Rehinelerin hayatını tehlikeye atmamak için askeri operasyon başlatması imkansız. Ama Taliban’ın taleplerini kabul etmesi de mümkün değil. İlkbaharda tutuklu bir Taliban üyesinin İtalyan rehine ile mübadele edilmesini Devlet Başkanı Hamid Karzai, ‘olağanüstü bir durum’ olarak tanımlamıştı. Karzai, “Bu adımı atmak mecburiyetindeydik. Ama böyle bir şey tekerrür etmeyecek. Katiyetle ve kimseyle” diye konuşuyor.

Bu olaydan sonra Taliban’ın cesaretlenip daha fazla yabancıyı rehin alacağı öne sürülmüştü. Karzai’nin yeniden böyle bir suçlamaya muhatap olmak istemediği anlaşılıyor.


Alman rehineden umut kesilmedi

İki hafta önce kaçırılan Alman mühendisten ise ümitlerini kesmediklerini belirten Afganistan İçişleri bakanlığı sözcüsü Zemari Başeri, Alman rehineden haber geldiğini açıkladı. Alman rehinenin sağılığının yerinde olduğunu öğrendiklerini belirten Başeri, rehin serbest bırakılması ihtimalinden söz etti.

İtalyan rehineyi tutuklu teröristle mübadele ettiği için Karzai yönetimine sert tepki gösteren ve teröristlerle pazarlık edilemeyeceğini savunan Vaşington yönetimi, Güney Koreli rehineler için taviz verilmesine de karşı çıkıyor. Terörist kelimesini kullanmamaya özen gösteren Seul yönetimi ise, Amerikan ya da Afgan birliklerinin rehineleri kurtarmak için kuvvet kullanmasını önlemeye çalışıyor.