1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Aile hekimleri "ceza yönetmeliği"ne karşı iş bıraktı

16 Ağustos 2021

Aile hekimleri ve aile sağlığı çalışanları, pandemi döneminde yürürlüğe giren, iş güvencesi ve özlük haklarını olumsuz etkileyen yeni yönetmeliğe karşı eylem takvimi başlattı. Aile sağlığı merkezleri kapalı kaldı.

Türkei | Coronavirus Pandemie
Fotoğraf: DHA, Demirören Nachrichten Agentur

Aile hekimleri, 30 Haziran'da Resmi Gazete'de yayınlanan ve 1 Temmuz'da yürürlüğe giren "Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği"ne karşı bugün Türkiye genelinde iş bırakıyor.

Pandemi döneminde, sistemde var olan aşılar, mobil sağlık hizmetleri, çocuk, bebek ve gebe izlemlerine ek olarak COVID- 19 aşı uygulamalarını yürüten aile hekimlikleri, toplumun sağlık başvurularının büyük bir kısmını karşılıyor.

Ancak artan iş yüküne karşın, iş güvencesi ve özlük haklarını olumsuz etkileyen düzenlemelerle karşı karşıyalar.

"İzinsiz" demece ceza

Yeni yönetmeliğe göre görevleriyle ilgili olarak sosyal medya paylaşımı yapan, basına "izinsiz" demeç veren aile hekimlerine cezalar verilecek.

Yönetmeliğin ekinde yer alan Ek-3 Aile Hekimliği Uygulamasında Uygulanacak İhtar Puanı Cetveli'nde yapılan değişiklikle cetveldeki fiil sayısı 35'ten 40'a çıkarıldı. "Kamu görevleri hakkında izinsiz olarak basına, haber ajanslarına, radyo ve televizyon kuramlarına veya sosyal medya araçlarıyla bilgi veya demeç vermek 50 ceza puanı" verilmesine ilişkin madde cetvele eklendi.

Bu değişiklik ile beraber hekimlerin sözleşmelerinin feshedilmesinin de önü açılmış oldu.

Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu (AHEF) söz konusu yönetmelikle aile hekimlerinin meslek güvencelerinin ortadan kaldırılmak istendiğini savunuyor.

28 Ağustos'ta miting var

DW Türkçe'ye konuşan AHEF İkinci Başkanı Dr. Yusuf Eryazğan, 16 Ağustos'un ardından 27 Ağustos'ta da iş bırakacaklarını ve 28 Ağustos'ta da Ankara'da bir miting düzenleyeceklerini belirtiyor. Eryazğan, "Bu eylemlerin sebebi bizi duymayan, gerekli uyarılarımıza rağmen önlemleri almayan Bakanlık'tır. Çünkü Covid döneminde bile Sağlık Bakanlığı bize ceza vermeyi ve hakkımızı yemeyi reva gördü. Pandemi döneminde bu kadar sıkıntı çeken sağlık çalışanlarına, pandemide bile ceza verdi. Sağlık çalışanlarının haklarını gasp edecek yönde adımlar attı" diyor.

Yönetmeliğe göre bir sözleşme dönemi içerisinde herhangi bir fiilin ikinci ve devam eden ihlallerinde, ihtar puanı iki kat olarak uygulanacak. İhtar puanlarının 200 puana ulaşması halinde sözleşme, il sağlık müdürü tarafından sona erdirilecek. Sözleşmesi ihtarın sona erdirilen aile hekimi veya aile sağlığı çalışanı bir yıl süreyle bu alanda çalışamayacak.

Yönetmeliğin 7. maddesinde "İhtar puan cetvelinde yer alan fiillerden 5 ve daha fazla kez ihtar puanı verilmesi veya toplamda 150 ve üzerinde ihtar puanına ulaşılması halinde müdürlükçe komisyon oluşturularak değerlendirme yapılır. Değerlendirme neticesinde komisyon tarafından; yeniden sözleşme imzalanmasına veya sözleşmenin yenilenmemesine karar verilir" deniliyor.

Fotoğraf: DHA, Demirören Nachrichten Agentur

İstifa dilekçeleri veriliyor

Hekimler, ayrıca Türkiye'nin dört bir yanından istifa dilekçesi toplamaya başladı. AHEF'e ulaştırılan istifa dilekçelerinin sayısı 2 bin 773'e ulaştı.

Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi de meslektaşlarının mücadelelerinde yanlarında olacağını duyurdu.

DW Türkçe'ye konuşan TTB Merkez Konseyi üyesi ve aile hekimi Dr. Kazım Eroğulları, "ceza ve fesih yönetmeliği" olarak tanımladığı yönetmeliğe, ifade özgürlüğünü ortadan kaldırması ve ayrıca sözleşme feshini kolaylaştırarak çok ciddi hak kayıpları getirmesi bakımından karşı çıktıklarını ifade ediyor.

TTB olarak iş bırakma kararını desteklediklerini ifade eden Eroğulları, "Yarın aile hakimlikleri kapalı olacak. Vatandaşlarımız aile sağlığı merkezlerinde hizmet alamayacaklar. Ancak bunun sorumlusu aile hekimleri değil. Bunun sorumlusu pandemi döneminin ortasında moral motivasyonlarını yerle bir eden, maaşlarını kesen ve ciddi hak kayıplarına, sözleşme fesihlerine gidecek yolu açan Sağlık Bakanlığıdır" diye konuşuyor. Eroğulları, tamamen keyfi ve sahanın gerçeklerden uzak hazırlanmış bu yönetmeliğin geri çekilmesi gerektiğini vurguluyor.

Öte yandan yönetmelikte nöbet sistemine ilişkin düzenlemeler de yer alıyor. Buna göre sözleşmeyle çalıştırılan aile hekimleri veya aile sağlığı çalışanlarına, görevi başında bulunduğu halde entegre sağlık hizmetlerinde mazeretli olup olmadığına bakılmaksızın beş nöbet görevini yerine getirmediğinin/getiremediğinin tespit edilmesi durumunda sözleşme feshi uygulanacak.

Türkiye'nin doğusunda doktorların zorlu görevi

09:03

This browser does not support the video element.

Bakanlık'tan "geçici" adım

Ayrıca yine 1 Temmuz'da yürürlüğe giren "Aile Hekimliği Tarama ve Takip Katsayısına İlişkin Yönerge" ile aile hekimlerine kronik hastaların takibine ilişkin ek sorumluluklar yüklendi. Hekimlerin hipertansiyon, diyabet, kanser ve obezite gibi hastalıkların taranması ve takibi yapması için asgari bir başarı yüzdesi belirlendi. Bu sorumluluklara uymayan aile hekimlerinin maaşlarından da yüzde 10 kesinti yapılacaktı. AHEF'in eylem takviminin ardından Sağlık Bakanlığı Cuma günü yönergede değişiklik yaparak bu düzenlemeyi geri çekti.

Ancak Dr. Yusuf Eryazğan, düzenlemenin geçici olarak kaldırıldığını vurguluyor. Eryazğan, "Ama bunun geçici bir süre olduğu da yazıda belli ve ne kadar süreceği belli değil. Şu anda eski maaşımızı alacağız ama ceza ile ilgili maddeler halen duruyor. Bu bizim için yeterli değil. Yönetmeliğin geri çekilip tekrar elden geçmesini istiyoruz" ifadelerini kullanıyor.

Yönetmelikle ilgili tepki çeken bir diğer nokta ise aile hekimliği ihbar puan cetveline eklenen "Görev yerinde kişilere basit tıbbi müdahale ile giderilebilir fiili eylemde bulunmak veya tehdit etmek 50 ceza puanı ile cezalandırılır" maddesi. Pandemi döneminde dahi devam eden sağlıkta şiddet olgusuna karşılık yönetmeliğe eklenen bu maddenin şiddeti meşrulaştıracağı endişesi var.

 

Pelin Ünker

© Deutsche Welle Türkçe

Sonraki bölüme git Bu konuda daha fazla içerik