1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Alman basını: Erdoğan'ın tek hedefi iktidarını korumak

11 Temmuz 2025

Alman basını Erdoğan'ın "terörsüz Türkiye" açılımını ve PKK'nın sembolik silah bırakma törenini, "Erdoğan'ın yaptıkları kimsenin gözünü kör etmemeli" ve "Erdoğan bir kez daha ülkesini bölüyor" başlıklarıyla yorumluyor.

Türk bayrakları önünde kürsüden açıklama yapan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan.
Alman basınına göre Erdoğan'ın "terörsüz Türkiye" açılımının gerisinde kendi iktidarını güvence altına alma stratejisi yatıyor.Fotoğraf: Mustafa Kaya/Xinhua/picture alliance

PKK'nın silahlı mücadeleye son verdiğini göstermek için "iyi niyet göstergesi" olarak gerçekleştirdiği "sembolik" silah bırakma töreni, Alman basınında yankı buldu.

Yorum sütunlarında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "terörsüz Türkiye" açılımına ve bunun üzerine kendini feshetme ve silahlı mücadeleye son verme kararı alan PKK'nın silah bırakma törenine, ihtiyatlı ve şüpheci yaklaşım dikkat çekiyor.

"Erdoğan'ın yaptıkları kimsenin gözünü kör etmemeli"

Spiegel dergisi "Erdoğan'ın yaptıkları kimsenin gözünü kör etmemeli" başlığıyla yayımladığı yorumda PKK'nın silah bırakma töreni "tarihi bir dönüm noktası" ve Erdoğan için de "başarı" olarak nitelendiriliyor. Bununla birlikte "Ancak Türkiye'de demokratik bir açılım pek olası görünmüyor. Erdoğan çoktan gözünü yeni bir hasıma dikmiş durumda" gözlemi aktarılıyor.

Kuzey Irak'taki sembolik törenle birlikte yarım asırdır süren, on binlerce insanın hayatını kaybettiği ve silah yoluyla çözümü mümkün olmayan bir ihtilafın sona erdiğine vurgu yapılan yazıda, son gelişmelerin barış umudunu yeşerttiği belirtiliyor. 

Fakat kalıcı bir barışın ancak Türkiye'de bir demokratik açılım ile mümkün olabileceğinin savunulduğu yazıda, bu haftaki gelişmelerin barış konusunda bir ilüzyona yol açmaması ve kimsenin gözünü kör etmemesi gerektiği kaydediliyor.

Erdoğan'ın öncelikli hedefinin iktidarını korumak olduğunun altı çizilerek, "Erdoğan hâlâ bildiğimiz Erdoğan. Ve geçmişte ülkede demokrasiyi teşvik etme konusunda pek de iyi bir iş çıkarmış değil. Tam tersine, son yıllarda yargının altını oydu ve medyayı istediği yönde hizaya soktu. Son olarak, en umut verici rakibi olan İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nu hapse attırdı. Pek çok hamlesi, Erdoğan'ın gelecekte de kendi isteklerine göre bir muhalefet örgütlemek istediğini gösteriyor" deniliyor.

PKK'nın Irak'ın kuzeyindeki "silah bırakma töreni" Alman basınında da yer buldu.Fotoğraf: Stringer/Anadolu Agency/IMAGO

Erdoğan'ın devletin kurucusu Atatürk'ün muhalefetteki partisi CHP'yi kriminalize ederek şiddetli bir mücadele yürüttüğüne, bunu da iktidarını korumak için yaptığına işaret edilen yazı şu ifadelerle bitiyor:

"Bunun için Erdoğan'ın Kürtlerin oyuna ihtiyacı var. Artık Erdoğan'ın bir dönem daha görev yapması, hatta belki de ömür boyu cumhurbaşkanlığı yapmasına kapı aralanması onlara bağlı. Ya da hedeflerine sadık kalıp, diğer muhalefet partileriyle birlikte ülkenin gerçek bir demokratik açılımı için mücadele mi edecekler?"

"Erdoğan'ın Kürtlere barış teklifinin bir bedeli var"

Süddeutsche Zeitung yorumu ise "Erdoğan bir kez daha ülkesini bölüyor ama bu kez farklı bir şekilde" başlığını taşıyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Kürtlere barış önerisinin "bir bedeli olduğu" belirtilen yazıda, Erdoğan'ın eş zamanlı olarak ana muhalefetteki CHP'ye baskı uyguladığı, izlediği bu ikili strateji ile "iktidarını güvence altına almayı amaçladığı" yorumu yapılıyor.

"Türk Cumhurbaşkanı güç bilincine sahip bir kişi. Güç ile neler yapılabileceğinin farkında" ifadelerine yer verilen yazıda, "Erdoğan örneğin bu gücü, devlet bir yandan giderek daha fazla Kürt belediye başkanları ve aktivistleri tutuklatırken, ordunun diğer yandan PKK'yı yenilgiye uğratmasından aldı. Bu da ona barış önerisi yapma ve uyguladığı baskıya son verme gücü verdi. Tabii Kürtlerin bir bedel ödemesi kaydıyla: Oyları ile Erdoğan'ın istediği kadar cumhurbaşkanı kalmasına yardımcı olmaları gerekecek" görüşü aktarılıyor.

Yorumda, Erdoğan'ın "Sizin için iyi olan bir şeyi, sadece benden geldiği için reddedebilir misiniz?" diyerek Kürtleri bir ikilemle karşı karşıya getirdiği belirtiliyor, CHP'ye karşı başlatılan tutuklama dalgasına dikkat çekilerek şunlar kaydediliyor:

Alman basınının yorum sütunlarında Türkiye'de Kürt meselesinin çözümü hedefiyle başlatılan süreç mercek altına alınıyor.Fotoğraf: Jan Woitas/picture alliance

"CHP lideri dokunulmazlığın kaldırılması tehdidiyle karşı karşıya. Kürtler bugüne kadar İmamoğlu'na yakın durdular, çünkü onlar da otokrasi altında acı çekti. Peki hâlâ İmamoğlu'nun serbest bırakılmasını umut etmeliler mi? İmamoğlu Erdoğan'ın yerini alabilecek mi? Alacaksa kaç yıl içinde? Oysa Erdoğan'ın teklifi hemen geçerli. Üstelik Erdoğan CHP'nin alternatif olmasını da gittikçe zorlaştırıyor."

"Muhalefet ortadan kaldırılıyor"

Avusturya gazetesi Der Standart da PKK'nın silah bırakma törenini mercek altına aldığı yorumunda, Türkiye ile ilgili karamsar bir tablo çiziyor.

"PKK, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın muhalefeti ezmeye çalıştığı bir dönemde silah bırakıyor" denilen yorumda PKK'nın Kuzey Irak'taki töreninin sembolik niteliğine dikkat çekiliyor.

Kürt sorununun, barışın tesisini sağlayacak şekilde çözülmesi için Türk devletinin adımlar atması gerektiğine işaret edilen yazıda, "artık Türk devletinden geriye bir otokrata dönüşen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kaldığı" belirtilerek şu ifadelere yer veriyor:

"Türk demokrasisi büyük bir tehdit altında ve muhalefet ortadan kaldırılıyor. Erdoğan'ın önceliği iktidarda kalmak, siyasi ve toplumsal uzlaşma sürecini başlatmak değil. Oysa PKK'nın silahsızlanma sürecine eşlik etmesine acilen ihtiyaç duyulan da tam da bu."

DW/ DA, CÖ

DW Türkçe'ye engelsiz nasıl erişebilirim?