Batılı ülkeler Çin'i Tibet'te baskıcı bir yönetimle, Çin de Batı'yı olayları çarpıtmakla suçluyor. Çin'in 'ayrılıkçılar' diye nitelendirdiği Tibetli ya da Tibet yanlısı göstericilere Batı kamuoyunda sempatiyle bakılıyor.

Olimpiyatlar ve Çin'deki insan hakları durumu dün Alman federal meclisinin de gündemindeydi. Düzenlenen tartışma oturumunda Çin'e şeffaflık ve açıklık çağrısı yapıldı. Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Gernot Erler, Çin yönetiminin Batı medyasını olaylara taraflı bakmakla suçlamasının haksızlık olduğunu söyledi. Erler, beklentilerini şöyle özetledi: "İki tarafın da şiddete son vermesi, tek taraflı baskıcı uygulamalardan kaçınılması, yaşanan trajik olayların aydınlatılması, bunun yerine açıklık ve şeffaflık ve özellikle de Dalai Lama da muhatap alınarak Çin-Tibet diyaloğunda yeni bir dönem açılması."

Erler, Çin'i, şiddet olaylarının ve ayrılıkçıların arkasında Dalai Lama'nın bulunduğu şeklindeki suçlamalarını da kanıtlamaya çağırdı.

Yeşiller partisinin insan hakları sözcüsü Volker Beck de Çin'e Dalai Lama'yı muhatap alması çağrısında bulundu: "Diyalog ve siyasi baskının tüm imkanlarını kullanıp Çin'i Dalai Lama ile kapsamlı özerklik konusunu müzakereye ikna etmemiz gerekiyor.

”Boykot doğru olmaz”

Alman milletvekilleri arasında ağırlıklı görüş ise, Olimpiyatlar'ı boykotun doğru olmayacağı yönündeydi. Hristiyan Birlik partileri dış politika sözcüsü Eckart von Klaeden, boykotun şu anki durumda doğru bir yanıt olmayacağını, ancak bunun durumun kötüleşmesi halinde tepki verilmeyeceği anlamına gelmediğini belirtti.

Tartışmanın bir diğer boyutu da sporcuların Olimpiyatlar sırasındaki ifade özgürlüğünün sınırlarıydı. Von Klaeden bu konuda şunları söyledi: "İnsan hakları, hukuk devleti, demokrasi, azınlık hakları gibi evrensel ilkeleri Pekin'de de savunmak isteyen atletlerin yanında yer almamız, bunu açık bir şekilde göstermemiz gerekiyor."

Liberal Hür Demokrat Parti ve Yeşiller milletvekilleri de Olimpiyat organizasyonunu, sporculara siyasi görüşlerini açıklayabilme özgürlüğü tanımaya çağırdı. Alman Olimpiyat Federasyonu sporcuların birey olarak siyasi görüşlerini açıklayabilmelerini talep ederken Uluslararası Olimpiyat Komitesi, Olimpiyatlar'a siyaset karıştırılmamasını istiyor. Olimpiyat Tüzüğü, statlarda ve Olimpiyat Köyü'nde 'siyasi, dinsel ya da ırkçı propaganda'yı yasaklıyor.

Eylemlerde yasal sınır

Almanya şimdi tam olarak neyin 'siyasi' anlama geldiğini netleştirmeye çalışıyor.

Federal Meclis'in Spor Komisyonu Başkanı Peter Danckert, atletlerin eylem ve ifadelerindeki yasal sınırın Olimpiyatlar öncesinde açıklığa kavuşturulması gerektiğini vurguladı.

Alman atletler için Tibet'teki duruma dikkat çeken yazılı T-Shirt, bileklik hazırlatılması gibi planlar var. Mesajın içeriği ise yasal çerçevenin açıklık kazanmasının ardından belirlenecek.