Almanya’da aşırıcılık yanlıları daha da radikalleşiyor
4 Aralık 2021Almanya’da koronavirüs pandemisinden en çok etkilenen, aşılanma oranının yüzde 67,7 ile en düşük, insidans değerinin Almanya çapında 1224,7 ile en yüksek olduğu eyalet Saksonya‘da dün gece "endişe verici" diye nitelenen bir protesto meydana geldi.
Pandemi durumunda görülen kötü gidişat üzerine yaklaşık 10 gündür sert tedbirlerin uygulandığı Saksonya'da 30 kadar aşırı sağcı gösterici, Eyalet Sağlık Bakanı, Sosyal Demokrat Parti (SPD) üyesi Petra Köpping'in Grimma'daki özel konutu önünde meşalelerle gösteri yaptı. Polisin olay yerine intikal etmesiyle kaçmaya çalışan göstericilerden 25 kadarının kimliği tespit edildi. Göstericilerin Saksonya'daki aşırı sağcı bir grubun üyesi olduğunun tahmin edildiği bildirildi.
Sağlık Bakanı’nın özel konutunun önünde düzenlenen bu gösteri üzerine SPD Eş Genel Başkanı Norbert Walter-Borjans, yaşanan olayların endişe veya özgürlük talepleriyle alakası olmadığını dile getirerek, eylemin yapılış tarzı itibarıyla da "faşizanca" olduğunu belirtti. Borjans, Hitler dönemine vurgu yaparak, Saksoyna Sağlık Bakanı Köpping’in konutu önündeki gösterinin, Almanya tarihinde yine bir dönem düzenlenen davullu, meşaleli gösterileri hatırlatması itibarıyla sarsıcı" olduğunu belirtti. Borjans mesajında, "Bu ayaktakımının temsil ettiğini düşünüdüğü toplum, en geç şimdi, demokrasimizin temellerini sarsan bu kişilerle arasına sınır çekmelidir" ifadelerini kullandı.
SPD lideri Borjans, eylem düzenleyen bu tarz grupların asıl hedefinin insanların sağlığını düşünmek veya korumak değil, toplumu karıştırmak ve istikrarsızlığa yol açmak olduğunu dile getirdi. Saksonya Sağlık Bakanı Köpping’in konutu önünde düzenlenen gösteri üzerine çok sayıda farklı partiden poltikacı ve örgüt de dayanışma mesajı yayınladı.
İstihbarat radikalleşmenin artmasından endişeli
Saksonya Eyaleti’nin Grimma kentindeki gösteriye katılanlardan 25’inin kimliğinin tespit edildiği açıklandı, Polis, suç teşkil etmiş olması muhtemel bütün eylemlerin de incelendiğini duyurdu.
Öte yandan Almanya'da Federal İçişleri Bakanı ile eyaletlerin içişleri bakanlarından oluşan Almanya İçişleri Bakanları Konferansı’nın dönem başkanlığını yürüten Thomas Strobel, aşı zorunluluğunun planlanmasıyla ülkedeki "Querdenker" denilen korona karşıtı aşırı sağcı grubun daha da radikalleşmesinden endişe edildiğini duyurdu. Hristiyan Demokrat Parti (CDU) üyesi, Baden-Württemberg Eyaleti İçişleri Bakanı Strobel, Alman istihbarat birimlerinin, aşı zorunluluğu ile toplumun bir kesiminin daha da radikalleşeceği analizini yaptığını belirtti. Funke Medya Grubu'na konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Stobel, söz konusu grubun "ülkede güçlenen bir diktatörlük" olduğuna inandığını ve buna karşı direnç göstermek zorunda olduğu iddiasıyla hareket ettiğini belirtti.
Korona pandemisi üzerine alınan tedbirlere karşı oluşan "Querdenker" hareketi Strobel’in İçişleri Bakanı olduğu Baden-Württemberg eyaletinde, geçtiğimiz aylarda düzenli ve büyük gösteriler yapmış ve istihbarat kurumları özel bir başlık altında söz konusu grubu üzerine incelemeye başlamıştı.
Querdenker hareketinin gösterilerinde sadece hükümet ve Merkel karşıtı değil, sıklıkla Yahudi karşıtı ve antisemitik sloganlar atıldığı da görülüyor. Pandemideki gidişat ve istihbarat birimlerinin incelemeleri üzerine destek kaybeden hareket yerel bazda da farklı mevcut gruplarla birlikte hareket ediyor.
Almanya Polis Sendikası Başkanı Oliver Malchow da mevcut grupların radikalleşmesine karşı uyardı ve özellikle de aşılanmamışların sert tedbirlere direnç gösterebileceğini ve hatta şiddete başvurabileceğini belirtti. Malchow, korona karşıtı grupların başından beri virüse karşı değil devlete karşı savaştığını savunuyor ve söz konusu gruplardaki sert çekirdek kısmın daha da radikalleşmesinin muhtemel olduğunu belirtiyor.
Reuters,AFP,epd / ETO,ET
© Deutsche Welle Türkçe