1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Almanya’da 1 Mayıs'a Başbakan Scholz da katılıyor

30 Nisan 2022

Pandeminin damgasını vurduğu iki yılın ardından Almanya’da 1 Mayıs İşçi Bayramı çok sayıda kentte meydanlarda kutlanacak. Düsseldorf’taki 1 Mayıs mitingine Başbakan Scholz da katılıp bir konuşma yapacak.

Fotoğraf: Christoph Soeder/dpa/picture alliance

Koronavirüs pandemisinin damgasını vurduğu Almanya’da 1 Mayıs bu sene çok sayıda kentte düzenlenen gösteri ve yürüyüşlerle meydanlarda kutlanacak. Almanya’daki sekiz büyük sendikanın çatısı altında toplandığı Almanya Sendikalar Birliği’nin (DGB) Düsseldorf'ta düzenlediği merkezi etkinliğe Almanya Başbakanı Sosyal Demokrat Partili (SPD) Olaf Scholz da katılacak. Öğlen saatlerinde mitingde bir konuşma da yapacak olan Scholz’un katılmasıyla yıllar sonra yeniden bir federal başbakan 1 Mayıs İşçi ve Emekçi Bayramına teşrif etmiş olacak.

Sendikalara yakınlığıyla bilinen Sosyal Demokrat Parti (SPD), Yeşiller ve Hür Demokrat Parti (FDP) ile kurduğu hükümette iklim korumaya ağırlık veren bir prrogram öngörüyor. Sendikalar ise dönüşümü işçilerle birlikte hayata geçirmeye davet ediyor. Alman Sendikalar Birliği, bu yıl "Haydi 1 Mayıs’a- Geleceği birlikte biçimlendirelim" sloganıyla gösterilere katılmaya çağırıyor. Böylece iklim korumanın işçilerin talepleriyle çelişmediğine, aksine ancak çalışanlarla sağlanabileceğine vurgu yapılması hedefleniyor.

Sosyal Demokrat Parti'li Başbakan Olaf Scholz geçen yıl da maliye bakanı olarak 1 Mayıs'a katılıp konuşma yapmıştı. Fotoğraf: Jörg Carstensen/dpa/picture alliance

İşçiler enflasyon nedeniyle endişeli

Almanya’da koronavirüs pandemisinin damgasını vurduğu iki yıl zarfında milyonlarca işçi kısa çalışma modeline geçmek zorunda kalmış, işini kaybetmediyse de gelir kaybına uğramıştı. İlaveten çoğu sektörde ekonomik kriz bahane gösterilmiş, işçiler sıfır veya düşük zamla toplu sözleşmeleri atlatmış, umudunu pandeminin sona ermesine bağlamıştı. Bu durum geçen yıl tedarik zincirindeki sıkıntılar ile enerji ve hammadde fiyatlarındaki zamla alım gücünü düşürmüştü. Şimdi de Ukrayna savaşı nedeniyle işçiler yaşanan rekor enflasyona rağmen zam talebiyle ve işini kaybetme korkusuyla sokağa çıkacak.

IG-Metall Sendikası Genel Başkanı Jörg Hofmann, rekor fiyat artışları nedeniyle bu yıl için yüksek zam talebinin 1 Mayıs gösterilerine damgasını vuracağını söylüyor. Rheinische Post gazetesine konuşan Hofmann, "Enflasyonu dengeleyici ve işçilerin üretimdeki kazançtan pay sahibi olması ve adil dağılım, önümüzdeki toplu sözleşme hedeflerimizin başında yer alıyor" diye vurguladı.

Sendika, Kuzeybatı ve Doğu Almanya’da çalışan 76 bin çelik sektörü işçisi için yüzde 8,2 oranında talep edilen zammın, sendikalar olarak 2022’deki taleplerinin ibresini de göstermiş olduğunu vurguladı.

Çelik işverenleri ise geçen yılın iki katından fazla olan zam talebini, artan rekor hammadde ve enerji fiyatları gerekçesiyle reddediyor. Uzlaşma sağlanamaması halinde Haziran ayında ilk uyarı grevlerinin başlaması kaçınılmaz gözüküyor, nitekim Almanya'da Nisan ayında enflasyon yüzde 7,4 ile son 41 yılın rekor seviyesine yükseldi. Dolayısıyla da işçiler bu sene yapılacak toplu sözleşmelerde enflasyonun altında kalacak her talebi reddedeceğini duyuruyor.

Korona ve Ukrayna savaşı- Güzel yıllar geride kaldı

İşverenler Birliği Başkanı Rainer Dulger ise sendikaları taleplerinde ölçülü olmaya davet etti. İşveren birlikleri ve bazı ekonomistler, işçi maaşlarına zammın fiyatlarda da artışa sürükleyeceğini savunuyor.

Ekonomi ve Sosyal Bilimler Enstitüsü eski başkanı Reinhard Bispinck ise, işletmelerin kazançlarındaki rekor artış karşısında nedense benzer bir endişe duymadıklarına işaret edip, işçilerin, taleplerinde geri durmaları yönündeki açıklamaları eleştiriyor.

Sendiklar ise pandeminin olumsuz etkilediği küresel tedarik zincirinin, Ukrayna savaşı ve Rusya’nın olası gaz kesintisine gitmesiyle ekonomik durum daha da çıkmaza girmeden taleplerini kabul ettirmek için bastırıyor. Bir yandan emekçilerin dizginlenemeyen enflasyon karşısında ücretlerinin artmasını talep ederken, öte yandan tedarik sıkıntısı ve rekor enerji fiyatları ve Ukrayna savaşının da etkisiyle işletmelerin iflasa sürüklenmesi ve özellikle küçük ve orta ölçekli işletmelerde iflas ve istihdamda kayıplar yaşanmasından da endişe ediliyor. 

DW,dpa/ETO,SSB

Sonraki bölüme git Bu konuda daha fazla içerik

Bu konuda daha fazla içerik

Daha fazla içerik göster