Almanya'da İslamcı propaganda davası
12 Nisan 2011Almanya’nın Münih kentinde, aralarında Emin T. adlı bir Türk vatandaşıyla Türk kökenli Alman vatandaşı Harun Can A.’nın da bulunduğu 8 kişi hakkında El Kaide ve Ensar El İslam örgütlerini destekledikleri suçlamasıyla açılan davanın görülmesine başlandı. Zanlılar ağırlıklı olarak, “Global İslamcı Medya Cephesi” (GIMF) adlı örgüt üzerinden İslamcılık propagandası yapmak suçundan yargılanıyor.
Kanlı videolarla propaganda suçlaması
Federal Savcı Michael Bruns’un 76 sayfalık iddianameyi okuması neredeyse iki saat sürdü. İddianamede, aralarında genç bir kadının da bulunduğu zanlıların internete yükledikleri, tercüme ettikleri ve kısmen de yorumlarını ekledikleri 1000’i aşkın video klip ve tehdit videosu sıralanıyor. Davada, bazıları reşit olmayan, bazıları ise yetişkin, bir grup gencin, internet üzerinden İslamcı propaganda yapmak üzere bir örgüt oluşturmakla suçlandığını belirten Bruns, “Global İslamcı Medya Cephesi” adlı örgütün Almanya ayağı üzerinden internete Irak Savaşı ile ilgili haberler, Afganistan’daki çatışmalar hakkında videolar yüklendiğini, ve bunların Amerikan tanklarının havaya uçurulmasından kelle uçurularak yapılan infaz görüntülerine kadar birçok kanlı videolar olduğunu söylüyor.
Münih'te davanın görüldüğü mahkeme salonuna dev projektörler yerleştirilmiş olmasından, baş hâkim Manfred Götzl’in söz konusu video kliplerden bazılarını duruşmalarda seyrettirmeye hazırlandığı anlaşılıyor.
Davanın emsal oluşturması isteniyor
Yedisi Alman vatandaşı olan zanlıların yaşları 18 ile 30 arasında değişiyor. Suçların işlendiği tarihte en genç sanık 15 yaşındaydı.15 meslektaşı ile birlikte savunma yapmaya hazırlanan avukat Nicole Lehmbruck, bu durumun mahkeme tarafından göz ardı edilmeyeceği kanaatinde. Lehmbruck, "Kanımca Federal Savcılık , bu tür internet suçlarına müsamaha edilmeyeceğini göstermek için bir emsal oluşturmak amacında. Gayet açık bir şekilde, gençlerin de internete yüklenen içeriklerden sorumlu oldukları göstermek isteniyor. Davanın nasıl ilerleyeceğini göreceğiz. Böyle davalar hep kendine has bir dinamizm geliştirir” şeklinde konuşuyor.
Gözlemciler, itirafta bulunan dört zanlının dosyalarının ayrılıp, hızlı bir şekilde karara bağlanabileceğini söylüyorlar.
Propaganda uluslararası terörizmin temellerinden
Federal Savcı Michael Bruns, dava süresince bu çeşit propagandanın uluslararası terörizmin temellerinden biri olduğunun ve kısa bir süre önce Frankfurt Havalimanı’nda düzenlenen saldırıda olduğu gibi şiddet olaylarına teşvik ettiğinin gösterilmesinin amaçlandığını söylüyor ve davaya iki ayrı açıdan baktıklarını kaydediyor. Bruns "Öncelikle bir kısmı kimlik arayışında yanlış yola sapmış olan genç zanlılar var sanık sandalyesinde. Ama diğer yandan internet üzerinden yapılan İslamcı propaganda, Cihatçılığın, uluslararası terörizmin en tehlikeli araçlarından biri olduğu için, bu davanın bir dönüm noktası olduğunu da düşünüyoruz” diyor.
En yüksek ceza beklenmiyor
Sekiz zanlı da tutuksuz yargılanıyor. Bu da, hiçbir zanlının terör örgütüne destek suçu için yasaların öngördüğü en yüksek ceza olan 15 yıl hapse çarptırılmayacağının işareti olduğu şeklinde değerlendiriliyor. Davanın 19 Mayıs tarihine kadar 18 celsede tamamlanması planlanıyor.
© Deutsche Welle Türkçe
Oliver Bendixen / Çeviri: Aydın Üstünel
Editör: Ahmet Günaltay