1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Yalnızlar ülkesi Almanya

Volker Witting
31 Mayıs 2025

Yeni bir araştırmaya göre Almanya’da yalnızlık artıyor. Gençler ve yaşlılar en kırılgan gruplar arasında. Yalnızlığın etkileri sağlıkla sınırlı kalmıyor; uzmanlara göre demokrasi de risk altında.

Fotoğrafta yalnız bir genç kız görülüyor
Almanya’da halkın yaklaşık yüzde 60’ı kendisini yalnız hissediyorFotoğraf: Vyacheslav Chistyakov/Imago

Kocaman dünyada kendini yapayalnız hissetmek, anlaşılmamak, içine kapanmak, izole olmak, boşlukta kalmak, işe yaramaz duygusuna kapılmak... Üstelik sadece geçici üzüntü ve depresyon durumlarında değil, sürekli olarak bu ruh halinde olmak.

Almanya’da halkın yaklaşık yüzde 60’ı bu duyguları hissediyor. Geçmiş yıllarda sağlık sigorta şirketi Techniker Krankenkasse'nin "Yalnızlık Raporu” gibi çeşitli araştırmalar, toplumsal yalnızlık konusunda endişece verici rakamlar ortaya koymuştu. 

Bertelsmann Vakfı’nın konuyla ilgili son araştırması ise alarm zillerinin daha da güçlü çalmasına neden oldu. Buna göre, sosyal yalnızlık ve izolasyondan en çok gençler etkileniyor. Üstelik bu durum, sadece kişisel ve toplumsal sağlık için değil, demokrasi için de bir risk teşkil ediyor.

Gençler giderek yalnızlaşıyor

Bertelsmann Vakfı adına Verian araştırma şirketi tarafından yapılan "Genç, Yalnız ve Katılımcı mı?" başlıklı çalışmada, yaşları 16 ile 30 aralığında olan toplam 2 bin 532 kişiyle görüşüldü. Katılımcıların yüzde 10’u kendini yoğun biçimde, yüzde 35’i ise orta düzeyde yalnız hissettiğini belirtti.

Özellikle işsiz, düşük eğitim seviyesine sahip gençler, genç kadınlar ve göçmen kökenliler bu durumdan daha fazla etkileniyor.

Yalnızlık siyasetten uzaklaştırıyor

Bu sonuçlar siyaset açısından alarm verici. Çünkü araştırma, yalnız olan gençlerin siyasete güveninin düşük olduğunu da gösteriyor. Yoğun biçimde yalnızlık hisseden gençlerin yüzde 76’sı, siyasetin genç neslin endişelerini ciddiye almadığını düşünüyor.

Yalnız olmayan gençlerde ise bu oran yüzde 61 düzeyinde. Ayrıca yalnız gençlerin yüzde 60’ı, kendilerinin siyasal ve toplumsal değişimi tetikleyemeyeceğine inanıyor.

Bu tablo, Federal Aile Bakanı Karin Prien’i de endişelendiriyor. DW’ye verdiği demeçte Prien, şu değerlendirmei yaptı: "Bu aynı zamanda demokrasiden memnuniyet meselesi. Yalnız olan gençler demokrasiye de daha az güven duyuyor, uç görüşlere daha açık hale geliyor."

Almanya Aile Bakanı Karin PrienFotoğraf: DW

Yalnızlık demokrasiyi tehdit edebilir

Bertelsmann Vakfı'nın çalışmasında da yalnız ve izole durumdaki gençlerin, uzun vadede siyasi süreçlerden tamamen uzaklaşabileceğine, bununun da orta ve uzun vadede demokrasi için bir tehdit unsuru olabileceğine dikkat çekiyor.

Aile Bakanı Prien ve federal hükümet, toplumda giderek artan yalnızlığa ve bunun toplumsal etkilerine dikkat çekmek amacıyla üçüncü kez "Ulusal Yalnızlıkla Mücadele Haftası” düzenliyor.

Prien, bu hafta kapsamında düzenlenen etkinliklerin açılış konuşmasında, "Toplumsal birlikteliği güçlendirmek için birlikte hareket edecek bir ittifak kurmak istiyoruz," dedi. Ayrıca sürdürülebilir bir "yalnızlıkla mücadele stratejisi” geliştirmeyi hedeflediklerini belirtti.

2024 Techniker Krankenkasse Yalnızlık Raporu’na göre, yaşlılar da yalnızlıktan mustarip. Buna göre 60 yaş üstü bireylerin yaklaşık yüzde 52’si sık sık, bazen ya da nadiren yalnızlık hissi yaşıyor.

Yalnızlık hasta edebilir

Bakan Prien, çok önemli bir konuya daha değindi: "Yalnızlık hasta edebilir. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, yalnız bireylerin erken ölüm riski obezite, hava kirliliği ya da sigara kadar yüksek, hatta zaman zaman daha da fazla."

Sigorta şirketinin raporuna göre, yalnızlık; stres, yorgunluk, uyku bozuklukları, anksiyete, depresyon ve hatta erken bunama gibi sağlık sorunlarına yol açabiliyor.
Bertelsmann çalışmasının yazarları, gençlerin siyasi süreçlere daha fazla ve hedefli şekilde dahil edilmesini öneriyor. Ücretsiz sosyal etkinlikler, mahalle buluşma merkezleri, gençlik merkezleri, daha fazla spor alanı gibi çözümler de siyasi katılımı artırmaya yönelik öneriler arasında.

İngeltere'de yalnızlığa karşı "sosyal reçete" uygulaması devreye sokulduFotoğraf: Eibner-Pressefoto/picture alliance

Yalnızlıkla mücadelede İngiltere örneği

Almanya'ya bu konuda model olabilecek ülkelerden biri olarak İngiltere gösteriliyor. 2018’den bu yana yalnızlıkla ilgili özel bir müsteşarlık ihdas edildi. Yalnızlıkla mücadele stratejisinin merkezinde, "sosyal reçete" adı verilen yöntem yer alıyor: Hekimler ya da terapistler, yürüyüş grupları ya da yemek kursları gibi sosyal etkinlikleri reçeteye yazabiliyor. Yapılan çeşitli araştırmalar, bu uygulamanın etkili olduğunu gösteriyor.

Ayrıca İngiltere’de gençlere yönelik dijital topluluklar oluşturuluyor. Bu sayede, pozitif ve destekleyici bir çevrede sosyal temasların artması hedefleniyor. 2024’ten itibaren hükümet, gençlere ulaşmak için sosyal medya fenomenlerini de kullanmaya başladı. Amaç, gençleri yalnızlıktan çıkarmak ve siyasete katılımlarını teşvik etmek.

Birbirini önemseyen bir toplum

Federal Alman Aile Bakanı Prien, DW’ye verdiği demeçte, "Bence yaşlılar gençler için ne yapabileceklerini daha çok düşünmeli. Gençler de yaşlılar için. Böylece yeniden birbirini önemseyen bir toplum olabiliriz" dedi.

Berlinli bir genç kız ise yalnızlığa karşı kişisel çözümünü şöyle özetliyor: "Sizi seven birini bulun!"

DW Türkçe'ye engelsiz nasıl ulaşabilirim?

Sonraki bölüme git Bu konuda daha fazla içerik