TÜR 2109 Alanus Hochschule
21 Eylül 20101969 yılında kurulan Alanus Toplum ve Sanat Yüksekokulu'nun yeni yapılan ikinci kampüsü modern renk ve tasarımların etkisini taşıyor. Bonn yakınlarında Alfter kasabası kenarında kurulu kampüsteki tahtadan yapılmış zarif tasarımlı binalar, aynı zamanda çevreci imar tarzına da örnek teşkil ediyor.
Kampüsteki bu imar tarzının ayrıntılarını, rektör Marcelo da Veiga şöyle özetliyor: "Kampüste tamamen çevreci bir yalıtım ve ısıtma söz konusu. Yani yazın klima kullanmadan yeraltı sularıyla soğutma sağlayabiliyoruz. Duvarlarda, pompalanan suyun dolaştığı bir boru tesisatı bulunuyor. Bu da duvarları soğutuyor ve jenaratörlerin çalışmasına gerek kalmıyor. Aynı şekilde kışın yeraltı suları çevreye göre daha sıcak olduğundan boru tesisatı, bu kez de odaların ısınmasını sağlıyor. Bütün dileğimiz kampüsün inşaatında mümkün olduğunca çevreci teknolojilerin kullanılmasıydı.''
Üniversiteye talep artıyor
Almanya'nın çevreci yüksekokulun kampüsünde ekolojik elektrik ve yenilenebillir ısıtma sistemleri kullanılıyor, yemekhanede ise organik yemekler çıkıyor. Aynı zamanda eğitim bilimleri profesörü de olan rektör da Veiga, öğrencilerin çevre bilincincini geliştirmeleri ve bu konuda bir süreklik yakalamalarını amaçladıklarını belirtiyor.
Okulun bu çevreci yaklaşımı başvuru sayılarını da ciddi olarak etkilemiş. Aylık 700 euroluk öğrenci harcına rağmen, bir önceki yıla göre başvuranların sayısı yüzde 50 oranında artış göstermiş.
Çevre bilinci ön planda
Okula kayıtlı 600 öğrenciden biri olan Clara, işletme bölümünde okuyor. Ancak aynı zamanda ''Kültür ve Romantizm'' ya da ''Felsefeye Giriş'' gibi seminerlere de katılıyor. Bu üniversiteden mezun olan her öğrenci kendi alanı dışında da etkin oluyor.
Yüksekokulda, öğrencilerin fantezilerini geniş tutmasına ve geliştirmesine çok önem veriyor. O nedenle öğrencilerin çoğu bilimsel alanda uzmanlaşsalar da ya tiyatroda oynuyor ya müzikle uğraşıyor ya da resim veya heykel yapıyor.
Okulun çevreci tutumu derslerde de ön plana çıkıyor. Clara, Alanus kampüsünde işletme eğitiminin aynı zamanda ''ekonomide yeni düşünceler'' anlamına geldiğini belirtiyor. Clara, çevreci yatırımları olan işletmelerin sürekliliği yakalamak için özel bir bölüme sahip olmaları gerektiğini düşünüyor.
Ancak piyasada bu fikrin henüz hak ettiği değeri göremediğini kaydeden Clara, "Ancak bütün işletme içinde böyle bir bölüme yeterince değer verilmiyor. Çevreye karşı işlenen ayıplar belki aza indirgeniyor ama, bunun sürekliliğini veya şirketlerin mali birimlerinin yeni yatırımlarını ekolojik anlamda tasarlaması konusunu kimse düşünmüyor. Oysa bu, bizim burada öğrendiğimiz küçük bir örnek sadece ama çok önemli bir konu. Biz bu üniversitede her şeyden önce anlamlara ilişkin soru yöneltmeyi öğreniyoruz'' diyor.
Geleceğin çevreci işletmecileri
Alanus Yüksekokulu'nda mimarlık profesesörü Swen Geiss, mezunların çoğunun kesinilikle sosyal veya ekolojik yatırımlar içinde yer almak istediğini söylüyor. Profesör Geiss, "Öğrenciler sadece bina veya fiziki yapı tasarımları üretmiyorlar, aynı zamanda bunu nasıl en çevreci şekilde tasarlarım diye çabalıyorlar'' diyor.
Almanya'nın en çevreci yüksek eğitim kurumu, çevre bilinci yüksek işletmeciler, araştırmacılar ve sanatçılar yetiştiriyor.
© Deutsche Welle Türkçe
Matilda Jordanova-Duda / Çeviri: Başak Demir
Editör: Çelik Akpınar