Seçim yarışının son dönemecine girilirken, seçim aritmetiğini etkileyeceği belirtilen göçmen kökenli seçmenler ve siyasetçiler de masaya yatırılan konular arasında. Türk-Alman Sanayi ve Ticaret Odası (TD-IHK) da Berlin’de Türk ve Alman gazetecilerle düzenlediği yuvarlak masa toplantısında, siyasete ilgisizliğin nedenlerini ele aldı ve “Türk kökenlilerin seçimlere katılımı nasıl teşvik edilebilir?”sorusuna cevap aradı. Toplantıya ayrıca Sosyal Demokrat Parti (SPD) Genel Başkan Vekili ve Federal Meclis Grubu Uyum Sorumlusu Aydan Özoğuz ile Hrıstiyan Demokrat Birlik (CDU) Kuzey Ren Vestfalya Eyalet Yönetim Kurulu Üyesi ve partinin ilk Türk kökenli Federal milletvekili adayı Cemile Giousouf da katıldı.

Sosyal Demokrat Parti Genel Başkan Vekili ve partisinin Federal Meclis Grubu Uyum Sorumlusu Aydan Özoğuz, 2013 seçimlerinin galibini küçük bir oy farkının belirleyebileceğine işaret ederek, bunun gerekli değişiklikler için siyasete baskı yapmak adına büyük bir fırsat olduğunu dile getiriyor. Özoğuz, bu nedenle Türk kökenli seçmenlerin mutlaka seçime katılmaları gerektiğini söylüyor:”Gerçekten siyasete biraz ilgi gösterirlerse ve bundan sonra da seçimlere katılırlarsa tabii yasalar da ona göre değişecektir. Göçmenleri ilgilendiren konularda eğitim ya da vatandaşlık konularında değişiklik isteyenler mutlaka seçime iştirak etmelidir.”

Partilerin çifte vatandaşlık açmazı

SPD Genel Başkan Vekili Özgoğuz ayrıca, çifte vatandaşlık konusunda partisine yöneltilen eleştirilere de değinerek, geçmişte Eyalet Temsilciler Meclisi'nde yeterli çoğunluğa sahip olmadıkları için çifte vatandaşlığın Muhafazakâr ve Liberaller tarafından bloke edildiğini kaydediyor. Özoğuz, bu bağlamda Hür Demokratların seçim öncesi çifte vatandaşlıktan yana tavır almasını da gerçekçi bulmadıklarını ifade ediyor:“CDU ile kim koalisyon yaparsa çifte vatandaşlığı hayata geçiremeyecektir. Bu nedenle bir hükümet değişikliğine ihtiyaç var. SPD ve Yeşiller koalisyonu bunu değiştirebilir. Çünkü bildiğiniz gibi konunun ikinci büyük parlamentomuzda da oylanması gerekiyor. Şu anda bu parlamentoda Sosyal Demokrat ve Yeşiller çoğunluğu var, yani federal parlamentoda da olduğumuz takdirde çifte vatandaşlığı geçirebileceğiz. Bunu bilmek çok önemli. Nihayet 2013’te bu konuya bir nokta koyma şansı yakalayabileceğiz. Bu da şu anlama geliyor, mutlaka seçimlere katılmak lazım.”

Hıristiyan Demokrat Birlik Kuzey Ren Vestfalya Eyalet Yönetim Kurulu Üyesi ve CDU'nun ilk Türk kökenli Federal milletvekili adayı Cemile Giousouf ise çifte vatandaşlığın seçim malzemesi yapılamayacak kadar hassas bir konu olduğunu belirtiyor. Giousuf ayrıca CDU’ da çifte vatandaşlığa karşı tek bir blok olmadığını, farklı görüşlerin bulunduğunu ve baskının da çifte vatandaşlıktan yana olduğunu dile getiriyor:“Çifte vatandaşlık bizim partide çok tartışılan, önemli bir konu. Armin Laschet gibi siyasetçiler çifte vatandaşlığın CDU tarafından da desteklenmesini istediler. Ancak bunun seçim kampanyalarında malzeme olarak kullanılmayacağının da altını çizdiler. Seçimlerden sonra çifte vatandaşlığı büyük bir ciddiyet ve titizlikle işleyeceğiz ve umarım o vakit geldiğinde bu konuda benim de büyük bir katkım olur.”

Hıristiyan Demokratlar arasından Müslüman bir aday

Türk kökenli seçmenlerin seçime katılmalarının Alman siyaseti için önemli ve belirleyici olduğunu söyleyen Cemile Giousouf, Türklerin yavaş yavaş CDU'ya yakınlaştığını savunuyor. Bunu CDU'nun uyum politikaları, Müslümanlar için din eğitimi ve aile konusunda gösterdiği çabaya bağlayan Giousouf, yine de Türkler arasında Hıristiyan Demokratlar konusunda bazı tereddütlerin olduğunu inkâr etmiyor. Genç siyasetçi, söz konusu tereddütleri yıkmak için ise adaylığının iyi bir örnek teşkil ettiğini söylüyor:: “CDU sadece Hıristiyanlara değil bütün dinlere açık bir parti. Ama şu da bir gerçek bugüne kadar çok fazla açılımcı ve kapsayıcı bir politika da yapmamıştır. Bu yüzden Türkler, “CDU gibi bir parti nasıl senin gibi Müslüman bir aday çıkartabildi” diyorlar. Ama ben hakikatten çok pozitif karşılandım. Rakibim olmasına karşın, bölgemdeki CDU üyeleri beni aday olarak gösterdiler. Kısacası CDU'da çok şeylerin değiştiğini görüyoruz. Umarım daha çok Türk kökenli vatandaşımız partiye üye olur ve bu değişimi bir adim daha ileriye götürürüz.”

Türk kökenli siyasetçiler birbirlerine destek ağı kurdu

SPD Genel Başkan Vekili ve SPD Federal Meclis Grubu Uyum Sorumlusu Aydan Özoğuz, Alman siyasetinde efektif olmak için sadece Türk seçmenlerin değil Türk kökenli siyasetçilerin de dayanışma içinde olmaları gerektiğine dikkat çekiyor. Özoğuz, bu nedenle Almanya'daki Türk kökenli siyasetçileri içine alan bir ağın kurulmasına öncülük ettiğini şöyle anlatıyor. “Henüz az kişi olduğumuz için birbirimize destek verelim istedik. Zaten bazı konuları hepimiz destekliyoruz, bazı adımları hep birlikte atmak istiyoruz. Her ne kadar siyasi kavgalarımız da olsa, bunlar aramızda çok tatlı ve olumlu geçiyor. Birbirimize belli bir dayanışma içinde Almanya'daki tüm parlamentolarda sayımızı artırmayı hedefliyoruz.”

© Deutsche Welle Türkçe

Haber: Özlem Coşkun / Berlin

Editör: Murat Çelikkafa