Ukrayna'ya silah sevkiyatını reddeden Alman hükümetinin Ukrayna krizinin  diplomatik yollardan çözümü için girişimleri hız kazandı. Almanya Başbakanı Olaf Scholz ABD Başkanı Joe Biden ile buluşmak üzere ABD'ye giderken, Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock ise son üç haftada ikinci kez olmak üzere Ukrayna'nın başkenti Kiev'e gitti.

Baerbock'tan Rusya'ya gözdağı: Yaptırım uygularız

Kiev ziyaretinde Almanya'nın Ukrayna'nın yanında olduğu mesajı veren Dışişleri Bakanı Baerbock, "Yeni bir gerginliğin oluşmaması için elimizden geleni yapacağız" dedi. "Şu anda Avrupa barışı kadar tehdit altında olan başka hiçbir şey yok" diyen Baerbock, "Bu tehlikeli durumda en büyük gücümüz birliğimiz" diye konuştu.

Rusya'nın Ukrayna'yı işgal etmesi durumunda "ağır yaptırımlarla" karşı karşıya kalacağını söyleyen Alman Dışişleri Bakanı, büyük ekonomik maliyetine karşın yaptırımlara başvurmaktan çekinilmeyeceğinin altını çizdi. Ukraynalı mevkidaşı Dmitro Kuleba ile düzenlediği basın toplantısında konuşan Baerbock, Rusya ile ekonomik açıdan en sıkı bağlara sahip Avrupa ülkesi olan Almanya'nın Rusya'ya yönelik olası yaptırımların sonuçlarına katlanmaya hazır olduğunu vurguladı. "Ukrayna'nın yanındayız" diyen Baerbock, Alman hükümetinin Ukrayna'ya silah sevkiyatı konusundaki tutumuna ilişkin ise herhangi bir açıklamada bulunmadı.

Ukrayna Dışişleri Bakanı Kuleba ise diplomatik mesajlar verdi. Kuleba, "Bugün irtibat noktaları bulduk; Alman hükümetinin kararını bekliyoruz" dedi. Alman medyasına Ukrayna hükümetinin Almanya'dan silah istediği ve istenilen silahların yer aldığı bir listeyi Berlin'e gönderdiği yansımıştı. Ancak Sosyal Demokrat Parti (SPD) liderliğindeki Alman hükümeti şu ana kadar Ukrayna'ya silah sevkiyatını reddeden bir tutum benimsedi.

Scholz: Birlik içinde hareket ediyoruz

Alman hükümetinin bu tutumu transatlantik müttefiki ABD'de de eleştirilere yol açıyor. Almanya'nın Rusya'ya yeterince baskı yapmadığı tartışmalarının gölgesinde ABD'ye giden Almanya Başbakanı Olaf Scholz, ABD Başkanı Joe Biden ile görüşmesi öncesinde birlik mesajı verdi. Scholz, "Biz yakın müttefikleriz, güncel krizle mücadele konusunda da birbirimizle koordineli ve birlik içinde hareket ediyoruz" dedi. Rusya'nın Ukrayna'ya olası müdahalesinin "çok yüksek bir bedeli" olacağını ifade eden Scholz, Washington Post gazetesine yaptığı açıklamada da suçlamaları geri çevirerek, "Ukrayna'nın en güçlü ekonomik destekçisiyiz" ifadelerini kullandı.

Macron'dan arabuluculuk girişimi

Öte yandan Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron da Rusya ile Ukrayna ve Batılı ülkeler arasındaki gerginliğin yatıştırılması amacıyla görüşmelerde bulunmak üzere Rusya'ya gitti. 

Başkent Moskova'da Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüşen Macron, Avrupa ve Rusya'dan gerginlikleri yatıştırmak için "anlamlı bir tepki" beklediğini söyledi. Macron, söz konusu olanın güven ve istikrar inşasının yanı sıra Avrupa'da bir savaşın önlenmesi olduğunu belirtti. 

Rusya Devlet Başkanı Putin ise Rusya'nın Fransa'nın Avrupa'nın güvenliği konusundaki kaygılarını paylaştığını ifade etti. Macron, Salı günü Ukrayna'da da bir dizi görüşme yapacak. 

ABD istihbaratına göre sınırda 110 bin Rus askeri var

ABD istihbarat birimleri Rusya'nın Ukrayna'yı olası işgali için gerekli birliklerin yüzde 70'ini sınırda konuşlandırdığını açıkladı. ABD istihbarat teşkilatlarının açıklamasına göre Rusya 110 bin askeri Ukrayna sınırına gönderdi. Amerikalı yetkililer Rusya-Ukrayna sınırında asker konuşlandırmanın bu hızla gitmesi halinde Şubat ortasına kadar 150 bin Rus askerinin işgal için hazır edilebileceğini kaydediyor. Rus hükümeti ise Batılı ülkelerin Rusya'nın Ukrayna'yı işgale hazırlandığı suçlamalarını geri çeviriyor.

dpa,AFP/BÖ,EC

© Deutsche Welle Türkçe