1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Ankara'da çözüm satrancı

4 Haziran 2014

Türkiye’de, çocuklarının PKK tarafından kaçırıldığını söyleyerek eylem yapan anneler nedeniyle hükümet ile BDP-HDP arasında gerilim yaşanırken, ‘çözüm süreci’nin nasıl ilerleyeceği gündemin ilk sırasına oturdu.

Fotoğraf: Reuters

Diyarbakır, Bingöl ve Muş'ta eylem yapan PKK'ya karşı operasyonlar başlasa da, Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) cuma günü Diyarbakır'da ‘çözüm süreci çalıştayı' düzenliyor. Uzmanlar hükümet ile PKK arasında neler yaşandığını, ‘çözüm süreci'nin geleceğini Deutsche Welle'ye değerlendirdi.

AKP'nin cuma günü düzenleyeceği çalıştaya katılacak olan Gazi Üniversitesi'nden Siyaset Bilimci Hüseyin Yayman, aynı zamanda kamuoyunda ‘Akil İnsanlar Heyeti' olarak bilinen ve çözüm sürecinin halka iyi anlatılması için hükümet tarafından oluşturulan grubun da içinde yer alıyor. Yayman, “PKK'lıların çocuk kaçırması” olayının ‘çözüm sürecinin yeniden gündeme gelmesi' açısından çok önemli olduğunu düşünüyor. “PKK, Öcalan'ın çağrısıyla muhtemelen çocukları ailelerine geri verecek” diyen Yayman, Türk siyasetinde ‘gerilim' algısı yaratan olayın aslında şöyle anlaşılması gerektiğini belirtiyor:

“Normalleşme işareti”

Fotoğraf: SAFIN HAMED/AFP/Getty Images

“Bu mesele siyasi değil, insanidir. Çocukların dağa gitmesinden çok, ailelerin o çocukları geri istemesi çok önemlidir. Bu, PKK'nın tarihinde de ilk defa yaşanan bir olay. Simgesel anlamı çok önemlidir bu olayın. PKK, son bir buçuk yıldır eylemsizlik içindedir. Yaşananlar, bir buçuk yıllık eylemsizliğin getirdiği normalleşmenin bir işaretidir. Türkiye; gerçek gündemine dönmüş ve barış sürecini konuşmaya başlamıştır.”

AKP'nin cuma günü Diyarbakır'da düzenleyeceği çalıştayda toplumun tüm kesiminden katılımcıların olacağına dikkat çeken Yayman, “Çalıştayı devlet değil, AKP düzenliyor ve toplumsal çeşitlilik hedefleniyor. Bu çalıştayla birlikte barış süreci yeni bir aşamaya geçecek, süreç hızlanacaktır” diyor.

“Kimse zehirleyemez”

AKP Sözcüsü Hüseyin Çelik de, barış süreci kapsamında son yaşananlarla ilgili Deutsche Welle'ye değerlendirmelerde bulunurken, “Son dönemde yaşananlar hükümetin barış sürecini bölge halkının lehine, PKK'nın da kendi lehine dönüştürmek istediğini ortaya koymuştur. Bu tür çabalar olacak ancak BDP'ye ‘kimsenin bu süreci zehirleyemeyeceği' mesajı verilmiştir. Herkes üzerine düşeni yapmak durumundadır” dedi.

“Karmaşık hava”

Fotoğraf: DW/A. Hamdy

“Akil adamlar heyeti”nde yer alan bir diğer isim Prof. Mithat Sancar da, Diyarbakır çalıştayına katılacak isimlerden. Sancar, barış süreciyle ilgili ‘çelişkili ve karmaşık bir hava'nın olduğunu söylerken, “Kimse ne olacağını bilmiyor ama bir hareketlenme var. Yeni adımların gündemde olduğunu seziyoruz” diyor.

Başbakan Erdoğan'ın ‘sert çıkışları' ile PKK'nın eylemlerinin barış süreciyle ilgili havayı dalgalandırdığını ancak tüm bu dalgalanmanın “yeni gelişmeler öncesi bir çeşit sancı” olarak algılanması gerektiğini belirten Sancar, Diyarbakır çalıştayının ardından barış süreciyle ilgili yeni gelişmeler yaşanacağına dikkat çekiyor.

“Süreç patlak verdi”

Ankara Üniversitesi'nden Prof. Baskın Oran da, “Akil adamlar heyeti”nde yer almıştı. Ancak o, süreçle ilgili yöntemlerde hatalar yapıldığına ilişkin açıklamalarıyla gündeme gelmişti. “Ateşkes başlar başlamaz Kürt meselesinde reformların başlaması gerekiyordu” diyen Baskın Oran, “Biz bunu hep söyledik ama bizi dinlemediler. Aksi durumda kan döküleceği uyarısında bulunduk, bize sert çıktılar. Şimdi sürecin patlak verdiğini görüyoruz. PKK'nın eylemlerini başlatması, Doğu'dan çatışma haberlerinin gelmesi bunun işaretidir” değerlendirmesini yapıyor.

Hükümetin kalekol inşaatlarını sürdürerek Kürtleri sıkıştırdığını ve onları ‘başkaldıramaz' hale getirmeye çalıştığını öne süren Oran, “Siz, kime böyle davranırsanız, onlar da beterini yapar. Olanlar, bundan ibarettir” diye konuştu.

© Deutsche Welle Türkçe

Hilal Köylü

Sonraki bölüme git Bu konuda daha fazla içerik