Annan gitti, Ban geldi
1 Ocak 2007BM’nin yeni genel sekreteri Ban Ki-Moon’un öncelikli işleri arasında BM’nin yönetim yapısında gidilecek yeniden düzenleme çalışmaları yer alıyor. Güney Koreli diplomat, yeni simalara fırsat tanıyıp teşkilat yapısında değişiklikler yapmayı amaçlıyor. Ban Ki-Moon, BM kadrolarının moral, profesyonellik ve sorumluluk duygularını artırmayı planlıyor. Bu kapsamda özellikle uluslararası kurumun personel politikasında köklü değişiklikler öngörülüyor.
Ban Ki-Moon, başta eğitim fırsatlarının artırılması ve çalışma sahalarına esneklik getirilmesi suretiyle personel yönetimi sisteminde iyileştirmeler yapılacağını kaydediyor. Ocak ayı itibariyle Rusya’nın dönem başkanlığını üstlendiği BM Güvenlik Konseyi’nin gündeminde bulunan krizler ise Ban Ki-Moon’un zamanını daraltıyor.
Çözüm bekleyen krizler
Çözüm bekleyen sorunlardan biri Darfur krizi. Kofi Annan, BM’nin yeni genel sekreterinin Sudan yönetimine baskıyı artırması gerektiğini belirtirken, Ban Ki-Moon’un da Darfur ile ilgili hazırlayacağı ilk raporunu bu ay içinde Güvenlik Konseyi’ne sunması bekleniyor.
Konuyla ilgili alınan son karar uyarınca bir başka gerilimli konu olan Somali’nin de iki hafta içinde konsey gündemine gelmesi bekleniyor. Ayrıca BM Güvenlik Konseyi’nin, İran hakkında aldığı yaptırım kararını ise daha da sertleştirmesi bekleniyor. Kofi Annan, İran yönetimini askeri müdahaleyle ya da akılcı olmayan yaptırımlarla tehdit etmenin vahim sonuçlar doğurabileceği uyarısında bulunmuştu.
Reform çalışmaları
BM reformları da yeni genel sekreterin zorlu görevleri arasında yer alıyor. Uluslararası kurumda gidilecek reform programı kapsamında 20 ay boyunca yürütülen müzakere turlarının sonuçsuz kaldığını vurgulayan Almanya’nın BM nezdindeki büyükelçisi Thomas Matussek, bunun BM üyeleri arasında hayal kırıklığına neden olduğuna da dikkati çekiyor.
Almanya’nın Birleşmiş Milletler nezdindeki büyükelçisi Thomas Matussek, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin genişletilmesi girişiminin başarısızlığa uğrama ihtimali karşısında uluslarası toplumu uyarırken, gözlemciler de Ban Ki-Moon’un konuyla ilgili yeni adımların atılmasını sağlamak için bu yılın 18 Eylül’ünde yapılacak yeni zirveye kadar zamanı bulunduğunu belirtiyor.