ASSAN askeri casusluk soruşturması: Kim, neden tutuklandı?
1 Eylül 2025
Türkiye'de savunma sanayi ve siyasetin iç içe geçtiği ASSAN Group soruşturması sürüyor. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturma kapsamında geçen hafta gözaltına alınan şirketin sahibi Emin Öner ve şirket Genel Müdürü Gürcan Okumuş 31 Ağustos'ta tutuklandı.
Savcılık tarafından 27 Ağustos'ta yapılan yazılı açıklamada iki yöneticinin gözaltına alınmasına gerekçe olarak "FETÖ silahlı terör örgütüyle irtibatları ve askeri casusluk faaliyetleri" gösterilmişti.
Peki savunma sanayinde orta ölçekli bir şirket olarak bilinen ASSAN ile ilgili neler biliniyor ve soruşturmanın şu ana kadar ortaya çıkan boyutları ne?
ASSAN Group hangi iş kollarında faaliyet gösteriyor?
Grubun resmi web sitesinde yer alan bilgilere göre 1985 yılında kurulan ASSAN Group Makine Savunma Sanayi A.Ş., savunma, sağlık ve inşaat makinaları yedek parça sektörlerinde faaliyet gösteriyor.
Altı kıtada 60'tan fazla ülkeye ihracat yapan ve 200'ün üzerinde müşteriye hizmet sunduğu belirten şirketin, Ankara Sincan OSB ve Bolu Gerede'de toplam 1,9 milyon metrekare (178.000 metrekare kapalı alan) üretim tesisleri bulunuyor.
Aslen Kayseri merkezli olan şirketin temel faaliyet alanları arasında metal şekillendirme, kalıp üretimi ve savunma teknolojileri yer alıyor. Şirket topçu mühimmatları, roket sistemleri, NATO ve Rus standartlarına uyumlu uçak bombaları (örneğin MK-80 serisi genel maksat bombaları), havan sistemleri ve enerjetik malzemeler üretiyor.
Şu anda sektördeki orta ölçekli bir şirket olarak bilinen ASSAN Group, web sitesine göre önümüzdeki 5 yıl içinde Türkiye savunma sanayisinin en büyük beş ihracatçısı arasında yer alma hedefindeydi.
Son soruşturmalarla birlikte ise ASSAN Group'a bağlı 10 şirkete Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) tarafından kayyum atanmış durumda.
Askeri casusluk soruşturması nedir? Kimler suçlanıyor?
ASSAN Group'un ismi son olarak İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen, "askeri casusluk" olarak bilinen soruşturma kapsamında "FETÖ/PDY (Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması) ile irtibat" ve "askeri casusluk" iddialarıyla gündeme geldi.
Şu ana kadar "savunma sanayi sırlarının sızdırılması, ticari sır hırsızlığı ve personel transferi" gibi suçlamaların yer aldığı soruşturmada toplam 17 kişi gözaltına alındı; 10'u tutuklandı, yedisi adli kontrolle veya serbest bırakıldı.
24 Ağustos'ta MHP'ye yakın olduğu ileri sürülen eski Makine Kimya Endüstrisi (MKE) Yönetim Kurulu Başkanı ve ASSAN Group Hukuk Danışmanı İsmet Sayhan gözaltına alındı ve akabinde tutuklandı.
Sayhan'ın Mart 2025'te MKE'den ayrıldıktan sonra ASSAN'a şirketler hukuku danışmanlığı yapmaya başladığı, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) 2025-2027 top mermisi tedarik planlarını ve gizli fiyat bilgilerini WhatsApp üzerinden şirketin sahibi Emin Öner'e sızdırdığı iddia ediliyor. Sayhan MKE'den dokuz personeli ASSAN'a transfer etmekle de suçlanıyor.
Sayhan'ın ayrıca; İBB soruşturmalarının itirafçısı Aziz İhsan Aktaş'a suikast hazırlamakla suçlanıp tutuklanan ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin "ülküdaşım" dediği Selahattin Yılmaz'ın kurduğu iddia edilen suç örgütüyle bağlantılı olduğu da öne sürülüyor.
ASSAN Group Sahibi ve Yönetim Kurulu Başkanı Emin Öner 27 Ağustos 2025'te gözaltına alındı, 31 Ağustos 2025'te tutuklandı. Öner hakkındaki suçlamalar "FETÖ silahlı terör örgütüne üye olmak; devletin güvenliğine ilişkin belgeleri tahrip etme, amacı dışında kullanma, hile ile alma ve çalma (askeri casusluk)" olarak öne çıktı.
Sabah gazetesinde yer alan habere göre, Öner'in "FETÖ ile irtibatlı 113 şahıs ve 22 ByLock kullanıcısıyla 2025'e kadar telefon ve para trafiğinin tespit edildiği, MASAK raporu ile örgüt bağlantılı şahıslarla yoğun para transferi içinde olduğunun belirlendiği" de iddialar arasında.
Aynı zamanda TÜBİTAK ve MKE'den sızdırılan Hilal Projesi pilot tahrip kalıbı ile dört teknik çizim birebir kopyalayıp ticari olarak kullanmakla da suçlanıyor.
ASSAN Group Genel Müdürü Gürcan Okumuş da "devletin güvenliğine ilişkin belgeleri tahrip etme, amacı dışında kullanma, hile ile alma ve çalma (askeri casusluk), FETÖ üyeliği şüphesi (dolaylı bağlantı)" gibi suçlamalarla 31 Ağustos'ta tutuklandı.
Okumuş hakkında 2018-2024 arası TÜBİTAK SAGE Enstitü Müdürü iken ayrılarak ASSAN'a geçtiği ve 21 TÜBİTAK personeliyle birlikte "kanuna aykırı transfer" gerçekleştirildiği iddiası de bulunuyor. İktidara yakın çeşitli medya kuruluşları Okumuş'un ayrıca TÜBİTAK MAM ve MKE'nin "Hilal Projesi" kapsamında geliştirdiği pilot tahrip kalıbı üretim ekipmanını uzun Ar-Ge ve sermaye yatırımıyla sızdırıp birebir kopyaladığını öne sürüyor.
ASSAN kamu ihalelerinden neden menedilmişti?
ASSAN ile ilgili gelişmeler son birkaç haftadan öncesine uzanıyor.
Resmi Gazete'de yayımlanan 5 Mayıs 2025 tarihli kararla, şirket 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu kapsamında iki sene kamu ihalelerinden menedildi.
Bu kararın gerekçesi olarak "Makine ve Kimya Endüstrisi Kurumu'na yönelik sözlerin yerine getirilmemesi ve bunun mühim mali kayıplara sebebiyet vermesi" gösterildi. Buna göre ASSAN'ın 30 Aralık 2022'de MKE ile imzaladığı anlaşma ile Ukrayna-Rusya Savaşı öncesinde patlayıcı madde tedariki taahhüt ettiği, ancak siparişi zamanında teslim edemediği kaydedildi.
Şirket ise yaptığı yazılı açıklama ile siparişin teslim edilememesinin sebebini şöyle açıkladı:
"İlgili ham maddenin Polonya devlet şirketinden tedarik edilerek teslim edileceği tarafımızca taahhüt edilmiştir. Ancak ilgili Polonya şirketi Ukrayna-Rusya savaşı sebebiyle Polonya Hükümeti'nin aldığı bağlayıcı kararlar gereği, teslimat yapamayacağını resmi yazışmalarla tarafımıza bildirmiştir. Bu durum 17.02.2023 tarihinde gecikmeksizin MKE A.Ş.'ye de resmi yazıyla aktarılmıştır."
Kamu çalışanlarının transferi ile ilgili suçlamalara yönelik olarak da şirket açıklamasında kamudan ayrılan veya emekli olan personel ile TÜBİTAK-SAGE'den şirketlerine eleman alındığını doğruladı ancak kanunda özel sektör firmalarına geçişe dair hiçbir yasak bulunmadığını belirtti.
Şirket iddialara karşı ne dedi?
ASSAN Group 26 Ağustos'ta yaptığı yazılı açıklama ile bazı iddialara yanıt verdi.
İsmet Sayhan'ın şirkete MKE veya TSK'ya ait gizli bilgileri aktardığı yönündeki iddiaları "tamamen mesnetsiz" olarak niteleyen şirket, haberlere konu edilen bazı ekran görüntüleri ve yazışmaların gerçeği yansıtmadığını belirtti.
"Şirketimiz planlı, organize ve sistematik bir kumpasın hedefi haline getirilmiştir. Birtakım odaklar, asılsız ve kurgulanmış içerikleri tetikçi yayın organları aracılığıyla servis ettirmektedir" denilen açıklamada bu tür "maksatlı karalama faaliyetleriyle" şirketin itibarının zedelenmeye çalışıldığı savunuldu.
Muhalefet ne tepki verdi?
Tüm bu iddialar ve soruşturmalarla ilgili CHP'den savunma sanayiinde reform çağrısı geldi.
CHP'nin Milli Savunma Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Yankı Bağcıoğlu, savunma sanayinde son dönemde yaşanan olumsuzluklara dikkat çekerek, "Savunma sanayimizde şeffaflık, liyakat ve adalet ilkeleri temelinde köklü bir reform kaçınılmazdır" dedi.
Savunma sanayisinin onlarca yıllık çabanın eseri ve tüm Cumhuriyet hükumetlerinin savunma sanayine katkısı olduğuna işaret eden Bağcıoğlu, siyasi yakınlık ayrımı olmadan rekabetçi ve şeffaf ihale süreçlerinin gerekliliğini vurguladı.