1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Türkiye'ye AYM uyarısı

2 Mart 2017

Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Jagland, Adalet Bakanı Bozdağ ile görüşmesinde Anayasa Mahkemesi’nin Türkiye’deki tutuklu gazeteci ve milletvekillerinin yaptığı bireysel başvuruları ivedilikle ele almasını istedi.

Thorbjorn Jagland Nobelpreiskomitee
Fotoğraf: picture alliance/dpa

Strasbourg’ta Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Thorbjorn Jagland ile Adalet Bakanı Bekir Bozdağ arasında "samimi" geçtiği belirtilen görüşmede Türkiye'de tutuklu gazeteci ve parlamenterlerin durumunun ele alındığı ve Avrupa Konseyi'nin bu konuyla ilgili rahatsızlığını bakan Bozdağ'a "açık dille" ifade ettiği öğrenildi.

Jagland, görüşme sonrası yaptığı açıklamada, tutuklu gazeteci ve parlamenterlerin durumunun Türk mahkemeleri tarafından ele alınacağını, ancak bu kişilerin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) başvurma haklarının da bulunduğunu bildirdi.
 

AİHM devreye girebilir

 Avrupa Konseyi Genel Sekreteri, gazeteci ve parlamenterlerin uzun süredir devam eden tutukluluk durumlarını "kritik" olarak tanımladı. Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) bu dosyaları en kısa sürede ele almaması halinde, AİHM'nin “muhtemelen” AYM'yi "etkin iç hukuk yolu" olarak görmekten vazgeçebileceğini ve dosyaları incelemeye başlayabileceğini bildirdi.

12 Eylül 2010 tarihinde yapılan referandum sonrasında, Anayasa’da güvence altına alınmış temel hak ve özgürlüklerden Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi kapsamındaki birinin ihlal edilmesi durumunda AYM’ye bireysel başvurunun önü açılmıştı. AYM'nin birçok bireysel başvuruda AİHM içtihadı temelinde verdiği kararlar karşısında AİHM de AYM’yi Türk vatandaşları için "etkin iç hukuk yolu" olarak kabul etmişti. Avrupa Konseyi ile ortaklaşa yürütülen programlar temelinde gerçekleştirilen bu reform sayesinde ilke olarak AİHM’e gitmeden önce AYM’ye bireysel başvuruda bulunmak şart haline geldi. Bu sayede Türkiye'ye karşı son yıllarda AİHM önünde açılan dava sayısında 15 Temmuz darbe girişimine kadar önemli oranda düşüş gözlemlenmişti.

Adalet Bakanı Bekir BozdağFotoğraf: picture-alliance/dpa/E.Sansar

Deniz Yücel'in durumu

Bozdağ Jagland’la görüşmesinin ardından Avrupalı basın mensuplarının Die Welt muhabiri Deniz Yücel’in Türkiye’de tutuklanmasına ilişkin sorusuna, “Türkiye demokratik bir hukuk devletidir. Kişilerle ilgili bir soruşturma kovuşturma bağımsız ve tarafsız Türk yargısı tarafından yapılır. Sorduğunuz kişiyle ilgili kararı da tarafsız bağımsız Türk yargısı vermiştir. Bu kararlar itiraza tabii kararlardır ve kendi içerisinde kabul etmeyenlerin başvuracağı etkili başvuru yolları vardır.Bunların hepsini yargı makamları değerlendirecektir. Bunlar bağımsız Türk yargısının verdiği kararlardır. Siyasi kararlar değildir” yanıtını verdi. 

Bozdağ Avrupa Konseyi üyesi 47 ülkenin büyükelçi düzeyindeki daimi temsilcileriyle Türkiye’deki gelişmeler hakkında görüş alışverişinde de bulundu. Bu görüşme sırasında Avrupa devletlerine OHAL işlemleri inceleme komisyonu üyelerinin iki hafta içinde atanacağı haberini verdi. 15 Temmuz darbe girişimi sonrası işkence ve kötü muamele iddiaları üzerine Türkiye’yi ziyaret eden Avrupa Konseyi İşkenceyi Önleme Komitesi’nin (CPT) hazırladığı raporu “incelemekte olduklarını” söyledi. Türk hükümetinin işkenceye karşı “sıfır tolerans” politikası yürüttüğünü anlattı. Rapor Kasım 2016’da Türk makamlarına iletilmişti. Yayımlanması için Ankara’dan onay gerekiyor.
 

Türk vatandaşlarıyla buluşma

Bozdağ akşam saatlerinde Strasbourg yakınlarında 16 Nisan referandumuyla ilgili Türk vatandaşları için düzenlenen bir toplantıya konuşmacı olarak katıldı.  Türkiye’deki mevcut sistemi “babayla oğulu kavga ettiren sistem” olarak tanımlayan Bozdağ, Turgut Özal-Mesut Yılmaz, Süleyman Demirel-Tansu Çiller ve Bülent Ecevit-Ahmet Necdet Sezer arasındaki anlaşmazlıkları örnek gösterdi. Türkiye’de istikrarın sürekli olması için “sistem değişikliğinin şart olduğunu” savundu.  

Venedik Komisyonu’na dolaylı eleştiri

Avrupa Konseyi Venedik Komisyonu’nun anayasa değişikliği hakkında hazırladığı, kısmen basına sızan görüş raporunu da dolaylı biçimde eleştiren Bozdağ, “Önümüzdeki günlerde göreceksiniz, Türk halkının iradesini etkilemek için bu sistemin aleyhine değişik yerlerden nasıl görüşler, kanaatler, raporlar, açıklamalar yayımlanacak ki, Türk milletinin aklını karıştıralım, oyunu karıştıralım ve bu sistem değişikliğine engel olalım. Kim ne yaparsa yapsın, ben aziz milletimize inanıyorum. Türk milleti demokrasisine, cumhuriyetine, demokratik değerlerine sahip çıktı. Değişimi bu millet kendi yapacak” ifadelerini kullandı.

Bozdağ bu akşam da Almanya’da Türk vatandaşlarıyla 16 Nisan referandumu temalı bir buluşmaya katılacak.

© Deutsche Welle Türkçe

Kayhan Karaca / Strasbourg

Sonraki bölüme git Bu konuda daha fazla içerik