Artan enerji fiyatları ve petrole olan bağımlılık, hükümetleri nükleer enerji politikalarında değişik yapmaya itiyor. Almanya'da da bu konudaki tartışmalar hararetlendi. Federal Alman hükümeti 8 yıl önce, nükleer santrallerin orta vadede devre dışı bırakılmasını kararlaştırmıştı. Ancak artan enerji fiyatları ve fosil yakıtlarla birlikte sera gazı salınımındaki artış, ‘nükleer enerjiye geri mi dönülmeli?' sorusunu gündeme taşıdı. Hristiyan Sosyal Birlik Partisi Genel Başkanı Erwin Huber, mevcut enerji krizinin nükleer enerjiye dönüşü vazgeçilmez hale getirdiğini savunuyor. Huber, "Mevcut durum, bizim için nükleer enerji kullanmayı zorunlu kılıyor. Bunun koşulu ise, nükleer enerji santrallerinin güvenliği. Bu nedenle, Sosyal Dempkrat Parti (SPD) ile Yeşiller Partisi’nin nükleer enerjiye karşı olduğu sonucunu çıkarmak yanlış."diyor.

"Hristiyan Birlik Partileri duruşunu belli etmeli"

Sosyal Demokrat Partili Federal Çevre Bakanı Sigmar Gabriel ise koalisyon ortağı Hristiyan Birlik Partilerin, nükleer enerji konusundaki duruşunu net bir şekilde ortaya koymadığı görüşünde. Çevre Bakanı Gabriel, "Hıristiyan Birlik Partilerinin artık rengini belli etmesi gerekiyor. Ya bunun bir geçiş dönemi tekniği olduğunu savunurlar, ki eğer öyleyse bu geçiş döneminin ne zaman sona ereceğini de söylemek zorundalar, ya da zaten sorunlu olan eski nükleer santrallerin kapatılmasına ses çıkarmazlar." ifadesini kullanıyor.

Almanya’da partilerarası nükleer tartışmalar devam ederken, Cumhurbaşkanı Horst Köhler de nükleer enerji konusundaki pozisyonunu ortaya koydu. Köhler, "Aslında bence nükleer enerji en iyi çözüm değil. Temel strateji enerjiden tasarruf edilmesi, enerjinin idareli kullanılması ve yenilenebilir enerjilerin geliştirilmesi olmalı."değerlendirmesinde bulundu.

İngiltere'den nükleer enerji atağı

Almanya’da nükleer enerji tartışmaları sürerken, İngiltere yeni atom santrallerini devreye sokmaya hazırlanıyor. İngiltere Başbakanı Gordon Brown, artan enerji fiyatları ve ülkenin petrole olan bağımlılığını asgariye indirebilmek için önümüzdeki yıllarda en az 8 yeni nükleer santralin devreye girmesini istiyor. İngiliz basınında yer alan bilgilere göre, özel şirketler tarafından inşa edilecek nükleer santrallerin sayısı için de bir üst sınır düşünülmüyor.

İngiltere bugün enerji ihtiyacının yüzde 20'sini nükleer santrallerden temin ediyor. Bu oranın önümüzdeki yıllarda devreye girecek yeni santrallerle daha da artması bekleniyor. İngiltere Başbakanı Brown, ülkenin atom enerjisi üretimini arttırmaması halinde büyük çaplı bir enerji krizine sürüklenebileceği endişesini taşıyor.

İtalya: "Nükleer santraller alternatif olabilir"

İtalya Başbakanı Silvio Berlusconi de, nükleer enerji alternatifine sıcak bakan siyasetçilerden. Berlusconi son olarak sanayi ülke liderlerine, “bir varil petrole ne kadar ödemeye hazır olduklarını tespit etmeleri” çağrısında bulundu. Berlusconi, Paris'te katıldğı ‘Akdeniz İçin Birlik' toplantısında yaptığı açıklamada, artan enerji fiyatları karşısında atılacak adımların tartışılması için en kısa zamanda bir liderler zirvesi yapılması gerektiğini söyledi.

Berlusconi, varil başı petrol fiyati için azami bir limit belirlemenin önemli olduğunu vurgulayarak, aksi halde yeni nükleer santrallerin inşasının kaçınılmaz olacağını söyledi. İtalya 1986'daki Çernobil nükleer faciasından sonra, atom programından vazgeçmeyi kararlaştırmıştı.