1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git
İnsan Hakları

Vicdani Ret Bürosu'ndan Türkiye'ye eleştiri

14 Mayıs 2019

15 Mayıs Uluslararası Vicdani Ret Günü dolayısıyla açıklama yapan Avrupa Vicdani Ret Bürosu, Türkiye'nin de aralarında bulunduğu bazı ülkelerde vicdani ret konusundaki ihlallere dikkat çekti.

Türkei Irak Kurden Soldaten in der Nähe der Grenze zu Irak
Fotoğraf: AP

Avrupa Vicdani Ret Bürosu (EBCO), Avrupa kurumlarına dünya çapındaki vicdani retçiler için daha fazla girişimde bulunması çağrısını yaptı. EBCO Başkanı Friedhelm Schneider, 15 Mayıs Uluslararası Vicdani Ret Günü dolayısıyla Bonn kentinde yaptığı açıklamada vicdani retçiler ile ilgili geçen yılki durumu değerlendirdi. Schneider "Önemli Avrupa kurumlarının, ayrımcılığa maruz kalan ve baskı altında tutulan vicdani retçilere yönelik destek konusunda devam eden başarısızlıkları, insan hakları bağlamında yaşanan yardım ihlallerine zemin hazırlıyor" şeklinde konuştu.

EBCO Başkanı açıklamasında vicdani ret konusunda özellikle Türkiye, Azerbaycan, Yunanistan, Ukrayna ve Rusya'daki duruma dikkat çekti.

Schneider Türkiye'nin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) 2006 yılında vicdani retçi Osman Murat Ülke davasında verdiği kararı hâlâ uygulamamasını eleştirdi.

Ne olmuştu?

AİHM, Ocak 2006’da aldığı kararla vicdani ret hakkını kullanan Almanya doğumlu Osman Murat Ülke’nin defalarca gözaltına alınması ile Türkiye’nin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ni ihlal ettiğine hükmetmişti. Mahkeme Türkiye'yi sözleşmenin "insanlık dışı ve aşağılayıcı muamele yasağı"nı düzenleyen 3'üncü maddesini ihlal ettiği gerekçesiyle 11 bin euro tazminat ödemeye mahkum etmişti.

Vicdani retçi Osman Murat Ülke tarafından AİHM’e yapılan başvuru “pilot dava” olma özelliğini taşıyordu. Türkiye,1949 yılından bu yana üyesi olduğu Avrupa Konseyi ülkeleri arasında vicdani ret hakkını vatandaşlarına tanımayan tek ülke olma özelliğine sahip.

AİHM'in vicdani ret konusunda 1990’lı yılların başlarına dayanan bir içtihadı bulunuyor.  AİHM vicdani retçiliğin Avrupa'da genel kabul görmüş olmasını dikkate alarak 2011 yılında Ermenistan’a karşı açılan bir davada, bu içtihadını revize etmişti. Bu bağlamda vicdani ret hakkının bulunmadığı ülkelerden gelen başvurular AİHM tarafından otomatik olarak “Avrupa İnsan hakları Sözleşmesi’nin ihlali” olarak değerlendiriliyor.

“Azerbaycan’da yasa hâlâ çıkarılmadı”

Friedhelm Schneider Azerbaycan'ın ise 2001'de Avrupa Konseyi'nin üyeleri arasına katılmasıyla, Ocak 2003'e kadar Avrupa standartlarına uygun bir sivil hizmet yasası çıkarma yükümlüğü altına girmiş olduğunu kaydetti. Ancak yasanın bugüne kadar hâlâ çıkmamış olduğunu hatırlatan Schneider, Azerbaycan’da vicdani retçilerin halen tutuklandığına dikkat çekti.

EBCO Başkanı Yunanistan'da da onlarca yıldır vicdani retçilere yönelik uygulanan ayrımcılığın da açıklığa kavuşturulması gerektiğini vurguladı. Schneider ülkede vicdani ret Avrupa Birliği Temel Haklar bildirgesinin 10 maddesinin 2'inci fıkrası ile güvence altına alınmış olsa da, Avrupa Birliği Temel Haklar Ajansı'nın yetkili merci olarak tanınmadığını belirtti.

Friedhelm Schneider Ukrayna'da özellikle savaş nedeniyle seferberlik durumu gerekçesiyle vicdani retçilerin zaten kötü olan durumunun daha da kötüleştiğini kaydetti. Rusya'da ise Yehova şahitlerine yönelik baskıların sivil hizmet alanında sıkıntılara yol açtığına dikkat çekti.

Almanya'nın Bonn kentinde 1979 yılında kurulan Avrupa Vicdani Ret Bürosu, zorunlu askerlik hizmetini reddedenlerin haklarını savunan faaliyetlerde bulunuyor. Avrupa Vicdani Ret Bürosu, vicdani ret hakkını kullanarak gözaltına alınan ve tutuklananların serbest bırakılması için kampanyalar düzenliyor, Avrupa çapında vicdani ret hakkının güçlendirilmesi için çalışmalar yapıyor.

DW,epd/BW,JD

©Deutsche Welle Türkçe

 

Sonraki bölüme git Bu konuda daha fazla içerik