Odatv Sorumlu Haber Müdürü Barış Terkoğlu ve gazeteci Hülya Kılınç'ın tutuklanmasının ardından Odatv Genel Yayın Yönetmeni Barış Pehlivan sevkedildiği 8. Sulh Ceza Hakimliğince "Libya'da hayatını kaybeden MİT mensupları" başlıklı haber nedeniyle tutuklandı. Pehlivan, 2937 sayılı Devlet İstihbarat Hizmetleri ve Milli İstihbarat Teşkilatı Kanunu'nun 27. maddesi kapsamında "İstihbarat faaliyeti ile ilgili bilgi ve belgeleri ifşa etmek" suçlanıyor. 

Barış Pehlivan tutuklama kararından sonra yaptığı açıklamada "Bu hukuksuzluğunuzun perde arkasını da yazacağım, hiç şüpheniz olmasın" diye konuştu. 

Odatv'nin haberine göre Pehlivan mahkemede verdiği ifadede hakkındaki suçlamaları reddederek "Savcılık aşamasında vermiş olduğum ifademi tekrar etmekle birlikte hakkımdaki sevk yazısıyla alakalı olarak diyeceğim şudur ki; Odatv ve ben hiçbir MİT mensubunun ve ailesinin kimliğini, yaptığı görevi, hakkındaki bir belgeyi, hakkındaki Türk istihbaratına zarar verecek bir bilgiyi sayfasına taşımamışızdır" savunmasını yaptı. 

Pehlivan, öncesinde ifade vermek üzere geldiği Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı önünde yaptığı açıklamada, Odatv'ye getirilen erişim engeline ve Odatv Haber Müdürü Barış Terkoğlu'nun sabaha karşı evinden gözaltına alınmasına tepki göstermişti. Pehlivan açıklamasında, “Barış Terkoğlu ve biz 19 ay Silivri cezaevinde tutuklu kaldık ve o duvarları aşıp çıktık gazeteciliğe devam ettik. Biz 2011 Türkiye’sinde bunları yaşarken Odatv kapatılmadı. FETÖ, Odatv’yi kapatmadı. Ama bugünün hükümeti, bugünün devlet erkleri Odatv’yi kapattı" dedi. 

Murat Ağırel adli kontrol ile serbest

Pehlivan'ın tutuklama kararının ardından savcılığa ifadeye çağrılan Yeniçağ Gazetesi yazarı Murat Ağırel ise adli kontrol ile şartı ile serbest kaldı. Ağırel, sosyal medya hesabından savcılık tarafından ifadeye çağrıldığını duyurmuştu.

Murat Ağırel'e de "istihbarat faaliyeti ile ilgili bilgi ve belgeleri ifşa etmek" suçu yöneltiliyor.  

Yeniçağ gazetesinin "Libya'da şehit olan askerlerin sessiz sedasız gömüldüğüne" ilişkin haber yapmasının ardından Yeniçağ Genel Yayın Yönetmeni Batuhan Çolak'ın ve Yeniçağ yazarı Murat Ağırel'in Twitter ve mail hesapları çalınmıştı.

"Suç işleme kastı söz konusu değildir"

Barış Pehlivan’ın avukatı Hüseyin Ersöz, Pehlivan ifade verirken DW Türkçe’ye yaptığı açıklamada, "Odatv’de yayınlanmış bir haber nedeniyle söz konusu suçlamanın unsurlarının oluştuğunu söylemek mümkün değil. Bu tamamıyla basın ve ifade özgürlüğü kapsamında bir haber içeriğinden ibarettir. Burada bir suç işleme kastı söz konusu değildir" dedi.

Odatv Haber Müdürü Barış Terkoğlu ve gazeteci Hülya Kılınç da "Sessiz, sedasız ve törensiz defnedilen Libya şehidi MİT mensubunun cenaze görüntülerine Odatv ulaştı" konulu haber nedeniyle, 2937 sayılı Devlet İstihbarat Hizmetleri ve Milli İstihbarat Teşkilatı Kanunu'nun 27'inci Maddesi kapsamında tutuklanmıştı. 

Siteye erişim engeli

Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK), Haber Müdürü Barış Terkoğlu ile muhabir Hülya Kılınç’ın tutuklanmasının ardından Odatv internet sitesine erişim engeli getirdi. Odatv, "Yayın hayatımızda ilk kez gerçekleşen bu duruma karşı hukuki haklarımızı sonuna kadar savunacağımızı okurlarımıza duyururuz" açıklamasını yaptı.

"Tutuklamalar kabul edilemez"

CHP milletvekili Ali Şeker, Odatv’den gazetecilerin tutuklanmasını eleştirdi. "İktidar gerçekleri halktan kaçırarak iktidarını devam ettirmek istiyor" diyen Şeker DW Türkçe’ye "Gerçek gazeteciler de gerçeklerin halkla buluşturulması için mücadele veriyor. Barış Terkoğlu ve Hülya Kılınç’ın tutuklanmaları kabul edilemez. Tutuklanmak istenen halkın haber alma hakkıdır. Habere ulaşımın engellenmesi mümkünken haber sitesine erişim engelinin konulması, iktidarın gerçek amacının gerçek haberleri veren internet sitelerinin, gazetelerin kapatılmasına yönelik bir girişim olduğu görülüyor" açıklamasını yaptı. 

DİSK Basın İş Sendikası Genel Başkanı Faruk Eren ise Odatv Genel Yayın Yönetmeni Barış Pehlivan’a destek için gittiği İstanbul Adliyesi’nde DW Türkçe’ye konuştu. Suriye’ye yönelik operasyonla birlikte gazetecilere yönelik yeni bir saldırı dalgası başladığı söyleyen Eren, "Önce Edirne’de dokuz gazeteci gözaltına alındı. Bunlardan biri tutuklandı. Daha sonra Sputnik Türkiye çalışanları emniyete çağrıldı. En son da Odatv’ye operasyon oldu" dedi.

G9 Gazetecilik Örgütleri Platformu da soruşturmayı eleştirdi. Platform, "Halkın haber alma hakkına hizmet eden, gerçekleri yazan gazetecileri ve medya kuruluşlarını engellemek için her gün yeni bir hukuksuzluğa imza atılıyor. 24 Ekim 2019 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 1. Yargı Paketi'ndeki düzenlemeye göre, internet sitelerine yönelik verilen erişime engelleme kararlarında sitenin değil, ilgili içeriğin engellenmesi gerekiyor. Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu sadece ilgili haberin sayfasına erişimi engelleme yetkisi varken sitenin tamamına erişim engelleme kararı alarak hukuksuzluğa imza attı" ifadesine yer verdi. 

DW,DHA / HT,HK,TY,ETO,HS,ET

© Deutsche Welle Türkçe