1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Basın özeti

Murat Çelikkafa, Meltem Yurtbil30 Ekim 2007

30 Ekim 2007 tarihli Alman gazetelerinde Başbakan Angela Merkel’in Hindistan ziyareti öne çıkıyor. Türkiye'nin gündeme aldığı Irak'ın kuzeyine operasyon ve bağlantılı konular diğer yorum konularını oluşturuyor.

Fotoğraf: DW

Önce Almanya Başbakanı Angela Merkel’in Hindistan ziyaretine değiniyoruz. Märkische Oderzeitung gazetesi, ”Almanya’nın Asya’daki ilişkilerini bu ziyaret sayesinde geliştirebileceğini ve Çin’e olan bağımlıktan sıyrılabileceğini” yazıyor. Berlin’de yayımlanan Der Tagesspiegel ise ziyaretin önemini şu satırlarla aktarıyor:

“Birçok farklı dini ve kültürü içinde istikrarlı bir şekilde barındıran böyle bir ülke, mevcut uluslararası sorunların çözümü için büyük bir örnek niteliğindedir. Ülkedeki en yaygın ikinci din Müslümanlık. Afganistan ile yakın ilişkiler içinde olan Hindistan, Pakistan’la da benzer bir iletişim güdüyor. Ayrıca Merkel’in ağırlık verdiği konulardan iklim koruma konusunda Hindistan’ın ayrı bir önemi var. Zira yeni bir uluslar arası iklim koruma anlaşması hayata geçirilirse, o takdirde gelişmekte olan ülkeler de bu konuda sorumluk almalı. Hem bir ülke karşısındaki devletten bir şey talep ediliyorsa, o zaman onu bir ortak olarak ciddiye almalı.”


Würzburg’da çıkan Main Post gazetesi, Türkiye’nin PKK ile mücadele stratejisi kapsamında Irak’la yaşadığı siyasi gerilimden hareketle yorum sütunlarına, ABD’nin sınır ötesi askeri operasyonlarını taşıyor:


“ABD askeri operasyonlar konusunda yapabileceklerinin sınırına dayanmış durumda. Irak’ta ufukta bir çözüm görünmüyor. İran ayrı bir yoğunluk noktası. Türkiye-Irak sınırında yeni bir kriz büyürken, şimdi de mağlup kabul edilmiş Ruslar tekrar hareketleniyor. Eskiden beri ABD’nin “önce ateş edelim, sonra tartışalım” şeklindeki şaşmayan stratejisi, bu sorunları çözmeyecektir.


”Türkiye’deki PKK gerginliğinin Amanya’ya da sıçrayarak başkenti Berlin’in Neukölln semtinde Türk ve Kürt gruplar arasında sokak çatışmalarına dönüşmesi üzerine Berliner Morgenpost gazetesi, yabancıların topluma uyumu konusunu masaya yatırıyor:


“Pazar günü meydana gelen şiddet olayları da gösteriyor ki yabancıların topluma uyumu sorunu, çok bilinmeyenli zor bir matematik denklemini andırıyor. Dağın tepesinden yine bir kaya parçası aşağı yuvarlandı. Alman politikacılar ile ılımlı Türk ve Kürt dernekleri şimdi bu kaya parçasını yeniden ait olduğu yere taşımak için hayli yorulacaklar. Burada yaşayan yabancılar şunu unutmasınlar: Kuzey Irak sınırındaki sorunlar konusunda Berlin’de protesto gösterisi düzenlenmesine Alman hukuk devleti müsade ediyor. Bu, demokrasimizin en temel unsurlarından biridir. Burada sürekli olarak yaşamak isteyenlerse şiddetten uzak olması gereken gösteri ve yürüş hakkını şiddet kullanarak suistimal etmeye kalkışmamalıdır.“


Son olarak Almanya’da otobanlardaki âzâmî hızın saatte 130 km ile sınırlandırılması tartışmalarına ilişkin bir yorum aktarıyoruz. Koalisyon ortağı Sosyaldemokrat Parti’nin haftasonu yapılan kongresinde bu yönde bir kararın benimsenmesiyle alevlenen hız limiti tartışmalarını Nürnberger Nachrichten şöyle yorumluyor:


“Sanki Almanların yıllık izinleri bir hafta kısaldı ya da kendi evlerinde sigara içmeleri yasaklandı! Sosyaldemokratların, parti yönetiminin karşı tutumuna rağmen, Almanya’daki tüm otobanlardaki âzâmî hızı saatte 130 km ile sınırlandırmayı benimsemesi üzerine koparılan yaygarayı anlamak mümkün değil. Bu konudaki tartışmalar nasıl sonuçlanırsa sonuçlansın, kesin olan şu ki, tıpkı iklim tartışmaları gibi hız limiti tartışmaları da bir ’tâlî savaş alanı’ olacaktır. Siyaset ve ekonomi dünyasından pek çok aktör için de bu durum bulunmaz bir fırsat teşkil ediyor. Çünkü tüm dikkatler böylesine sembolik tartışmalara yönlendirilerek, iklimin korunmasıyla ilgili meselenin özünden uzaklaşılacaktır.“