Basın özetlerimize Flensburger Tageblatt gazetesinden başlıyoruz. Gazete, artan petrol fiyatlarını şöyle değerlendiriyor:

“İran’la devam eden nükleer anlaşmazlık, Türk birliklerinin önemli petrol ülkesi Irak’ın kuzeyine gireceği endişesi, Asya’daki ekonomik büyüme ya da ABD’deki ipotek krizi. Petrol piyasasını etkileyen bu gerekçeler değil. Analistler, tüm bu nedenlerin böyle bir fiyat artışını açıklayabileceğine karşı. Ama diğer yandan fiyatlar artmaya devam ediyor, uzman görüşleri ise anlamsızlaşıyor. Petrol piyasası da giderek şişiyor ve bir şekilde patlayacak. Bilinmeyen ise sadece bunun ne zaman olacağı.”

Westdeutsche Zeitung’un petrol fiyatlarına ilişkin yorumu ise şöyle:

“Petrolle ilgili spekülasyonlar devam ettiği sürece, yükselen fiyatlar küresel ekonomik büyümeyi engelleyebilir. Ve bu da tüketici de küresel dünyada bir oyun topuna dönüştürebilir. Bu gerçi önceki tartışmalarda da ortaya çıkmıştı. Diğer yandan petrole alternatifin de neredeyse hiç olmaması, nahoş bir durum...”

Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy’nin ABD’ye yaptığı ziyaret de Alman basınında geniş yer tutuyor. Fransız – Amerikan ilişkilerinde yeni bir dönemin başladığına işaret eden Alman basını, ikili ilişkilerin geleceğine değiniyor. Frankfurter Allgemeine’da yer alan yoruma göz atıyoruz:

Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy’nin şimdiye kadarki dış politikası değişmezse, Amerika ile ilişkilerini iyileştirme çabaları etkili olabilir. Sarkozy, bununla birlikte iki konuda çetin ceviz olduğunu ispatladı. İran’a karşı halefi Chirac’tan farklı olarak sert olduğunu gösteren Sarkozy, gerekirse yaptırımlarını sertleştireceğini söyledi. Ayrıca Fransa’nın NATO’daki angajmanını arttırmak için de taleplerini açıkça ve ciddiyetle ortaya koydu.

Rheinische Post’daki değerlendirme ise şöyle:

“Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy’nin ABD Başkanı George Bush’u ziyareti, halefi Chirac dönemindeki ABD’ye nefret politikasının sonu oldu. Yıllardan beri hiç bir Fransız devlet adamı, Washington’a daha fazla ciddiyetle bakmamıştı. Ancak Sarkozy, ABD’nin kalbini kazanmak isteyen ilk Fransız devlet adamı oldu. Bush, Sarkozy’i ‘yeni kaniş’i olarak değerlendirenleri kötü niyetli olarak tanımlıyor... “