Radikal İslamcı eğilimler nasıl anlaşılır? Bu eğilimlere karşı nasıl önlemler alınmalı? Almanya İçişleri Bakanı Hans-Peter Friedrich’in ev sahipliğinde bugün Berlin’de düzenlenen ”Önlem Zirvesi”nde bu sorulara yanıt arandı. Zirveye, aralarında Diyanet İşleri Türk İslam Birliği, Almanya Müslümanlar Merkez Konseyi, İslam Kültür Merkezleri Birliği ve Almanya Boşnaklar İslamî Birliği’nin temsilcileri katıldı. Bunun yanı sıra radikal İslamcılıkla mücadelede yardım edebileceği düşünülen komedyen Murat Topal, Alman Olimpik Sporlar Birliği Uyum Elçisi Ebru Şih Ahmet (Shikh Ahmad) gibi isimler zirveye davetliydi. Zirvede, gençlerin radikal İslamcı eğilimlerden korunması için Alman kurumları ile Müslüman örgüt ve cemaatler arasında yapılması hedeflenen işbirliğinin boyutları ele alındı. Ancak zirve Müslüman örgütlerin ve muhalefetin eleştirilerine de hedef oldu.

Neden Önlem Zirvesi?

”Aşırılığa karşı ve güvenlik için işbirliği” alt başlığını taşıyan Önlem Zirvesi, radikal İslamcı eğilimlerin yayılmasını engellemek için önlemler alınmasını ve bu çerçevede Alman güvenlik birimleri ile Müslümanlar örgütler arasında işbirliği yapılmasını hedefliyor.

Hrıstiyan Sosyal Birlik partili İçişleri Bakanı Hans-Peter Friedrich, zirve sonrasında düzenlenen basın toplantısında Almanya’nın uluslararası terörizmin hedefleri arasında bulunan ülkelerden biri olduğunu belirtti. Geçtiğimiz mart ayının başında Frankfurt Havalimanı’nda düzenlenen ve iki kişinin öldüğü saldırıyı hatırlatan Friedrich, eylemcinin internet üzerinden radikalleştiğine dikkat çekti. El Kaide’nin internet üzerinden de gençlere ulaşabildiğini belirten Friedrich, bunun toplumun bütün kesimleri tarafından engellenmesi gerektiğini vurguladı.

Müslüman örgütlerle işbirliği

Özellkle gençler arasında radikal eğilimlerin, İslamcı gruplarla temasa geçmelerinin engellenmesi için Müslümanlar örgütlerle Alman kurumları arasındaki işbirliğinin artırılması hedefleniyor. Önlem Zirvesi, Alman kurumları ile Müslüman örgütleri arasında yeni bir işbirliği oluşturmuyor. Alman kurumları ile Müslüman örgütler zaten işbirliği yapıyor. Örneğin, Federal Emniyet Teşkilatı ile Almanya’nın önde gelen Müslüman örgütlerinden Diyanet İşleri Türk İslam Birliği ve Almanya Müslümanlar Merkez Konseyi arasında 2005 yılından bu yana karşılıklı güveni güçlendirecek çalışmalar yürütülüyor, yerel düzeyde cami görevlileri ile emniyet birimleri arasında dialog sağlanıyor. Anayasayı Koruma Teşkilatı tarafından 2010 yılının temmuz ayında hayata geçirilen projede ise radikal İslamcı gruplardan ayrılmak isteyenlere destek veriliyor.

Bu zirve ile var olan işbirliğinin artırılması planlanıyor. Yapılacak çalışmalarla özellikle de ailelere ulaşılması hedefleniyor. Bakan Friedrich gençler arasındaki radikal eğilimlerin camilerin dışında oluştuğuna, dolayısıyla gençlerdeki değişikliğin ilk önce gencin ailesi tarafından fark edilebileceğine dikkat çekti. Bu çerçevede, çocukları radikal gruplarla temas halinde olan ailelere danışmanlık hizmeti sunulmasının yanı sıra ailelerin bilinçlendirilmesi amaçlanıyor. Yapılacak somut çalışmalar arasında, Müslüman örgütler ve Alman kurumları arasında bilgi alışverişini sağlayacak ağların genişletilmesi, konuyla ilgili sempozyumların düzenlenmesi, ailelere danışmanlık verilmesi ve ortak bir internet sayfasının kurulması bulunuyor.

Zirveye tepkiler

Önlem Zirvesi, tepkilere de yol açtı. Almanya Müslümanlar Merkez Konseyi Yönetim Kurulu Başkanı Aiman Mazyek, Müslümanlar ve güvenlik konusunun sürekli gündeme getirilmesini eleştirdi. Mazyek Deutsche Welle Türkçe Servisi’ne yaptığı açıklamada, alınabilecek en iyi önlemin, Müslümanların toplum tarafından kabul edilmesi ve topluma katılımlarının sağlanması olduğunu vurguladı. Müslümanların töhmet altında bırakıldığını belirten Mazyek, bunun da toplumda Müslümanlara yönelik önyargıları körüklediğini söyledi. Mazyek, radikal İslamcılık tehlikesine karşı önlem alınmak isteniyorsa, Müslümanlarla birlikte hareket edilmesi gerektiğini, Müslümanları sorunun değil, çözümün bir parçası olarak görmek gerektiğini dile getirdi.

Önlem Zirvesi'ne muhalefetten de tepkiler geldi. Sosyal Demokrat Parti Meclis Grubu Genel Sekreteri Thomas Oppermann, İçişleri Bakanı Friedrich’i Müslümanları töhmet altında bırakmakla suçlayarak, radikal eğilimleri engellemek için Müslümanlara kucak açılması gerektiğini belirtti. Sol Parti milletvekili Christine Buchholz, Önlem Zirvesi düzenlemek yerine hükümetin gençlerin radikalleşmesine yol açan gelecek kaygısı, yoksulluk, eğitim yetersizliği ve ırkçılık gibi sorunlarla ilgilenmesi gerektiğini savundu.

© Deutsche Welle Türkçe

Haber: Jülide Danışman / Berlin

Editör: Nihat Halıcı