Alman Hristiyan Birlik (CDU/CSU) ve Sosyal Demokrat (SPD) partileri arasındaki maraton şeklinde geçen koalisyon ön görüşmelerinde tartışmalı konular üzerinde mutabakat sağlandı.

Perşembe gecesi geç saatlere kadar devam eden görüşmeler sonrası Hristiyan Demokrat Birlik (CDU) lideri ve Başbakan Angela Merkel, Sosyal Demokrat Parti (SPD) Genel Başkanı Martin Schulz ve Hristiyan Sosyal Birlik (CSU) Genel Başkanı Horst Seehofer ön görüşmelerde alınan sonuçlar hakkında bilgi vermek üzere ortak basın toplantısı düzenledi.

Başbakan Angela Merkel açıklamasında "istikrarlı bir hükümet kurma amaçlı koalisyon görüşmelerine götüren yolun açıldığını" söyledi. Büyük koalisyonun devam ettirilmesi için uzlaşmaya varılmasından duyduğu memnuniyeti dile getiren Başbakan Merkel, karşılıklı tavizlerle bütün kesimleri kapsayan bir mutabakat zemini hazırladıklarını ve içinde bulunduğumuz yasama döneminde Almanya'nın orta vadeli geleceğini garanti altına alan kararlara vardıklarını belirtti.

Merkel, öncelikle aileler ve çocuklar için sosyal güvenliği ve geleceğe yönelik yatırımları güvence altına alacak şartları hazırladıklarını ifade etti. Dijitalleşme çağının hızlı değişim ortamında konut, enerji dönüşümü ve hızlı internetim yaygınlaştırılmasıyla ilgili altyapı yatırımlarının daha çabuk kararlaştırılabileceğini belirten Merkel, Fransa ile ortak çözüm bulacakları için Avrupa'nın yenilenmesini başaracaklarından şüphhesi olmadığını sözlerine ekledi.

SPD lideri Martin Schulz da "mükemmel sonuçlar elde ettiklerini ve Almanya'nın yenilenmesi ve birliğinin korunması" için çalışacaklarını belirtti. Schulz, 23 saat süren görüşmelerin zaman zaman tehlikeye girdiğini ve sorunları karşılıklı saygı temelinde aştıklarını ifade etti.

Türkiye ile ilişkiler 

Varılan mutabakatta Türkiye ile ilişkilerle ilgili bir bölüm de yer alıyor. Mutabakat belgesinde Türkiye ile ilişkilerin geleceğine yer verilmedi. SPD lideri Martin Schulz ve Hristiyan Sosyal Birlik’in Türkiye ile tam üyelik müzakerelerinin kesilmesi şeklindeki talepleri protokolde yer almadı.

Belgede Türkiye'de demokrasi, insan hakları ve hukuk devleti koşularının kötüleştiği vurgulanarak bu nedenle yeni fasılların açılmayacağı ve görüşülmekte olan fasılların da kapatılmayacağı kaydedildi. 

Belgede Türkiye yükümlülüklerini yerine getirene kadar vize mecburiyetinin kaldırılmayacağı ve Gümrük Birliği'nin genişletilmeyeceği de belirtildi.

İltica politikası ve vergi

Liderleri görüşmelerde en çok vergi, bütçe ve göç politikaları uğraştırdı. İlica politikası önemli başlıklardan birini oluşturuyor. Varılan anlaşmaya göre iltica işlemleri tek bir merkez üzerinden yürütülecek.

Mültecilerin kaydı, başvurunun karara bağlanması, mültecilerin Almanya’daki belediyelere dağıtımı ve sınır dışı konularında karar yetkisi tek bir mercide toplanacak. Mülteci adayları mecburi ikamete tabi tutulabilecek ve kendilerine nakdi yerine sadece ayni yardım yapılacak. Almanya’ya iltica talebiyle gelen yabancılardan sadece ülkede kalma şansı olanlar kendilerine gösterilecek beldelerde ikamet edebilecek diğerleri ise tek bir merkezde toplanarak ülkelerine iade edilecek. Cezayir, Tunus ve Fas gibi vatandaşlarının Almanya’dan iltica hakkı alma şansı yüzde 5’in altında olan ülkeler de ‘güvenli’ ülkeler sınıfına dâhil edilecek. Sınırlı korunma statülü mültecilerin aile birleşiminden yararlanması kolaylaştırılacak.

Koalisyon bu yasama döneminde vergileri artırmayacak. 2021 yılına kadar bütçeden ayrılacak olan 46 milyar euro öncelikle dayanışma vergisinin düşürülmesinde kullanılacak ve son üç yıldır olduğu gibi mali yıl bütçesinin açık vermemesine öncelik tanınacak. Dayanışma vergisine tabi olan mükelleflerin yüzde 90’ınından bu vergi alınmayacak. Faiz gelirlerinden kesilen vergi uzun vadede kaldırılacak, mali transfer vergisi ise değişmeyecek.

Avrupa politikası

Liderler, Avrupa Birliği (AB) bütçesinde yatırımlara ağırlık verilmesini de kararlaştırdı. "Ekonomik istikrar ve sosyal uyumlaştırma" programı bünyesindeki altyapı yatırımları için Almanya’nın AB bütçesine daha fazla ödenek ayırmaya hazır olduğu açıklandı.

Fransa ile daha sıkı ortaklık kurarak Euro Bölgesi'nin güçlendirilmesi ve AB’nin küresel krizlere dayanıklılığının artırılması amacıyla koordineli ekonomi politikaları uygulanması mutabakat belgesinde yer alıyor.

Koalisyon görüşmeleri ay sonundan önce başlayabilir

Sosyal Demokrat ve Hristiyan Birlik partilerinin genişletilmiş ön görüşme heyetlerinden yapılan açıklamada parti genel başkanları ve meclis grup başkanları arasında alınan kararların oy birliğiyle onaylandığı belirtildi.

CDU, CSU ve SPD parti yönetim kurullarının mutabakat belgesini onaylamaları durumunda koalisyon görüşmelerini başlatma yolu açılmış olacak. 24 Eylül genel seçimlerinde SPD’nin tarihinin en kötü sonucunu aldıktan sonra koalisyona katılmayacaklarını açıklayan ancak Hristiyan Birlik partilerinin üçlü koalisyon denemesinin başarısızlıkla sonuçlanması üzerine eski koalisyon ortağıyla yeniden masaya oturmak zorunda kalan Genel Başkan Martin Schulz, 21 Ocak’taki olağanüstü kongreye kadar parti tabanını ikna turlarına başlayacak.

SPD’nin koalisyon görüşmelerine katılıp katılmayacağına Bonn’daki olağanüstü kongrede delegelerin oylarıyla karar verilecek.

DW/AFP/dpa/AG/HS

© Deutsche Welle Türkçe