Beyaz Saray, ABD Başkanı Donald Trump'ın Nobel Barış Ödülü'ne layık görülmemesini eleştirdi.

Nobel Komitesi bugün, 2025 Nobel Barış Ödülü'nün "demokratik değerlerin cesur savaşçısı" olarak nitelendirdiği Venezuelalı muhalif siyasetçi Maria Corina Machado'ya verildiğini açıkladı.

Ödülün Trump'a verilmesi için yoğun lobi faaliyetleri yürüten ABD yönetiminin karara tepkisi gecikmedi.

Washington'dan Norveç'teki komiteye tepki

Beyaz Saray Sözcüsü Steven Cheugn, "Nobel Komitesi barıştan çok siyaseti önceliklendirdiğini kanıtladı" açıklamasını yaptı.

Sözcü, "Başkan Trump barış anlaşmaları yapmaya, savaşları sona erdirmeye ve hayatları kurtarmaya devam edecek. O insancıl bir ruha sahip ve onun gibi, sırf iradesiyle dağları yerinden oynatabilecek başka biri asla olmayacak" dedi.

Ödülün sahibi Machado: "Trump'a güveniyoruz"

Nobel Barış Ödülü'nün sahibi Maria Corina Machado ise kazandığı ödül hakkında yaptığı açıklamada, Nicolas Maduro'nun otoriter yönetiminden kurtulmak için ABD Başkanı Trump'tan yardım beklediklerini söyledi. 

Açıklamasında "Tüm Venezuelalıların mücadelesine gösterilen bu büyük takdir, görevimizi tamamlamak, özgürlüğü elde etmek için bir itici güç" ifadelerine yer veren Machado, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bugün, her zamankinden daha fazla, özgürlük ve demokrasiye ulaşmak için ana müttefiklerimiz olarak Başkan Trump'a, ABD halkına, Latin Amerika halklarına ve dünyanın demokratik uluslarına güveniyoruz."

Trump ise kendisinin ödülü hak ettiğini düşünüyor

Trump, göreve geldiğinden bu yana sekiz savaşı sona erdirdiğini iddia ederek Nobel Barış Ödülü'nün kendisine verilmesi gerektiğini savunuyordu. Hatta geçen ay, ABD askerlerine hitaben yaptığı bir konuşmada, bu ödülü hak ettiğini ama kendisine verilmeyeceğini söylemiş, "Kesinlikle vermeyecekler, hiç bir iş yapmamış birine verecekler" demişti. Ama Trump yine de sözlerine şu ifadeleri eklemişti: "Vermemeleri ABD'ye büyük hakaret olur."

Trump, benzer ifadeleri Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda dünya liderleri önünde yaptığı konuşmada kullandı, "çok sayıda savaşı sona erdirme konusunda sergilediği başarının Nobel Barış Ödülü ile takdir edilmesi gerektiğini" savundu.

Nobel Barış Ödülüne aday gösterme başvuruları için normalde son başvuru tarihi 31 Ocak. Oysa Trump, Şubat ayında başkanlığını ikinci kez üstlendi.

Ama buna rağmen hem kendisi hem de yakın müttefikleri bu ödülün Trump'a verilmesi için art arda çağrılar yaptı.

Özellikle Trump'ın Gazze barış planı ile İsrail ile Hamas sonrasında sağlanan ateşkes sonrasında yakın dostları İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog, İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu ve Arjantin Devlet Başkanı Javier Milei, Nobel'in ABD başkanına verilmesini savundukları açıklamalar yaptılar.

Putin: Karar vermek Trump'a düşmez

Bugün bir açıklama da Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'den geldi. Putin, Trump'ın barış için "çok şey yaptığını", Ortadoğu'da sağlanan ateşkesin buna iyi bir örnek teşkil ettiğini söylemekle birlikte, "Nobel Barış Ödülü'nü hak edip etmediğine karar vermenin Trump'a düşmediğini" belirtti.

Bu arada İnsan Hakları İzleme Örgütü'nün Amerika'daki Başkan Yardımcısı Juan Pappier, Trump'ın bu yılki Nobel Barış Ödülü'nün Venezuellalı muhalif lider Maria Corina Machado'ya verilmesinden memnuniyet duyması gerektiğini söyledi.

"Trump'ın sevinmesi gerek"

Muhalif liderin, 2024 yılındaki devlet başkanlığı yarışında Venezuela'nın baskıcı Devlet Başkanı Nicolas Maduro'ya karşı adaylığını koymasına izin verilmemişti. Donald Trump Yönetimi, aylardır Maduro'ya karşı sert bir politika izliyor.

İnsan hakları savunucusu Pappier, Machado'nun Venezuela'da demokrasi mücadelesi verdiğini söyleyerek "Trump, yarımküremizdeki en önemli insan hakları krizlerinden birinde demokrasi için mücadele eden liderin bu ödüle layık görülmesinden memnun olmalı” dedi.

Reuters/ DA, TY