TBMM'ye sunulan çoklu baro sistemi öngören kanun değişikliği teklifine karşı avukatların protestoları sürüyor. Protesto eylemlerinin bugün adresi İstanbul’daki Çağlayan Adliyesi’ydi. İstanbul Barosu’na bağlı binlerce avukat adliye önünde AKP ile MHP'nin ortaklaşa hazırladığı kanun değişikliği teklifini protesto etti.

Avukatların adliye girişi sırasında çok sayıda polis güvenlik önlemi aldı. Adliye önündeki geniş alanda toplanmaya çalışan avukatlar bariyerlerle karşılaştı. Avukatlar alana sığmayınca polis barikatı genişletti.

Basın açıklamasını İstanbul Barosu Başkanı Mehmet Durakoğlu okudu. Durakoğlu, yasa taslağının sıkıntılarını anlatarak hükümete "gelin konuşalım” çağrısında bulundu. "Avukatlar olarak bu teklifin evrensel hukuk normlarına, anayasaya aykırılığını kanıtlayacağız” diyen Durakoğlu, yaptığı açıklamada şunları söyledi: "Zulümden bahsediyorum. Bir polis devletinden bahsediyorum. Biz buradan geri dönemeyiz. Bu ülkenin dirence ihtiyacı var, bunu en iyi uygulayacak bir ülkenin mensuplarıyız biz. Yurttaşların bu dirence ihtiyacı var.”

"Dosyaları saklıyorlar, UYAP’a yüklemiyorlar"

"Savunma Mitingi” adını verdikleri protesto gösterisinin bir ortak akıl toplantısı olduğunu belirten Durakoğlu, avukatların sorunlarına dikkat çekti:

"Genç meslektaşlarımızın ekonomik sorunları var, Covid süreci yaşadık üç ay adliyelerde neler çektiğimizi biz biliyoruz. Gelin bunu konuşalım. Yasanın ikinci maddesini uygulayamıyoruz. Kamu avukata yardım edecek deniyor, etmiyor, etmiyor. Gelin konuşalım. Dosya inceleyemiyoruz biz dosya. Saklıyorlar UYAP'a yüklemiyorlar. Savunma hakkı kısıtlandı.”

Avukatlarının kiminin açlık grevinde kimisinin ise ölüm orucunda olduğunu hatırlatan Durakoğlu, “Avukatlıklarını kaybedecekleri için direniyorlar. Adil yargılanmayı istiyor avukatlar” diyerek hükümete bunları "konuşma” çağrısında bulundu.

"Avukatlar susarsa olmaz"

Durakoğlu ayrıca İstanbul Barosu’nun yılda 6 bin stajyer yetiştirdiğini, bunu kendilerinin değil hükümetin yaptığını belirterek, mevcut sistemle ilgili avukatların şikayetlerini şöyle özetledi: “14 bin hakim - savcı aldınız. Şu mülakatı konuşalım mı? Gelin konuşalım. Siz siyaset yapıyorsunuz dediler bize. Siyaset yapmanın suç olduğu tek bir ülke söyler misiniz bana? Karakollarda ne çektiğimizi biz biliriz. Karakollarda işkence olmasın diye. Avukatlar susamaz. Avukatlar susarsa olmaz.”

Durakoğlu, tasarının hiçbir hukuki dayanağı bulunmadığını, düzenlemeyi hazırlayan AKP'li vekillerin dahi buna inanmadığını belirterek, her türlü hukuki mücadeleyi sürdüreceklerini söyledi.

"Savunmayı savunmak için buradayız"

Türkiye Barolar Birliği (TBB) yöneticileri de Çağlayan Adliyesi önünde düzenlenen protesto eylemine katıldı. İstanbul’da avukatlık yapan Türkiye Barolar Birliği Başkan Yardımcısı Hüseyin Özbek, DW Türkçe’ye yaptığı açıklamada planlanan düzenleme ile avukatlığın tasfiye edilmek, baroların ise etkisizleştirilmek istendiğini dile getirdi. Özbek, sözlerini "Savunma mesleği yok edilmek isteniyor. Elbette hem bireysel hem de kurumsal tepkisini göstereceğiz. Savunmayı savunmak için buradayız” şeklinde sürdürdü.

TBB Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Filiz Saraç ise barolarla ilgili yasa değişikliği planlarının barolara sorulmadan yapıldığını belirterek şunları söyledi: “Avukatlık bir direnme mesleğidir. Avukatlar tek vücuttur. Baroları ile birlikte hem ülkeleri hem de vatandaşın savunma hakkı için mücadele vermektedir. Böl-parçala-yönet gibi hiçbir çalışmanın yanında yer almazlar. Bir çalışma yapılacaksa barolarla avukatlarla danışılarak yapılması gerekir. Sonuna kadar avukatlar direnecektir.”

Sıcağı ve kalabalığa rağmen Çağlayan Adliyesi önüne büyük bir kalabalık vardı. Avukatların tek talebi yeni kanun teklifinin geri çekilmesiydi. Avukat Aylin Aytaç, planlanan yasa değişikliğine karşı çıktığı için Çağlayan Adliyesi’ne geldiğini belirterek, konunun sadece avukatları ilgilendirmediğini, kamu adına adil yargılanma hakkını yerine getirmeye çalıştıklarını söyleyerek tasarıya karşı çıktıklarını belirtti.

Avukatların başka sorunları var

Avukat Barış Ozan Polat isterse 2 bin Galatasaraylı avukatın bir baro kurabileceğini belirterek tasarıdaki sorunu şöyle özetledi: "Bu, daha önce 2012 yılında bazı başka devlet unsurları tarafından denenmiş uygulamanın tekrar gündeme getirilmesi. Bu teklifin geçerli bir yanı yok, gündemi değiştirmek için yapılan bir durum. Avukatların daha farklı sorunları var.” Protesto gösterisine katılan avukat Kaan Şafak, yeni yasa düzenlemesi ile belli parti mensubu avukatların yargıda ona göre işlem göreceğini savundu.

Avukat Hıdır Söylemez ise itirazını şöyle dile getirdi: “Avukatların gücünü azaltmak maksadıyla meclise getirilmiş bir öneri bu. Çoklu baro sisteminin bu ülkeye hiçbir faydası yok. Bu sistem yargıda kutuplaşmaya sebep olabilir.”

Avukatlara destek

Adliye önünde avukatların dışında sivil toplum örgütleri de vardı. DİSK Başkanı Arzu Çerkezoğlu destek için avukatların yanındaydı. Kadın Savunma Ağı adına açıklama yapan bir avukat, "Kadın Savunma Ağı, bu zamana kadar kadın haklarını, LGBT haklarını hem de muhalif düşüncelerini savunan, koruyan avukatlardı. Şu an savunmaya karşı bir saldırı söz konusu” diyerek Çağlayan Adliyesi’nde olma gerekçesini ifade etti.

Çağlayan Adliyesi’ndeki Savunma Mitingi yapılan açıklamaların ardından sona erdi.

Serkan Ocak

© Deutsche Welle Türkçe