Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki-moon ile Kıbrıs Türk lideri Mehmet Ali Talat’ın yaptığı ve yaklaşık yarım saat süren görüşmede, Kıbrıs barış sürecinde sağlanan ilerleme gözden geçirildi.

Mehmet Ali Talat görüşme sonrasında yaptığı açıklamada, “Sayın Genel Sekreter Kıbrıs sorunun gidişatından şu sıralar memnun görünüyor, aslında hepimiz gibi. En azından 4 yıldan beri ilk kez Kıbrıs’ta bir sürecin başlama ihtimali var” diyerek, Birleşmiş Milletlerin sürece olumlu yaklaştığını anlattı.

Kıbrıs sorununa çözüm bulmak ve Ada’nın yeniden birleşmesi için umutlar son olarak 2004 yılında yükselmişti. Kıbrıs’ta yeni bir ortaklık devletinin kurulmasını ve Ada’nın birleşerek Avrupa Birliği üyesi olmasını öngören Annan Planı, referandumda Kıbrıslı Türkler tarafından kabul edilmiş, Rumlar ise ezici bir çoğunlukla “hayır” oyu kullanmıştı.

Yeni BM temsilcisi ile yeni bir dönem

Güney Kıbrıs’ta yapılan son Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ardından ise, Kıbrıs’ta çözüm için umutlar yeniden yeşerdi. Kıbrıs Türk ve Rum tarafları arasındaki görüşmeler sürerken, Avustralya Eski Dışişleri Bakanı Alexander Downer’ın, BM’nin Kıbrıs Özel Temsilciliğine getirilmesi beklentileri daha da artırdı.

Kıbrıs Türk lideri Talat, Downer’ın görevlendirilmesine destek açıklayarak, bunun uzlaşma adına umut verici bir gelişme olduğunu kaydetti. Bir özel temsilcinin atanmasının Güvenlik Konseyi kararlarında çok önemli olduğunu ve ancak “çözüm vaat eden durumlarda” özel temsilcinin atandığını söyleyen Talat, Birleşmiş Milletler’in de artık Kıbrıs sorunun bir çözüm yolunda ilerleyeceğine inandığının görüldüğünü vurguladı.

Talat: Rumlar ‘hayır’ın bedelini ödemedi

Kıbrıs Türk lideri Talat, Avrupa Birliği’nin lokomotif ülkelerinden Almanya’dan, Kıbrıs’ta çözüm için daha büyük destek bekliyor. Geçtiğimiz aylarda Almanya’dan üst düzey isimler, Kuzey Kıbrıs’ı ziyaret ederek sorunun çözümüne dikkat çekmeye çalışmışlardı. Önce eski başbakanlardan Gerhard Schröder, ardından da Birlik 90 Yeşiller Eş Başkanı Claudia Roth adayı ziyaret etti.

Mehmet Ali Talat, Almanya’nın son zamanlardaki yaklaşımını şöyle yorumluyor:

“Aslında olması gereken bir şeydi hatta geç kalmış bir şey. Almanya da, bütün AB de aslında Annan planını var güçleriyle desteklemişti. Plana karsı çıkanın da ağır bir bedel ödeyeceğini de söylemişlerdi. Ancak karşı çıkan bir bedel ödemedi. Üstelik de bu tutumunu da sürdürdü son zamanlara kadar. O dönemde Almanya gerçekten ilgilenmeye başladı.”

Kuzey Kıbrıs Türk lideri Talat, Avrupa Birliği’nin bir diğer güçlü ülkesi Fransa’dan da, Kıbrıs sorunun çözümü için, “daha tarafsız ve daha objektif“ bir tutum sergilemesini istedi.