1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

BM’den insani kriz uyarısı

Ajanslar19 Temmuz 2006

İsrail’in Lübnan’daki saldırıları devam ederken, Birleşmiş Milletler insani kriz uyarısında bulundu. Saldırıların yoğunlaştığı bölgelerde yolların ve köprülerin yıkılması nedeniyle sivil halka yardım ulaştırılamadığına dikkat çeken BM, binlerce kişinin de evlerini terk etmek zorunda kaldığını kaydetti.

Lübnan'daki saldırılarda ölen sivillerin sayısı 300'ü buldu
Lübnan'daki saldırılarda ölen sivillerin sayısı 300'ü bulduFotoğraf: AP

BM, Lübnan’da insani kriz uyarısında bulunuyor. Saldırıların başlamasından bu yana ülkeden kaçanların sayısının 500 bini bulduğunu kaydeden BM, geride kalanların ise yardıma ihtiyacı olduğuna dikkat çekti. Yaralılara yardım malzemeleri sağlanması için yardım koridoru oluşturulmasını isteyen BM, Hizbullah’ı dış dünyadan izole etmek amacıyla Lübnan’ın güneyi ve başkent Beyrut’ta çok sayıda yolun ya da köprünün tamamen yıkıldığını kaydetti.

BM, sivil halkın su ve elektrik gibi temel ihtiyaçlarından yoksun kaldığı uyarısında bulundu. BM’nin verilerine göre, ülkede 500 bin kişi evlerini terk etmek zorunda kalırken, sadece Beyrut ve çevresinre 35 bin kişi okullarda ve parklarda barınıyor. Durumun kaygı verici olduğunu vurgulayar BM’ye bağlı UNICEF ve Dünya Sağlık Örgütü, ortak açıklamasında, “kriz durumlarında sivil halkın korumanın, uluslararası bir yükümlülük“ olduğunu hatırlattı.

Lübnan’daki yabancılar da akın akın ülkelerine geri dönerken, Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac da Lübnan'da halkın ülkenin içinde yolculuk yapabilmesi ve yurt dışına çıkabilmesi için ''insani koridor'' oluşturulmasını önerdi. Chirac, Fransa'nın Lübnan'a ilaç, sağlık malzemesi ve su arıtma tesisi göndereceğini söyledi. Fransa Cumhurbaşkanı, bu öneriyi Lübnan yetkilileriyle yakın istişarelerde bulunarak yaptıklarını sözlerine ekledi.

Saldırılar sürüyor

Bölgedeki çatışmalar sürüyor. İsrail’in Lübnan’daki saldırılarında bugün, operasyonun başlamasından bu yana en kanlı gün yaşandı. İsrail’in hava saldırılarında can kaybı 57’yi bulurken, saldırılarda hayatını kaybedenlerin toplam sayısı 300’e ulaştı. Lübnan’ın başkenti Beyrut’ta ilk kez bir Hristiyan mahallesine bombalar düşerken, Lübnan'ın güneyindeki Srifa köyüne de düzenlenen hava saldırısında aralarında çocukların da bulunduğu 17 kişi hayatını kaybetti.

İsrail tarafında ise 25'e ulaşmasına rağmen ne Hizbullah, ne de İsrail sorunun çözümü yolunda ileri bir adım atmayı kabul etmiyor. Misilleme saldırılarını sürdüren Hizbullah’ın, İsrail’in en büyük üçüncü kenti olan Hayfa’ya füze fırlattığı belirtildi. Hizbullah örgütü, İsrail'in, 8 gündür Lübnan topraklarında düzenlediği saldırılar sırasında Hayfa kentini daha önce de hedef almış, kentteki en kanlı saldırıda 8 kişi ölmüştü.

Bush, Suriye’yi suçladı

Saldırılarda şiddetin dozu her geçen gün artarken, ABD Başkanı George Bush ise tırmanan gerginlikten Suriye ve Hizbullah’ı sorumlu tuttu. Sorunun başlamasına Hizbullah’ın neden olduğunu kaydeden Bush, Suriye’yi de Hizbullah’a destek vererek Lübnan’da güçlenmesini sağlanmakla suçladı. Bush, Suriye’nin Lübnan'daki 29 yıllık askeri mevcudiyetinin geçen yıl son bulmasının ardından bu ülkede tekrar söz sahibi olmaya çalıştığını söyledi.

İsrail Başbakanı Ehud Olmert de eleştiri oklarını İran'a yöneltti. Olmert, Hizbullah’ın 2 İsrail askerini kaçırarak dikkatleri İran’ın nükleer programından saptırmayı amaçladığını savundu. İran’ın bu amaçla Hizbullah’la işbirliği yaptığını öne süren Olmert, Tahran yönetiminin çatışmaları alevlendirdiğini kaydetti.

Bu arada AB Yüksek Temsilcisi Javier Solana, İsrail ile Hizbullah gerillaları arasındaki çatışmaların sona erdirilmesi çağrısında bulunarak, kanlı gelişmelerin Lübnan'daki seçilmiş hükümeti zayıflatabileceği uyarısında bulundu. İsrail Dışişleri Bakanı Tzipi Livni ile görüşmesinden sonra basın toplantısı düzenleyen Solana, Hizbullah’ın 12 Temmuz’da sınırı geçerek 2 İsrail askerini kaçırmasını kınadı.

Endişeler artıyor

İsrail Başbakanı’nın bu açıklamaları, endişeleri arttırıyor. Zira İsrailli yetkililer, daha önce yaptıkları açıklamalarda, sınırın İsrail tarafına gönderilen bazı füzelerin Suriye tarafından tahsis edildiğini ileri sürüyordu. Ancak şimdi İsrail Başbakanı Ehud Olmert'in İran'ı da suçlaması, sona erdirilmesi beklenen sorunun daha büyük bir alana yayılabileceği kaygısına neden oluyor.

Diğer yandan İsrail ordusunun Kuzey Cephesi komutanlarından Tuğgeneral Alon Friedman ise Lübnan'la mevcut çatışmalara Suriye'yi dahil etmek istemediklerini söyledi. Friedman, çatışmalara doğrudan dahil olmadığı sürece Suriye'ye saldırmayacaklarını belirtti. Ancak Friedman, Suriye'den gelen füze takviyelerinin Hizbullah'a ulaşmasını engellemek için hava kuvvetlerinin saldırılarını sürdürdüğünü kaydetti.

Filistin bölgeleri de bombalanıyor

Bu arada İsrail birlikleri, Filistin bölgelerindeki saldırılarına yeniden başladı. İsrail'in, Gazze Şeridi ile Batı Şeria'da düzenlediği baskınlar sırasında çıkan çatışmalarda 9 kişi öldü. İsrail'in, askerinin kaçırılmasıyla birlikte 3 hafta önce başlattığı saldırılara, bugün Gazze Şeridi'ndeki bir mülteci kampına tanklarla girerek devam ettiği, bölgede çıkan çatışmada, silahlı 4 Filistinli ile 2 sivilin öldüğü bildirildi.

Çatışmalarda en az 10'u çocuk, 45 Filistinlinin de yaralandığı kaydedildi. Ölü sayısı daha önce 3 olarak verilmişti. İsrail'in, Filistin yönetimine ait binaları, köprüleri, yolları ve elektrik santrallerini de hedef aldığı saldırılarda 100 kadar Filistinli öldürüldü. İsrail ordusunun, Batı Şeria'daki Nablus kentinde düzenlediği operasyon sırasında da 3 Filistinlinin öldürüldüğü bildirildi.