Amerika Birleşik Devletleri Başkanı George Bush ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, birlikte balık tuttu, ıstakoz yedi ve dünya politikası konuştu. Başkan Bush, Putin’i babasının Kennebunkport’taki evinde ağırladı, babasının teknesiyle Atlantik Okyanusu’nda gezdirdi.

Görüşmelerden sonra İran’ın nükleer silah elde etme çabası içinde olabileceği konusunda hemfikir olduklarını anlatan Bush, Tahran’a karşı çıkacak yeni bir yaptırım kararına Rusya’dan destek beklediğinin işaretini verdi: “Sözleri biraz tereddütlü de olsa, Başkan’ın aynı endişeleri paylaştığını düşünüyorum. Ortak bir mesaj yollamak için birlikte çalışmamız gerekeceğini anlama konusunda birbirimize yakınız.”

Bu zirvede Washington’un gündeminin birinci maddesini İran oluşturuyordu belki ama Moskova’nın gündemi farklıydı. Vladimir Putin, Pentagon’un Avrupa’da kurmayı hesapladığı füze savunma sistemi konusunda yeni önerilerle geldi. Bu sistemin radarlarının Azerbaycan’daki eski bir Sovyet askeri üssüne yerleştirilebileceğini, hatta gerekirse Rusya’nın güneyinde birlikte yeni bir üs kurabileceklerini belirtti Putin: “Bu işbirliğinin, Rusya’yla Amerika Birleşik Devletleri arasındaki işbirliğinin niteliğinin tamamen yeni bir seviyeye yükselmesiyle sonuçlanacağına inanıyorum.”

Rusya Devlet Başkanı, NATO ve Avrupa ülkelerinin de bu sisteme dahil edilebileceğini söyledi ve bu amaçla Washington, Moskova ve Brüksel’de koordinasyon merkezleri oluşturulmasını önerdi. Ama bu planlarda kendisini en çok rahatsız eden noktada Bush’tan taviz koparamadı.

“İyi ilişki” mesajı

“Vladimir’e söylediğim gibi, Çek Cumhuriyeti ve Polonya’nın bu sistemin uyumlu bir parçası olması gerektiğini düşünüyorum” diyen Bush, Putin’in önerilerinin çok yenilikçi olduğunu sözlerine eklemeyi de unutmadı.

Son olarak Putin, belki de bu zirvenin asıl amacına, iki ülke arasındaki ilişkinin sanıldığı kadar kötü olmadığı mesajına işaret etti: “Amerika Birleşik Devletleri’yle Rusya arasındaki ilişki, Amerika Birleşik Devletleri’yle Sovyetler Birliği arasındaki ilişkiden tamamen farklı. Birbirimize, silah sistemlerimizin durumu üzerinden bakmıyoruz. Bu konuda Başkan Bush’la tamamen aynı fikirdeyim.”

Zirve öncesinde Kosova konusunda da Washington ve Moskova’nın uzlaşabileceği yolunda spekülasyonlar yapılıyordu. Bu konunun ele alınıp alınmadığı konusunda her iki taraf da bilgi vermedi. Ama görüşme sonrası, anlaşma sağlanamadığı söylentileri daha yaygındı.

Stratejik Silahların Azaltılması Anlaşması

Bush-Putin görüşmesinin en somut sonucu ise iki ülke arasında 2009'da sona erecek Stratejik Silahların Azaltılması Anlaşması'nın devamı için görüşmelerin başlatılması konusunda bir anlaşma imzalanması.

ABD ve Rusya dışişleri bakanları Condoleezza Rice ile Sergey Lavrov tarafından imzalanacak anlaşma, iki ülke arasında bu konuda görüşmelerin en kısa sürede başlatılmasını öngörüyor.

Anlaşma ayrıca, Rusya ve ABD'nin diğer ülkelere sivil nükleer teknoloji ihraç etmelerinin Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu'nun (UAEK) kontrolü altında yapılmasını kapsıyor.