1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git
Hukuk ve AdaletTürkiye

Casusluk soruşturması: İmamoğlu Çağlayan'da ifade verdi

26 Ekim 2025

Ekrem İmamoğlu "casusluk" soruşturması kapsamında Çağlayan Adliyesi'nde ifade verdi. İmamoğlu'nun beş saat gecikmeyle başlayan savcılık sorgusu üç saat sürdü.

Özgür Özel (sağdan ikinci) parti otobüsü üzerinde elinde mikrofonla görülüyor. Arkasında bir cami minaresi ve Türk bayrağı dikkat çekiyor
Özgür Özel (sağdan ikinci), Ekrem İmamoğlu'nun ifade süreci devam ederken adliye önünde toplanan kalabalığa seslendiFotoğraf: DHA

CHP'nin cumhurbaşkanı adayı ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Çağlayan Adliyesi'nde "casusluk" soruşturması kapsamında ifade verdi.

Pazar günü Silivri'den getirildiği adliyede ifadesi alınmadan önce beş saat bekletilen İmamoğlu'nun savcılık sorgusu yaklaşık üç saat sürdü.

İmamoğlu'yla eş zamanlı olarak Çağlayan'da farklı savcılar tarafından İSTTELKOM AŞ Genel Müdürü Melih Geçek, TELE1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ ve İmamoğlu'nun kampanya direktörü Necati Özkan'ın da ifadeleri alındı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Mart ayından bu yana Silivri'deki Marmara Cezaevi'nde tutuklu bulunan ve yolsuzluk ile terör suçlamalarıyla yargılanması devam eden İmamoğlu hakkında önceki gün casusluk soruşturması başlatıldığını duyurmuştu.

Savcılık Ekrem İmamoğlu'nun, "İsrail, PKK ve FETÖ ile bağlantılı olduğu" iddia edilen Hüseyin Gün adlı şahıs ile irtibatlı olduğunu ileri sürüyor. Aynı soruşturma kapsamında TELE1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ da gözaltına alındı, sonrasında kanala kayyum atandı.

Özgür Özel ve Ekrem İmamoğlu'nun eşi Dilek Kaya İmamoğlu İstanbul Adliyesi'ne geldiFotoğraf: ANKA

"Ben mi casusum? Benden mi casus çıkaracaksınız? Hadi oradan!" sözleriyle hakkındaki suçlamaya tepki gösteren Ekrem İmamoğlu, avukatları aracılığıyla X hesabından yaptığı açıklamada, "Ben Ekrem İmamoğlu! Trabzon’da doğmuş büyümüş, Karadenizli Ekrem İmamoğlu. Bu cennet vatan uğruna canımı vermem gerekirse bir an için bile tereddüt etmem. Yarın (bugün) 11.00'de Çağlayan Adliyesi'nde bu ağır iftiraya yanıt vereceğim" ifadelerini kullanmıştı.

Adliye önünde kalabalık toplandı

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Çağlayan'daki ifade sürecine eşlik etmek üzere yurtdışı programını yarıda keserek İstanbul'a gelirken, çok sayıda partili de İstanbul Adliyesi önünde toplandı.

Ekrem İmamoğlu'nun ifade süreci devam ederken adliye önüne getirilen parti otobüsü üzerinden alanda toplanan kalabalığa hitap eden Özel, "Bu iftiraya, bu yalana ne gerek var? 'Hırsız' dediler olmadı, 'yolsuz' dediler olmadı, 'teröre destek' dediler olmadı. Şimdi son çare 'casus' demeye kalktılar. Yazıklar olsun" dedi.

CHP lideri Özgür Özel, konuşmasında şunları kaydetti:

"Bir Pazar günü saat 11'de onu (Ekrem İmamoğlu) Çağlayan Adliyesi'ne getirip ona sorular soracaklarmış. Bugün Ekrem Başkan'a yeni sorular sormak başsavcılığın itirafıdır. Diplomaya saldırdılar, geri tepti. 'Yolsuzluk' dedi, geri tepti, 'terör' dedi, geri tepti. 'Çaresizim, çaresizim' diyor başsavcı. Bir Pazar günü bu koca binayı Ekrem Başkan'a rezerve edenlere karşı 'Çağlayan'da olacağız' dedik. Vakit kaybetmeden İstanbul Valiliği 'Eylem yasağı var, çıkamazsınız, toplanamazsınız' dedi... Buradan İstanbul'a sesleniyorum. Bakın bu meydana, bu meydan korkmayanların, yılmayanların meydanıdır."

Konuşmasında TELE1'e kayyum atanmasına da değinen Özel, "Sesimizi duyuran, meydanları gören üç kanalımız var. Bunlardan birine, TELE1'i bu mevzuyla ilişkilendirerek Yeni Şafak yazarını kayyum diye atayanlara yazırlar olsun" ifadelerini kullandı.

Pazar günü Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi önünde çok sayıda CHP'li toplandıFotoğraf: DHA

Özel konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Burada yapılan iş, zamana algıya yönelik. Necati Özkan'ın '2019 seçimlerinden sonra bir kez gördüm, sosyal medya analizi satmaya geldiler, almadık gitti' dediği kişi biraz önce itirafçı olmuş, 'İngiliz ajanıyım ben' demiş. İngiliz istihbaratıyla Suriye'de çalışan ben değilim, İngiliz istihbaratıyla çalışmaya biz değil, AK Partililer alışıktır... İtirafçı olan kişi, Hüseyin Gün, 4 Temmuz'da tutuklanmış, Silivri'de tutukluyken alınmış Ankara'ya götürülmüş, sonra buraya getirilmiş itirafçı olmuş. Bizim arkadaşlarımıza attıkları suç, güya kişisel veriler yabancı devletlerin eline geçmiş. Gidin de Ankara'daki mahkemelerdeki dosyalara bakın. Şimdiki Dışişleri Bakanı Hakan Fidan MİT'in başındayken bütün bilgileri çaldırmış. Gelir idaresinden, SGK'dan, İçişleri Bakanlığından bütün bilgilerimiz çalınmış. İnternette Tayyip Erdoğan'ın da TC'si (kimlik numarası) var, benimki de. Hakan Fidan susmuş, İbrahim Kalın (MİT'in başına) gelince dava açılmış. Hakan Fidan'a 'Neden çalınmış' diyen yok, burada İstanbul'dan casusluk mu çıkaracaklar? Bize sorulacak her soruyu önce Erdoğan'a ve bakanlarına soracaksın."

Necati Özkan, seçim döneminde İmamoğlu'nun kampanyalarını yöneten ekibin başında yer alıyordu.

Casusluk iddiasını İmamoğlu'na yönelik karalama kampanyasının bir parçası olarak niteleyen Özgür Özel önceki gün de, "Ekrem İmamoğlu'nu terörle ilişkilendirdiler, millet 'Olmaz öyle şey' dedi. 'Yolsuzluk' dediler, bu kadar kara propagandaya rağmen anketlerde yüzde 60, bunu siyasi bir dava olarak görüyor. 'Yolsuzluk var' diyenlerin oranı yüzde 20. Geri kalanı da 'kararsızım' diyor, niyetini söylemeye çekiniyor belki. Şimdi utanmadan casusluk diyorlar. Bu FETÖ hiçbir şey beceremediğinde de döner, casusluk davaları açardı" açıklamasını yapmıştı.

DW / MUK,BD