CHP mutlak butlan davasından iptal kararı bekliyor
24 Ekim 2025
Ankara'da gözler CHP'nin ana kurultay davası için bugün yapılacak olan duruşmadan nasıl bir karar çıkacağına çevrildi. CHP parti yönetimi ve hukukçularının beklentisi davanın "konusuz kaldığı" gerekçesiyle iptali.
Ancak kulislerde Aralık ayına erteleme ihtimalinin olduğu da dile getiriliyor.
CHP'nin 4-5 Kasım 2023'te gerçekleştirdiği ve Özgür Özel'in Kemal Kılıçdaroğlu'nu yenerek genel başkan seçildiği 38. Olağan Kurultay ve 6 Nisan 2025'teki 21. Olağanüstü Kurultayı ile ilgili toplam altı dava açılmış ve hepsi Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde birleştirilmişti. 15 Eylül'de yapılan son duruşmada davacıların tedbir kararını bir kez daha reddeden mahkeme de davayı 24 Ekim'e ertelemişti.
Erteleme kararının ardından da CHP, 21 Eylül'de 21 Eylül'de bir kez daha olağanüstü kurultaya gitti. 22. Olağanüstü Kurultay'da CHP lideri Özel ve yönetimi için önce güvensizlik oyu, ardından güven oyu alma yöntemi uygulandı ve Özel genel başkanlığa yeniden seçildi.
Peki 15 Eylül'deki duruşmanın ve 21 Eylül'deki olağanüstü kurultayın ardından 24 Ekim'deki duruşmaya dair partinin beklentisi ne?
CHP'nin avukatı: Dava konusuz kaldı
DW Türkçe'ye gelinen son durumu değerlendiren CHP Avukatı Çağlar Çağlayan son yapılan olağanüstü kurultay ile artık bu davanın "konusuz" kaldığını söylüyor ve bunu şöyle açıklıyor:
"Son olağanüstü kurultayımızın öncekilerden farkı delegelerin çağrısıyla yapılmış olması. Böyle bir şekilde yapılan kurultayla önceki yönetimin görevi sona ermiş oluyor. Genel Başkan, Parti Meclisi, Yüksek Disiplin Kurulu üyeleri yerine yenileri seçilmiş oluyor. 38. hükümet, 39. hükümet gibi. Çalışma süreleri de yeniden başlıyor."
Çağlayan, bu davanın "38. kurultayın sonuçlarıyla beraber ortadan kalkması iddiasına" yönelik bir dava olduğuna işaret ederek şunları söylüyor:
"Bu davanın sonunda olur da mahkeme davayı kabul ederse ki böyle bir şey olmasını hiç beklemiyoruz, vermesi gereken karar kurultayın iptali ve yenisinin yapılması olacaktı. Ayrıca o yönetimin görevden alınması, yönetimin yerine bir kayyum atanması talepleri de vardı. Şimdiki haliyle davacının yönetimin görevden alınması talebi de artık ortadan kalktı. Çünkü o yönetim yok."
CHP kurultayları ya da il kongreleri ile ilgili şimdiye kadar açılan toplam 14 davanın 13'ünde mahkemeler tedbir istemlerini reddetmiş durumda.
22. Olağanüstü Kurultay sonuçları ile birlikte davanın "konusuz kaldığını" ve 38. Olağan Kurultay'ın sonuçlarının da hukuk dünyasında ortadan kalkmış olduğunu belirten Çağlayan, CHP'nin kısa bir süre içinde bitirmesi beklenen olağan kongrelerinin yeni delegeler seçmekte olduğunu vurguluyor ve bunun önemini şöyle açıklıyor:
"Bu noktadan sonra artık il kongreleri iradesiyle ortaya çıkan yeni kurultay delegeleri var. Eski kurultay delegelerimizin de görevi sona ermiş oldu. Haliyle buradan da dava konusuz kalmış oluyor."
Çağlayan tüm bu nedenlerden ötürü mahkemeden beklentilerini "davanın konusuz kaldığına ve aynı zamanda en başından davanın haksız olduğuna karar vermesi" olarak açıklıyor.
Benzer taleplerle İstanbul İl Kongresi'nin iptali için açılmış ve Ankara'da görülen bir dava bulunduğunu ve orada mahkemenin çok net bir şekilde "Eğer mutlak butlan halini arıyorsan kanunda açıkça yazılı bir şeyin aksinin yapılmış olması gerekir, ben baktım böyle bir hal görmedim" dediğini aktaran Çağlayan, o mahkemenin kongrede delegelerin iradesinin fesada uğratıldığını görmediğini belirtiyor.
Çağlayan, "Şimdi buradan da beklediğimiz şey bu mahkemenin de aynısını yapması. Aynı yönde davanın en başından haksız olduğuna ve gelinen aşamada konusuz kaldığına karar verilmesi" diyor.
CHP'nin 4-5 Kasım 2023'teki 38. Olağan Kurultayı'na ilişkin "oylamaya hile karıştırma" suçlamasıyla açılan ceza davası süreci de halen devam ediyor. Kurultay sırasında "para karşılığı oy kullandırıldığı" iddialarını temel alan davanın bir sonraki duruşması 4 Kasım'da Ankara 26. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülecek.
Olağan kurultay süreci ne aşamada?
Bu arada son iki yılda üç ayrı kurultay gerçekleştiren CHP 39. Olağan Kurultayı'nın tarihini belirlemek üzere dün toplandı.
24 Ekim'deki duruşmadan bir gün önce Genel Başkan Özel başkanlığında toplanan Parti Meclisi, 39. Olağan Kurultay'ın 28-30 Kasım tarihlerinde Ankara Arena Spor Salonu'nda yapılması kararı aldı.
Bu kapsamda parti kulislerindeki siyasi beklenti duruşmanın Aralık ayına ertelenebileceği ve böylelikle Kasım ayı sonundaki kurultay sonucu ile davanın tamamen konusuz kalması.
CHP bugüne kadar 22'si olağanüstü olan toplam 60 kurultay düzenledi.
İl kongrelerinin 22 Ekim Çarşamba günü tamamlanması ile partinin bin 200 kurultay delegesi belirlenmiş oldu. Doğal üyelerle birlikte bin 300'ün üzerinde delegenin 39. Olağan Kurultay'da sandık başına gitmesi bekleniyor.
Kasım ayı sonları olarak açıklanması beklenen olağan kurultayda Özel'in parti yönetiminde yenilenmeye gitmesi öngörülüyor.
Bu arada aralarında eski Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş'ın da olduğu eski bazı CHP kurultay delegeleri, CHP'nin 39. Olağan Kurultayı sürecinde yapılan il kongreleri seçimlerinin iptali için Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi'ne başvurdu.
Başvuru dilekçesinde Kılıçdaroğlu ile eski parti meclisi ve yüksek disiplin kurulu üyelerinin göreve getirilmesine karar verilmesi istenerek, 22. Olağanüstü Kurultay'ın ‘yok hükmünde' olduğu da iddia edildi.
Aziz İhsan Aktaş iddianamesi davayı etkiler mi?
Duruşmadan hemen önce çıkan Aziz İhsan Aktaş iddianamesinin CHP ana kurultay davasını etkileyip etkilemeyeceği de tartışma konusu.
20 Ekim 2025'te tamamlanan 578 sayfalık iddianame (40 tutuklu, 200 şüpheli), Aktaş örgütünün CHP'li belediyelerde rüşvet ve ihale fesadı yaptığını iddia ediyor.
CHP avukatı Çağlayan iddianamenin Cuma günkü duruşmayı etkilemesini beklemediklerini söyleyerek "Bu davaya katkı sunan ekstra bir durum yok" diyor.
İddianamenin içerisinde birkaç cümle geçtiğini ve bu bölümlerde belediye başkanlarının yolsuzluk yaptığı, bu parayı partideki siyasi durumlarını sağlamlaştırmak ve partiyi dizayn etmek için kullandıkları yönünde iddiaların bulunduğunu söyleyen Çağlayan, şöyle konuşuyor:
"Ama orada iki sorun var. Birincisi ortada para yok. Yani şu para şu kadar ve şu kişinin cebindedir diye bir tespit yok. İkincisi de bu iddialar kuru cümlelerden öteye geçmiyor. Hukuki hiçbir temeli yok."
Çağlayan, İstanbul İl Kongresi ve ana kurultay ile ilgili açılan ceza davaları da bulunduğunu hatırlatarak "O davalarda yapılmamış tespitlerin başka soruşturmalar kapsamında yapılması mümkün değil. Haliyle hukuken bu davayı etkilemez. Ama bir kısım kişiler o iddianame burayı da etkilesin istiyor" yorumu yapıyor.