Ülkelerindeki çatışmalardan kaçan yüzlerce Yemenli, Aden Körfezi üzerinden dünyanın en fakir ülkelerinden biri olan Cibuti'ye geliyor. DW muhabiri Andreas Stahl'ın izlenimleri…
Reklam
21 yaşındaki A.E.M. ve 22 yaşındaki Gofran Hüseyin Muhammed üç hafta önce Aden'den gelmiş. Cibuti dünyanın en az gelişmiş 20 ülkesinden biri olmasına rağmen bölgede Yemen'den sığınmacı alan tek ülke. Yolculuk deniz üzerinden yapılıyor.
Yemenlilerin Aden Körfezi üzerinden Cibuti'ye ilk yolculukları çoğunlukla ülkeyle aynı adı taşıyan başkente oluyor. Nüfusun üçte ikisinin yaşadığı başkentte işsizlik oranı yüzde 50'nin üzerinde. Oradan bir feribotla ülkenin seyrek nüfuslu kentlerinden kuzeybatıdaki Obock'a gönderiliyorlar.
Daha iyi bir gelecek arayışı
21 yaşındaki A.E.M. ailesini Yemen'de bırakmış. Babası, başka yerde kendisini daha iyi bir geleceğin beklediğini söylemiş. Aiham, Yemen'de bunun mümkün olmadığını söylüyor. Husiler başkent Sana'yı işgal ettiğinden hükümet merkezi memleketi Aden'e taşınmış. Yemenli sığınmacı, BM'nin Markazi mülteci kampında barınıyor.
Markazi'deki çadır kent BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği'nin çalışmalarıyla kuruldu. Kamp birkaç bin nüfuslu liman kenti Obock yakınında. Mayıs ayında 1000'den fazla sığınmacı yerleştirildi. O zamandan beri de bu akın durmadı. Ve insanları ülkelerinden eden Yemen'deki çatışmaların da sonu gelecek gibi görünmüyor.
Mülteci kampına çocuklarıyla sığınmış birçok aile var. Çocukların geleceği belirsiz. Şimdilik burada güvendeler. Yemen'deki çatışmalarda şu ana kadar hayatını kaybeden bin 900 kişinin 149'u çocuk.
Ama çocuklar için en iyisi yapılmaya çalışılıyor. Akşamları kampta futbol oynayabiliyorlar. Yemen'de gıda ve içme suyu gibi en temel maddelerin eksikliği yaşanıyor. UNICEF'e göre ülkedeki çatışmaların sonuçlarından 8 milyon çocuk olumsuz etkilenebilir.
Cibuti çölünde yaşam
Göçmenlerin çöldeki çileli yolculuğu
Her hafta Avrupa’ya ulaşma yolunda binlerce Afrikalı göçmen Sahra Çölü’nü geçmek zorunda kalıyor. Yolculuk sırasında mola verdikleri birçok şehir arasında Nijer’in kuzeyindeki Agadez de bulunuyor.
Fotoğraf: Reuters/Akintunde Akinleye
Bekleme odası
Benin’den geliyorlar. Çöl yolculuğundan bitkin düşmüş durumdalar. Yerdeki bu insanlar Agadez’deki bir mülteci merkezinde uyuyor. Kendilerini daha kuzeye, çölü geçerek Libya sınırı üzerinden Akdeniz kıyılarına ulaştıracak bir sonraki aracı bekliyorlar.
Fotoğraf: Reuters/Akintunde Akinleye
Gettolar şehri
Agadez şehri Batı Afrika’dan göçmenler için bir bekleme odası niteliğinde. Nijerya, Senegal, Gana ya da Mali’den gelen mülteciler kentteki 70 ayrı gettoda yaşıyor ve çoğunlukla memleketlerine göre ayrılmış durumdalar. Bu yıl yüz bin Afrikalı göçmen Nijer’den kuzeye doğru yola çıktı.
Fotoğraf: Reuters/Akintunde Akinleye
Mezarlık kapısında!
Sahel’in ortasındaki Agadez’in belediye başkanı Rhissa Feltou, “Çöl göçmenler için hep bir mezarlık olmuştur” diyor. Çölü geçenlerin yol boyunca kum üzerinde iskeletler gördüğü yönünde hikayeler duyduğunu söylüyor. Antik kervan kenti bugün insan kaçakçılığı için önemli bir gelir kaynağı haline gelmiş durumda ve neredeyse hiç turist uğramıyor.
Fotoğraf: Reuters/Akintunde Akinleye
Ayrılış öncesi namaz
Yolculuğa devam edecek olanlar Agadez’deki bir camide namaz kılıp dua ediyor. Göçmenleri çölde sadece kavurucu sıcak ve kum değil haydutlar ve İslamcı milis tehlikesi de bekliyor.
Fotoğraf: Reuters/Akintunde Akinleye
Cesaret ve çaresizlik
“Bu durum ürkütücü” diyor 16 yaşındaki Fousseni İsmail. Ancak “Cesur olmalı ve bununla baş etmek zorundayız” diye devam ediyor. Beninli genç adam aynı akşam bir kamyonetin kasasında çöle doğru yola çıkmaya hazırlanıyor.
Fotoğraf: Reuters/Akintunde Akinleye
Herşeye rağmen yola devam
Uluslararası göç örgütlerinin tahminlerine göre, birçoğu Avrupa’ya geçişte Akdeniz'de olduğu gibi çölü geçerken de hayatını kaybediyor. Beninli gençler Avrupa yolculuğuna devam etmeden önce sadece temel ihtiyaçlarını koydukları küçük sırt çantalarını hazırlıyor.
Fotoğraf: Reuters/Akintunde Akinleye
Üç günlük su
19 erkeğin bir araç arkasında sıkışık bir şekilde yolculuğu başlıyor. Önlerinde Libya’nın güneyine kadar üç günlük bir yolculuk var. Su bidonlarını kavurucu sıcaktan korumak için ıslak çuval bezine sarıyorlar. Kısa süre önce AB’nin baskısıyla kabul edilen bir yasa nedeniyle araç mahallindeki insan kaçakçılarını 30 yıl hapis cezası tehlikesi bekliyor.
Aşırı sıcak nedeniyle gün içersinde futbol oynamak zor. Cibuti'nin çölünde sıcaklıklar 40 dereceyi aşabiliyor. Akşamları zar zor 30 derecenin altına iniyor. Birçok mülteci aşırı sıcaklardan şikâyetçi.
Çadır kentin birçok sakini yıldızların altında uyumayı tercih ediyor. A.E.M. da geceyi çadırının önünde geçiriyor. Aiham, "İçerisi çok sıcak, güneş erkenden doğuyor. İnsan gölge bir yer arıyor" diyor.
BM'nin hesaplamalarına göre Yemen'de yaklaşık 16 milyon kişi insani yardıma ihtiyaç duyuyor. Bu, tüm nüfusun üçte ikisine denk geliyor. Bu rakam bile Cibuti'nin nüfusunu kat be kat aşıyor.