27 Mayıs 1995'ten bu yana yıllardır Galatasaray Meydanı'nda oturma eylemi yapan Cumartesi Anneleri, gözaltında kaybolan ya da faili meçhul cinayetlere kurban giden çocuklarının ve yakınlarının faillerini arıyor. Eylemin 600. haftasında Berlin'de de Cumartesi Anneleri için bir destek eylemi yapıldı.

Avrupa Ezilen Göçmenler Konfederasyonu AvEG-Kon. tarafından Türklerin yoğun yaşadığı Kreuzberg'de düzenlenen oturma eyleminde, Türkiye'de gözaltında kaybolanların fotoğrafları ve söz konusu kayıplarla ilgili dövizler sergilendi. Yapılan açıklamalarda 21 yıldır faillerin hiçbirinin cezalandırılmadığına dikkat çekillerek, geçen zamana karşın mücadelesini yılmadan sürdüren Cumartesi Anneleri'ne desteğin süreceği dile getirildi.

"Kararlı duruş devam ediyor"

Eylemin düzenlenmesine katkıda bulunan ve DW Türkçe'ye konuşan insan hakları aktivisti Zeynep Baran da, Cumartesi Anneleri'nin eylemlerinin bazen kesintiye uğradığını, kayıp ailelerin gözaltına alınıp işkenceye maruz kaldıklarını ama buna rağmen taleplerinden vazgeçmediklerini söyledi. Baran, bazı ailelerin çocuklarını bulamadan vefat ettiğini belirterek, dünyanın her yerindeki insan hakları eylemcileri olarak bu ailelerin yerine çocuklarını aramayı sürdüreceklerini ifade etti.

İnsan hakları aktivisti Baran, uluslarası örgütlerin eylemi desteklediklerini, özellikle de Arjantinli annelerin verdiği desteğin manevi olarak Türkiye'deki kayıp yakınlarını güçlendirdiğini belirtti. Zeynep Baran, yine de kayıpların bulunması ve faillerin cezalandırılmasında uluslararası baskının yeterli olmadığını kaydetti. Baran ayrıca gözaltı kayıplarının geçmişe göre daha az olduğu kanısı ile ilgili de şunları söyledi: "Önceden işkence ya da katletme faaliyetleri gizli yürütülüyordu, kamuoyu baskısından korkuluyordu. Ama bugün her şey aleni bir şekilde, gözönünde cereyan ediyor, özellikle de Güneydoğu'da. Saklama gereği duyulmuyor, kamuoyu alıştırılıyor. Bana göre neden budur."

"Türkiye'nin BM Sözleşmesi'ni imzalaması gerekiyor"

Uluslararası Af Örgütü Almanya eski Genel Sekreteri Selmin Çalışkan da Berlin'deki destek eyleminde yer aldı. Çalışkan, uluslararası baskının netice verebilmesi için Türkiye'nin Birleşmiş Milletler'in (BM) Gözaltında Kayıplar Sözleşme'sini imzalaması gerektiğini ifade etti. Bu sözleşmenin maddelerinin kayıplar ve faili meçhul cinayetlerde yaptırım gücü olduğunu belirten Çalışkan bu nedenle Türkiye'nin uzun yıllardır sözleşmeyi imzalamayı reddettiğini söyledi.

Çalışkan ayrıca, Cumartesi Anneleri eyleminin bir kadın eylemi olduğunun altını çizdi. Çalışkan, kadınların şiddetten uzak duruşları nedeniyle Türkiye'de darbe sonrası feminist eylemlerin güçlendiğini kaydederek özellikle annelerin kararlı duruşlarının bu kadın hareketinin dünyada duyulmasını sağladığını söyledi. Eski Genel Sekreter, Arjantin'deki Plazo de Mayo Anneleri başta olmak üzere dünyanın her yerinden insanların Cumartesi Anneleri ile empati kurduğunu ve onlara destek verdiğini kaydetti.

© Deutsche Welle Türkçe

Özlem Coşkun / Berlin